Bugun...



MİLLETİN DİRENİŞİNE GÜÇLERİ YETMEDİ!

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün 4’üncü yıl dönümünde, ülke genelinde olduğu gibi, Diyarbakır’da da...

facebook-paylas
Tarih: 16-07-2020 05:17

MİLLETİN DİRENİŞİNE GÜÇLERİ YETMEDİ!

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nün 4'üncü yıl dönümünde, ülke genelinde olduğu gibi, Diyarbakır’da da çeşitli anma etkinlikleri düzenlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Hamdolsun, Allah’ın yardımı ve milletimizin direnişi sayesinde güçleri yetmedi ve darbe girişimi başarısızla sonuçlandı” dedi Yağmur ENSARİ DİYARBAKIR - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen 15 Temmuz anma törenine katıldı. 15 Temmuz 2016 gecesi Meclis bahçesindeki bombanın düştüğü alana TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karanfil bıraktılar. Akabinde saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı okundu, dualar edildi. TBMM 15 Temmuz Şehitler Anıtı önünde düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz gecesi Türkiye’ye saldıran FETÖ’cu hainlerin TBMM’yi özellikle hedef almasının rastgele bir tercih olmadığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “Bu Meclis masa başında değil, savaş meydanında kurulmuş bir Meclis’tir. Bu Meclis sadece düşmanla değil, ihanetle de mücadele ederek zafere yürümüş bir Meclis’tir. Bu Meclis, ülkemizi her sıkıntılı dönemin ardından milletimizin umudu olarak yeniden ayağa kaldıran Meclis’tir. Bu Meclis, Polatlı’dan top sesleri gelirken de tepesine bombalar yağdırılırken de azimle milletin hizmetinde olmayı sürdürmüş Meclis’tir. Bu Meclis, mayası bağımsızlık ateşiyle yoğrulmuş bir Meclis’tir. Bu Meclis, tarihi gömülmek istenen 700 yıllık bir cihan devletinden genç bir cumhuriyet çıkartarak milletimizin ayağına takılmaya çalışılan prangayı kırıp atan bir Meclis’tir. Böyle bir Meclis’in 10 yılı aşkın süre mensubu olarak görev yapmaktan şeref duyuyorum. Milletin seçtiği Cumhurbaşkanı olarak bu Meclis’te yemin ederek göreve başlamış olmaktan şeref duyuyorum. Türkiye’nin en büyük yönetim reformunu bu Meclis’te birlikte yürütmüş olmaktan şeref duyuyorum. Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak 17 yılı aşkın süredir bu Meclis’te birlikte milletimize hizmet etmekten şeref duyuyorum. Milli iradenin üstünlüğünü tesis etmek ve korumak için kimi zaman vesayete kimi zaman darbecilere kimi zaman teröristlere kimi zaman küresel güçlere karşı bu Meclis’te omuz omuza mücadele vermiş olmaktan şeref duyuyorum. Dünyada Gazi unvanını bu kadar hakeden ve bu kadar hakkıyla taşıyan bir başka Meclis bilmiyorum. Dünyada meclisine bu kadar sahip çıkan ve gerektiğinde gövdesini ona siper eden bir başka millet de bilmiyorum.” 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekat Başkanlığı, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü ile Meclis binasına bomba yağdıran darbecilerin ne yaptıklarını gayet iyi bildiklerine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz gecesi tankları ve zırhlı araçlarıyla Ankara’nın, İstanbul’un caddelerinde önlerine gelen herkesi ezip geçerek ilerleyen darbeciler yaptıkları işin gayet şuurundaydılar. 