Anayasa Mahkemesi (AYM), HDP Milletvekili Çağlar Demirel’in “tutuklanmaktan dolayı seçme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine yönelik başvurusunu reddetti. Salih YEŞİL DİYARBAKIR - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır eski Milletvekili Çağlar Demirel’in 3 başlıkta AYM’ye yaptığı başvuru kabul edilemez bulundu. Demirel’in avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir’in 26 Ocak 2016’da yaptığı başvuruyu karar bağlayan AYM,  başvurunun 1 başlığını oy birliğiyle, 2 başvuru başlığını da oy çokluğuyla karar altına aldı. AYM, "yakalama ve gözaltına alınmanın hukuka aykırı olması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali", "tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali" ve "tutuklama dolayısıyla ifade özgürlüğü ile seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının ihlal edildiğine" ilişkin 3 başlıkta yaptığı başvuruyu reddetti. AYM, "yakalama ve gözaltına alınmanın hukuka aykırı olması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali", başlığı ile yapılan başvuruyu, "başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna" oybirliğiyle hükmetti. AYM, Demirel'in  "tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali" ve "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının ihlal edildiğine" ilişkin başvurusunu ise, "dayanaktan yoksun" bularak oy çokluğuyla "kabul edilemez" buldu. Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü'nün aldığı kararda, Başkan Engin Yıldırım,  "tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali" ve "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının ihlal edildiğine" ilişkin karşı oy kullandı. HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel, hakkında fezleke bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin Anayasanın 20. maddesinde yapılan değişikliğin ardından 20 Mayıs 2016'da kabul edilmesiyle dokunulmazlığı kaldırılarak gözaltına alınıp tutuklanmıştı. Demirel’in avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, 26 Ocak 2016'da AYM’ye "yakalama ve gözaltına alınmanın hukuka aykırı olması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali", "tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlali" ve "tutuklama dolayısıyla ifade özgürlüğü ile seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının ihlal edildiğine" ilişkin başvuruda bulunmuştu.