Yasin Güler – Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası, Türkiye’nin gündemindeki en önemli başlıklardan biri olan PKK’nın silah bırakma sürecine dair kamuoyuna açık bir çağrıda bulundu. Oda Başkanı Mehmet Yüksel imzasıyla yapılan yazılı açıklamada, sürecin barış ve toplumsal huzur adına tarihi bir fırsat olduğu vurgulanarak, tüm taraflara sorumluluk çağrısında bulunuldu.

“Silahların Susması İçin Atılan Her Adımı Samimiyetle Destekliyoruz”

Yapılan açıklamada, yıllardır çatışmalı ortamın yarattığı sosyal ve ekonomik yıkıma dikkat çekildi. Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin artık huzur, güven ve kalkınma talep ettiğini belirterek şu ifadelere yer verdi:

“Ülkemizin ve özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgemizin yıllardır içinde bulunduğu çatışmalı sürecin nihayete erdirilmesi adına atılan her olumlu adımı samimiyetle destekliyoruz. Son günlerde kamuoyunda yer alan PKK’nın silah bırakacağına yönelik gelişmeleri, bir barış ve toplumsal huzur süreci için önemli ve tarihi bir fırsat olarak görmekteyiz.”

“Bu Topraklar Hem Ekonomik Hem İnsani Bedeller Ödemiştir”

Açıklamada, bölgede yaşanan insani trajedilerin ve ekonomik çöküntünün altı çizilerek, toplumun her kesiminin bu süreci desteklemesi gerektiği ifade edildi. Mehmet Yüksel, yıllardır yaşanan yıkımların canlı tanığı olduklarını belirtti:

“Bölgemizde yaşayan her birey gibi bizler de, yıllardır süren acıların, yıkımların, ocaklara düşen ateşin canlı tanığıyız. Sadece ekonomik açıdan değil, insani olarak da en büyük bedeli bu topraklar ödemiştir.”

“Sivil Toplum ve Meslek Örgütleri Taşın Altına Elini Koymalıdır”

Diyarbakır Kuyumcular ve Sarraflar Odası, barış sürecine özellikle yerelde faaliyet yürüten meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının katkı sunmasının elzem olduğuna dikkat çekerek, duyarlı kesimleri göreve çağırdı:

“Diyarbakır’da ve bölgemizde faaliyet yürüten bağımsız meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının, bu sürece yapıcı katkı sunmaları büyük önem taşımaktadır. Bizler, halkımızın huzur, refah ve birlik içinde yaşadığı bir Türkiye idealine yürekten inanıyor ve silahların susmasını destekliyoruz.”

“Bu Bir Siyasi Tercih Değil, Vicdan ve İnsanlık Meselesidir”

Oda Başkanı Yüksel açıklamasının devamında, sürecin siyasal kamplaşmaların ötesinde bir vicdan meselesi olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:

“Ayrım gözetmeden; sağcısı, solcusu, dindarı, liberali… Bu ülkenin her ferdinin görevi, bu fırsatın heba edilmemesi için elini taşın altına koymaktır. Bugün sessiz kalmak, yarının vicdan yükü olabilir. Bu sürece destek vermek; sadece bir siyasi tercih değil, bir insanlık ve vicdan meselesidir.”

“Yeni Türkiye, Huzur ve Adaletin İnşasıdır”

Açıklamanın sonunda ise, “Yeni Türkiye” vurgusu yapılarak barış ortamının sağlanmasının sadece bölge halkı için değil, tüm ülke için yaşanabilir bir gelecek anlamına geldiği belirtildi:

“Yeni bir Türkiye’nin inşası, hepimiz için daha huzurlu, daha adil ve daha yaşanabilir bir gelecek demektir. Bu dönüşümün yükünü en çok hisseden bölgenin bir kurumu olarak; barışı ve kardeşliği yürekten destekliyoruz.”