15 Temmuz gecesi devletin, vatanı korumak üzere namuslarını emanet ettiği silahları millete çeviren darbeciler o tetiklere taammüden dokunuyor, bilerek kan döküyor, can alıyorlardı. Eğer güçleri yetseydi bu Meclis’i taş üstünde taş bırakmayacak şekilde yıkmaktan çekinmeyeceklerinden emin olunuz. Eğer güçleri yetseydi ülkenin cumhurbaşkanı, başbakanı başta olmak üzere seçilmiş tüm yöneticilerini katletmekten çekinmeyeceklerine emin olunuz. Eğer güçleri yetseydi kendileri gibi düşünmeyen milletimizin her bir ferdine hayatı zehir etmekten çekinmeyeceklerine emin olunuz. Eğer güçleri yetseydi uğruna nice fedakarlıklar yaptığımız bin yıllık vatanımızı müstevlilere bırakmakta tereddüt etmeyeceklerinden emin olunuz. Eğer güçleri yetseydi Türk milletini Anadolu’dan ve Avrupa’dan kazıyıp atmak, İslam’ın tüm izlerini bu topraklardan silmek isteyenlerin bayram edeceğinden emin olunuz. Hamdolsun, Allah’ın yardımı ve milletimizin direnişi sayesinde güçleri yetmedi ve darbe girişimi başarısızla sonuçlandı” diye konuştu. Erdoğan, 15 Temmuz’un asla sıradan bir darbe girişimi olmadığını vurgulayarak, “Arkasında çok büyük hesapların olduğu, gerçekleştiğinde ülke ve millet olarak bambaşka mecralara sürükleneceğimiz tarihi bir kırılma noktasıdır. Malazgirt’te, İstanbul’un fethinde, Çanakkale’de, İstiklal Harbi’nde, Cumhuriyet tarihi boyunca neredeyse kesintisiz verdiğimiz terörle mücadelede ne olmuşsa 15 Temmuz’da o olmuştur. 15 Temmuz bu topraklarda yaşadığımız asırlar boyunca verdiğimiz varlık yokluk mücadeleleri zincirinin en son halkasıdır. Her kim 15 Temmuz’u küçümsemeye, önemsizleştirmeye, itibarsızlaştırmaya çalışıyorsa bilin ki amacı işte bu derin tarihi anlamı gölgelemek, gözlerden kaçırmaktır. Dünyada milletleri millet yapan ve asırlar boyunca etrafında bir arada tutulmasını sağlayan destanlara baktığımızda çoğunun konu ve hacim olarak 15 Temmuz’un gerisinde olduğunu görürüz. Buna karşılık cihan savaşları, buna benzer gerçekten çok büyük katliamların, acıların yaşandığı bu bölgelerde hadiselerden ise herhangi bir destan unutmayın ki çıkmamıştır. Bazen tek bir kahraman koskoca bir milletin kaderini değiştirir. 15 Temmuz’da ülkemizde dört bir yanında milyonlarca kahraman ortaya çıkmış ve kendileriyle birlikte tüm milletin geleceğine damga vurmuştur. TBMM ve o gece burada darbecilere duruşları ve sesleriyle meydan okuyan milletvekillerimiz dahi tek başına 15 Temmuz’u tarihimizin en önemli destanlarından biri yapmaya yeterlidir” ifadelerini kullandı. Sözlerini, “Ülkelerin ve milletlerin tarihi dönüm noktalarını anlamak için bu tür hadiselerin öncesiyle sonrasını mukayese etmek gerekir” diyerek sürdüren Erdoğan, “Türkiye, 15 Temmuz öncesi FETÖ’cuların bürokrasideki, medyadaki sivil toplum kuruluşlarındaki iş dünyasındaki siyasetteki mensupları vasıtasıyla yaptığı herhangi bir hamleyi adeta sonu felçle sonuçlanan bir ülke durumundaydı. Çoğu defa yaşadığımız durumun sebebini özellikle bilmeden çok enerji sarf ediyor az netice elde ederek hedeflerimize doğru yol almaya çalışıyorduk. Bir noktadan sonra ülkemizin karşılaştığı sıkıntıların gerisinde bu örgütün siluetini