Tweet | Tarih: 27-09-2023 10:13 |
. Bunun üzerine İlçe Kaymakamı, iddiaları yalanlayarak yazılı basın üzerinden bir açıklama yapmak suretiyle olayla ilgili yeni soruları bereberinde getirmişti. Bununla da yetinmeyen Kaymakam, her nedense ikinci bir açıklama gereği duymuş ve adeta iddiaları bir kere daha yalanlamaya çalışmıştır. Bunun üzerine MİL-SEN Diyarbakır Şubesi, söz konusu iddiaların yalan olmadığını, hatta yeni iddiaların olduğunu, -Kaymakam beye de bazı sorular sormak suretiyle- kamuoyunu bilgilendirmek için bir açıklama yapma gereği duymuştur.
İLÇE BİR HAFTAYA YAKINDIR MÜFTÜSÜZ
İlçe Müftüsü Sağlık raporu almış ancak rapor Kaymakam bey tarafından onaylanmadığı için yerine vekaleten atama yapılamamış, bu nedenle de personelin iş ve işlemleri Kaymakam beyin tutumu sayesinde aksamaya sebebiyet vermiştir. Kaymakam bey aynı zamanda İlçe Müftüsünün riyasetinde çalışan Vaiz ve Memurlara raporlu olan Müftü bey hakkında görevde olmadığı her gün için “TUTANAK” tutulsun diye talimat vermiştir. Bir idarecinin Memura, amiri hakkında tutanak tutturması hukuksuz, usulsüz ve devlet adabına yakışmayan yanlış bir davranıştır.
Ayrıca Kaymakamın, aylardır herkes tarafından dizlerinden rahatsız olduğunu, bundan dolayı da tedavi gördüğünü bildiği Müftü hakkında (hastane kayıtlarının da olduğu ortada iken) yaptığı açıklamada adeta Müftünün yalancı olduğunu ima etmiş, heyet raporu veren doktorları da töhmet altında bırakarak raporu, Hakem Hastaneye/Heyetine göndermiştir. Ancak rapor, tekrar uzman bir ekip tarafından incelenmiş, Müftü bey tekrar muayene edilmiş, hastalığı bir kere daha tescillenmiş ve raporun doğru verildiği kesinleşmiştir.
KAYMAKAM BEY’E BİR KAÇ SORU:
Madem Kaymakam bey, kendisi hakkındaki söz konusu iddiaları art arda yalanlama gereğini duymuş ve bizleri töhmet altında bırakmak istemiş, biz de iddialarımızın arkasında da durarak sayın Kaymakama bir takım sorular sorarak isteriz.
Soru-1
Velevki tüm taziyelere katıldınız neden korumalarınız müftü beyi arayıp kaymakamdan önce taziye yerine gidin diye talimat veriyorlar?
Neden Müftü bey illa da sizi taziyede karşılamak zorunda?
Beraber gitseniz olmaz mı?
Çoğu zaman geç gittiğinizden Müftü bey sizi saatlerce beklemak zorunda kaldığı için Müftülük işleri aksıyor.
Bu doğru bir durum mudur?
Soru-2
Müftünün de bir ailesi ve kendine göre programları vardır. Hemen hemen her hafta sonu Müftüyü -il veya ilçe dışında olmasına rağmen- arattırıp Müftü beyin acil dönmesi için korumalarınıza talimat veriyor musunuz?
Bazen 100 km. İlçeden uzağa gitmesine rağmen bir taziye için acil dönmesini istiyorsunuz. Devamlı olarak ailesiyle geçidiği zamanını neden zehir ediyorsunuz?
Amir olabilirsiniz ama bu insani mi?
Soru-3
Müftü bey sizinle taziyelere eşlik etmediği zaman Müftüye vaiz vekâlet edemez mi?
Ya da vaiz hocaların duaları kabul olmuyor mu?
İlla da Müftü mü olmalı?
Yoksa vaiz ile bir taziyeye gitmek sizi küçük mü düşürür?
Soru-4
Neden Kurum Amirlerinize talimatlarınızı hep korumalarınız üzerinden veriyorsunuz?
Sizin de bazen onları aramanız sizi küçük mü düşürüyor?
Kaldı ki Sizin de bir Amiriniz/üstünüz olan Sayın Vali bey var. Size hep korumaları üzerinden mi ulaşıyor? Size hep korumaları üzerinden iletişime geçerse bu duruma ne dersiniz?
Soru-5
Taziye kültürünün bölgede önemli olduğunu belitmişsiniz. Doğru. Ancak bir şeyi yanlış anlamışsınız. Bölgedeki taziye kültüründe vaazı Din adamı/Müftü yapar. Kaymakam da olsa bir din adamının hazır bulunduğu taziyede/ortamda vaaz vermesi, bölge halkı tarafından saygısızlık olarak kabul edilir.
Kaymakam dilerse bir-iki cümlelik baş sağlığı diler, sonra sözü ehline verir. Kaymakamlık sayfalarındaki bütün taziye resimlerinizde Müftünüz susmuş ama vaazı siz veriyorsunuz. Siz bölgede Müftünüze/bir din adamına ne kadar değer verirseniz o kadar değer alırsınız. Bunu, bir yıl içerisinde çok iyi öğrenmiş olmanız gerekmez miydi?
Soru-6
Sadece Müftü beye değil; diğer Kurum Amirlerinize de Mobbing uyguladığınız ile ilgili de iddialar var.
Şimdi Soruyoruz: Müftü dışında soruşturma açtığınız başka kurum amirleri de var mıdır?
Varsa bunlar kimlerdir?
Siz açıklamazsanız biz açıklayabiliriz.
Soru-7
Yine bir hafta sonu mazeret belirttiği halde taziyeye gelemeyen bir ilçe vaizine de soruşturma açıp uyarı cezasını verdiniz mi?
Soru-8
Kendinizi savunurken bunları da eklemeniz daha doğru olmazmıydı? Ayrıca paylaştığınız resimler de bilinçli olarak Müftü beyin içinde olmadığı (bir tanesi hariç) resimlerdir. Bu da etik bir durum mudur?
Soru-9
Talimatınızla korumalarınız, cuma günleri Müftüye veya vaize cami kapısında kaymakamı karşılayın diye telefon açıyorlar mı?
Sayın Cumhurbaşkanımız bile böyle bir şey yapmıyor iken neden buna ihtiyaç duyuyorsunuz?
Kaldıki burası cami, ibadet yeri ve tüm makamların dışarıda bırakıldığı bir yer.
MİL-SEN olarak; Konuyu yargıya taşıyacağımızı, konunun aydınlatılması ve sorumluların ortaya çıkması için sonuna kadar konunun takipçisi olacağımızı, gerekli görüldüğü zamanlarda bir takım açıklamaları yaparak kamuoyunu bilgilendireceğimizi ifade ediyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
İdris Akdeniz
Diyarbakır Mil-Diyanet Sen İl Başkanı