Yasin GÜLER - Eyleme, AK Parti Diyarbakır İl Başkanı ve teşkilat mensuplarının yanı sıra işten çıkarılan işçiler ve sendika temsilcileri katıldı. İşçilerin eylemleri ise devam ediyor. Tekdemir, yapılan uygulamaların ideolojik, keyfi ve hukuk dışı olduğunu vurgulayarak, MEMUR-SEN olarak emekçilerin haklarını savunmaya devam edeceklerini belirtti.

İşçi Kıyımları ve Sözleşmeli Personele Yönelik Baskılar

Tekdemir, açıklamasında, DEM partili belediyelerin göreve geldikleri ilk günden itibaren emek karşıtı bir politika izlediklerini dile getirdi. Bu süreçte 778 işçinin hiçbir hukuki gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldığını belirten Tekdemir, bu kıyım dalgasının sözleşmeli personele de yöneldiğini ifade etti. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde 330’u olmak üzere toplamda 532 sözleşmeli personele işten çıkarılma tebligatı gönderildiği bilgisini paylaştı. Tekdemir, 478 sözleşmeli personel için ise yeni bir kıyım dalgası hazırlığının yapıldığını açıkladı. Belediye yönetimlerinin, sadece siyasi ideolojilerine göre hareket ettiklerini ve bu durumun çalışanları mağdur ettiğini belirtti.

Tasarruf Tedbirleri ve Kadro Alımları Çelişkisi

Tekdemir, belediye yönetimlerinin uyguladığı tasarruf tedbirlerine de dikkat çekti. Belediyelerin, kimi zaman tasarruf gerekçesiyle, kimi zaman ise pozisyon ihtiyacı olmadığı bahanesiyle işçi ve memur kıyımları yaptığını belirtti. Ancak aynı yönetimlerin, her pozisyon için yüksek miktarda kadro alımları yaparak bu çelişkilerini gözler önüne serdiğini ifade etti. Bu durumun, söz konusu belediye yönetimlerinin ideolojik ve stratejik hedeflerle hareket ettiklerini, halkın belirli bir kesimine karşı husumet beslediklerini gösterdiğini söyledi.

Nitelikli Emeğin Yok Edilmesi ve Halkın Mağduriyeti

Tekdemir, DEM partili belediyelerin emekçilere yönelik politikalarının, halkı da mağdur ettiğini ifade etti. Belediyelerde nitelikli emek gücünün yok edilmesinin, belediye hizmetlerinin aksamasına, kaynakların verimli kullanılmamasına ve halkın hizmetlerden yeterince faydalanamamasına yol açtığını belirtti. Bu durumu, halkı mağdur etmek ve halkla emekçiler arasında ayrımcılık yapmak olarak değerlendirdi. "Bu durum açıkça halka karşı yapılan bir haksızlıktır," dedi.

Emek Örgütlerinin Sessizliği ve Zulme Ortaklık

Bazı sendika ve emek örgütlerinin, işçi kıyımları karşısındaki sessizliğine de değinen Tekdemir, bu örgütlerin seçim sonrası gerçek yüzlerini gösterdiğini belirtti. Dilinden emek, demokrasi, insan hakları düşmeyen bazı grupların, bu zulme sessiz kalmalarının ve zorbalığı onaylamalarının kabul edilemez olduğunu söyledi. Tekdemir, MEMUR-SEN ve HAK-İŞ olarak, haksız ve hukuksuz her türlü uygulamaya karşı emek dayanışmasını büyütmeye kararlı olduklarını belirtti.

Hukuki Süreç Başlatıldı

Haksız yere işten çıkarılan işçiler için hukuki süreç başlatıldığını belirten Tekdemir, işçilerin haklı davalarında adaletin sağlanacağına olan inancını dile getirdi. "Bu hukuksuzlukların hesabı yargı önünde mutlaka sorulacaktır," dedi. Bu süreçle birlikte, işçilerin ve sendikaların haksız uygulamalara karşı duruş sergilemeye devam edeceklerini ve hukukun üstünlüğü ilkesine dayanarak, işçilerin haklarını koruyacaklarını belirtti.

Memur Sen Diyarbakır İl Başkanı Ramazan Tekdemir, DEM partili belediyelere karşı verdikleri mücadelenin süreceğini vurguladı ve "Kimse bizden bu haksızlıkları görmezden gelmemizi ya da sessiz kalmamızı beklemesin," dedi. Haksızlıklar ve adaletsizliklere karşı her türlü mücadeleyi sürdüreceklerini, alın terini ideolojilere kurban edenlerin er ya da geç halkın vicdanında hesap vereceklerini söyledi. Açıklamaya katılan AK Parti Diyarbakır İl Başkanı ve teşkilat mensupları, işten çıkarılan işçiler ve sendika temsilcileri, işçilerin haklarını savunmaya devam edeceklerini belirterek eylemlerine kararlılıkla devam edeceklerini ifade ettiler. Tekdemir ise açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı: "Yaşasın emek dayanışmamız! Yaşasın emekçi kardeşliğimiz! Yaşasın hak, emek, ekmek ve adalet!"