görmeye başladık. Ama örgütün sinsi yapısı sebebiyle tespitlerimizi somutlaştırmakta ve etkili tedbir almakta zorlanıyorduk. Örgütün kendini pervasızca ilk belli ettiği yer 17-25 Aralık emniyet yargı darbe girişimidir. Bu tarihten itibaren FETÖ’nun saldırıları ve ihanetleri artmıştır. FETÖ’nun asıl büyük hamlesi ise 15 Temmuz’da gelmiştir. Yüce Meclis o gece milletimizin İman dolu göğsünün çelikleşmiş serhatti olarak, görev yaparak darbecilerin bozgununu hızlandırmıştır. 15 Temmuz’da deşifre olan FETÖ hücrelerinin hızla tasfiyesi ile Türkiye her alanda yepyeni ufuklara kavuşmuş, yepyeni hamleler içine girmiştir. TSK, uzun yıllardır icrası için bir türlü harekete geçiremediğimiz operasyonlarını ardı ardına yapmaya başlamıştır. Bürokrasiden iş dünyasına kadar her yerde insanlarımız özgüven ile yönlerini geleceğe çevirmişlerdir. TBMM’de çıkardığı kanunlarla ülkemizin reform gündemine çok önemli katkılarda bulunmuştur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gibi tarihimizin en büyük yönetim reformunu hayata geçirmek bu meclise nasip olmuştur. 15 Temmuz’un adeta perçinlediği birlik ve beraberliğimizin en önemli tezahürünü TBMM’nin çalışmalarında görmek mümkündür. Milli iradenin tecelligahı olan meclisimiz aynı zamanda bir olma, iri olma, diri olma, kardeş olma, hep birlikte Türkiye olma irademizin de zirvesidir. Onun için tek vatan dedik, tek bayrak dedik, tek millet dedik, tek devlet dedik ve yolumuza böyle yürüdük. Hep birlikte önce Türkiye dediğimiz sürece bu meclisin çatısı altındaki görüş ayrılıklarının, tartışmaların, müzakerelerin hepsi de makbulümüzdür, hatta zenginlik kaynağımızdır. TBMM, ülkemizdeki 83 milyon vatandaşımız ile birlikte bölgemizdeki ve dünyadaki yüz milyonlarca kardeşimizin de umut kapısıdır. Aldığımız her karar sarf ettiğimiz her söz sergilediğimiz her duruş çarpan etkisiyle dalga dalga geniş bir coğrafyaya yayılmaktadır. Meclisiyle, Cumhurbaşkanlığıyla, diplomasisiyle, ordusuyla, altyapısıyla hem kendimiz hem tüm dostlarımız için çok daha güçlü ve kararlı şekilde yolumuza devam ediyoruz” açıklamasında bulundu. DİYARBAKIR VALİSİNDEN 15 TEMMUZ MESAJI Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu, 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımladı. Mesajında FETÖ'nün Türkiye tarihinin en büyük ihanetlerden birine imza attığını belirten Karaloğlu, "15 Temmuz’da, milletin emaneti olan silahları; milli iradenin tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne; milli iradenin seçtiği Cumhurbaşkanı’na, sokaklarda, meydanlarda toplanmış sivil insanlarımıza doğrultan FETÖ, içerde ve dışardaki işbirlikçileriyle tarihimizde gördüğümüz en büyük ihanetlerden birine imza atmıştır. Aynı gece milletimiz; bu büyük ihaneti yenilgiye uğratmış, vatanına, bayrağına, hürriyetine, istiklaline, istikbaline sahip çıkmıştır. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un birlik şiirinde ifadesini bulan milli karakterimiz, bir kez daha tecelli etmiştir." dedi. "MİLYONLARCA İNSAN ŞEHADET İÇİN ABDEST ALDI" 251 insanın şehadet şerbeti içtiğini anımsatan Karaloğlu, "Bu şuur ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla, o gece meydanlara çıkan milyonlarca insan, namaz değil şehadet için abdest aldı. 251 insanımız şehadet şerbeti içti. 2196 kardeşimiz yaralandı, gazi oldu. Uçakları, tankları, bombaları, otomatik silahları iman dolu göğsümüzde söndürdük. 15 Temmuz 2016 gecesinden başlayarak 10 Ağustos 2016 gecesine kadar milletçe vatan nöbeti tuttuk. Hainleri yendik. Kararlılıkla sahip çıktığımız milli birliğimiz, aynı ruhla daim olsun. Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Gazilerimizden ve şehit olmak için meydanlara çıkan milletimizin her ferdinden Allah razı olsun." DİYARBAKIR'DA KABİRLERİ BAŞINDA ANILDI [caption id="attachment_88672" align="alignnone" width="600"] 15 TEMMUZ'UN ŞEHİTLERİ DİYARBAKIR'DA KABİRLERİ BAŞINDA ANILDI[/caption] FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Ankara'daki Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına yapılan saldırıda şehit olan Diyarbakırlı polis memuru Halit Gülser Dicle ilçesi Pekmezciler köyünde, 15 Temmuz Şehitler Köprüsünde şehit olan Diyarbakırlı inşaat işçisi Askeri Çoban ise Ergani ilçesinde mezarları başında anıldı. Anma törenine Diyarbakır Valisi ve Belediye Başkan Vekili Münir Karaloğlu, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Başoğlu, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Mustafa Erdem, İl Emniyet Müdürü Şükrü Yaman, AK Partili Bağlar İlçe Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu, şehit yakıları ve vatandaşlar katıldı. Ergani ilçesinde açıklamalarda bulunan Diyarbakır Valisi ve Belediye Başkan Vekili Münir Karaloğlu, vatandaşların Cumhurbaşkanının çağrısıyla sokaklara inerek hainlere geçit vermediğini söyledi. Vali Karaloğlu, "Bugün 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişiminin bugün yıl dönümü. O gece milletimiz vatan hainlerine fırsat vermemek için Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla sokaklara indi ve hainlere geçit, fırsat vermedi. O gece 251 vatan evladı, bu vatan, millet, bayrak, din, kitap, mukaddesatımız için şehit oldular. Rabbim 251 şehidimize ve bu toprakları bize vatan kılan bütün şehitlerimize rahmet etsin. Diyarbakır’ımızdan da şehitlerimiz var, 3 şehidimiz var. Bugün ikisinin kabrini ziyaret ettik. Bir tanesi polis memuruydu, genç bir kardeşimizdi. Türk Polis Teşkilatının en seçkin birliği olan özel harekatta görevliydi. Ankara Gölbaşı'ndaki Özel Harekat Dairesinin uçaklarla bombalanması neticesinde şehit olmuştu. Diğer şehidimiz Askeri Çaban, aslında işine gücünde bir vatandaşımızdı. Ama o gece o da milleti için seçilmiş Cumhurbaşkanımıza sahip çıkmak için mukaddesatı için o da çağrıya uydu, sokağa çıktı. Maalesef hainler onu da şehit etti. Bugün onun kabrini de ziyaret ettik. İki şehidimize ve bütün şehitlerimize, Rabbim rahmetiyle muamele eylesin. Bizleri onların şefaatine nail eylesin. 251 şehidimiz var. Ama 83 milyon da şahit. Diyarbakır’ımız da şahit ki bu hainlere ismi ne olursa olsun, alfabede hangi harfi kullanırsa kullansınlar, hiçbir ihanete, hainliğe millet olarak geçit vermeyeceğiz. Saat 20.00’da bunu Diyarbakır 15 Temmuz Şehitler Parkında hep birlikte haykırmış olacağız" dedi. BEYOĞLU 15 TEMMUZ ŞEHİTLERİNİ UNUTMADI [caption id="attachment_88673" align="alignnone" width="600"] BAŞKAN BEYOĞLU 15 TEMMUZ ŞEHİTLERİNİ UNUTMADIDiyarbakır’ın Bağlar İlçe Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu,15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ'cü teröristler tarafından gerçekleştirilen ihanet girişimi sırasında şehit olan polis memuru Halit Gülser ile vatandaşlardan Askeri Çoban'ın mezarlarını ziyaret ederek dua etti.[/caption] Duygu dolu anlar yaşayan Beyoğlu, tarih boyunca kanıyla ve canıyla bu toprakları vatan yapan milletin 15 Temmuzda da vatanı hainlere karşı korumak için bedel ödediğini söyledi. Beyoğlu, “Necip milletimizin yiğit evlatları gösterdikleri şanlı direniş ile karanlığa çevrilmek istenen geceyi aydınlığa çevirdi. Aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin kutlu mücadelesini hiç bir zaman unutmayacağız. Bu amaçla kabirlerini ziyaret ederek dua görevimizi ifa ettik. 15 Temmuz 2016'da liderimiz ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde hainlere unutamayacakları bir tokat atan milletimizin egemenliğine kimse göz dikemeyecek” dedi. YENİŞEHİR’DE 'MİLLİ BİRLİK' ETKİNLİĞİ   [caption id="attachment_88674" align="alignnone" width="600"] YENİŞEHİR BELEDİYESİNDEN 15 TEMMUZ 'MİLLİ BİRLİK' ETKİNLİĞİ KAYMAKAM MURAT BEŞİKCİ: "TERÖRİST BAŞI FETTULLAH GÜLEN VE ONUN YANDAŞLARI YAHUDİ MEZARINA, HRİSTİYAN MEZARLARINA GÖMÜLMEYE MAHKUM OLMUŞLARDIR"[/caption] FETÖ'nün 2016 yılında kalkıştığı ve 251 vatandaşın şehit olduğu darbe girişiminin 4. yıl dönümünde Yenişehir Kaymakamlığı ve Belediyesi tarafından etkinlik düzenlendi. Şehitlik Mahallesi hava şehitliğinde düzenlenen etkinliğe İlçe Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Murat Beşikci, 15 Temmuz gazisi Yüksel Akın, İlker Bodur, şehit ve gazi yakınları, kurum amirleri ve vatandaşlar katıldı. Etkinlikte konuşan Kaymakam Murat Beşikci, şehitlerin kutsal emaneti şehit yakınlarını, gazilerini sevgiyle, hürmetle andıklarını söyledi. Kaymakam Beşikci, "Amerika’da kaçak hayatı yaşayan terörist başı Fettullah Gülen ve onun yandaşları canlarını teslim etme anı geldiğinde Yahudi mezarına, Hristiyan mezarlarına gömülmeye, milletimizin gönlünde de ilelebet dünya ve ahirette vebali ödenmeyecek bir hainlikle anılmaya mahkum olmuşlardır. Ben bu vesile ile 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günümüzü tebrik ediyor, başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere Malazgirt’ten, Çanakkale’ye, Kurtuluş savaşından terörle mücadeleye canlarını vatani için seve seve feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, onların kutsal emaneti şehit yakınlarımızı ve gazilerimizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum" dedi. Etkinlikte şehit düşen 251 vatandaş için hava şehitliğinde mevlit okutuldu. Yenişehir ilçesinde bulunan Kur'an kurslarında okunan 251 hatim şehit ruhlarına bağışlandı. Etkinlikte hava şehitliği girişinde şehitler için Yenişehir Kaymakamı ve Belediye Başkanlığı tarafından lokma döküldü. 'ÖLÜMSÜZ KAHRAMANLAR' Diyarbakır’da Anadolu Kamuda Çalışan Şehit ve Gazi Aileleri Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Derneği tarafından 15 Temmuz şehitleri anma etkinliği kapsamında ‘Ölümsüz Kahramanlar’ fotoğraf sergisi açıldı. Kayapınar ilçesinde bulunan Kayapınar Halk Eğitim Merkezi sergi salonunda açılan fotoğraf sergisine Kayapınar Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Ünal Koç, Anadolu Kamuda Çalışan Şehit ve Gazi Aileleri Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Derneği Başkanı Ahmet Büyükburç, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, STK ve siyasi parti temsileri ile vatandaşlar katıldı. EĞİTİM-BİR-SEN’DEN AÇIKLAMA Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır Şubesi, 15 Temmuz darbe girişiminin 4’üncü yıl dönümü münasebetiyle yaptığı basın açıklamasında, o gecede gösterilen cesaret ve fedakârlık ruhuna dikkat çekti. Merkez Yenişehir ilçesinde sendika binasında yapılan açıklamasını Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir okudu. 15 Temmuz gecesini bütün dünyanın gıpta ile baktığı bir an olarak tanımlayan Tekdemir, “15 Temmuz, kahraman milletin cesaretine hayran kaldığı, ümmet coğrafyasının dua ve niyazlarla eşlik ettiği görkemli fedakarlıkla bezenmiş tarihte büyük bir andır. Yaşadığımız topraklar, yüreği imanla atan yiğitlerin İslam’ın değerler manzumesine olan bağlılıkları ile vatan haline gelmiştir.” dedi. Tekdemir, “Öte yandan hain kalkışmanın önlenmesinde büyük bir motivasyon sağlayan vatandaşlarımızın cesaret ve fedakârlığı asla unutulamayacak anların başındadır. Tekbir ve sela sesleri hayrın şerri def ettiği, illetin millete yenildiği, cesaretin ihanete üstün geldiği, vatanın gündüzü uğruna, geceye bedenlerini bırakanların yazdığı destanın adı olmuştur.” ifadelerini kullandı. Açıklamasının devamında Tekdemir, şunları söyledi: “15 Temmuz, hiçbir hak, hukuk ve ahlakta sınır tanımayan, çıkarları uğruna her şeyi göze alan FETÖ ihanet şebekesi; millî ve manevi değerlerimizi istismar ederek, dinî vecibelerimizi çıkar aracına dönüştürerek, milletin merhametini sömürerek, kökü dışarıda derin bağlantılarından aldığı talimatla büyük bir ihanete girişmiştir. Milletin silahlarını halka doğrultarak 251 vatanperver insanımız şehit, 2 bini aşkın kahramanımız gazi olmasına neden olmuştur.” 15 Temmuz’da verilen mücadelenin bağımsızlığın destanı olduğunu söyleyen Tekdemir, “15 Temmuz’da, Çanakkale’de koyun koyuna yatan şehitlerimizin miras bıraktığı birlik ve beraberlik milletimizi tek bir gövdeye dönüştürmüş, istikbalin istiklalden geçtiği kayıtlara bir kez daha düşmüştür.” dedi. ‘ÜNİVERSİTE FETÖ’CÜLERDEN TEMİZLENDİ’ [caption id="attachment_88676" align="alignnone" width="600"] 15 TEMMUZ SONRASI 'YIKILAN' ÜNİVERSİTE FETÖ'CÜLERDEN TEMİZLENDİ DÜ'DE 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ SONRASI FETÖ İLE BAĞLANTILARI TESPİT EDİLEN 212 ÖĞRETİM ÜYESİ İHRAÇ EDİLDİ DÜ REKTÖRÜ PROF. DR. TALİP GÜL: "15 TEMMUZ HAİN DARBE GİRİŞİMİ SONRASI YIKILMIŞ BİR ÜNİVERSİTEYİ DEVRALDIK" "HAİN DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN 212 ÖĞRETİM ÜYESİ İHRAÇ EDİLDİ, İHRAÇLARIN DEVAMI GELEBİLİR"[/caption] Bir dönem FETÖ’nün yuvası olarak bilinen Dicle Üniversitesi, prangalarından kurtulmayı başardı. Son 4 yılda üniversitede 212 öğretim üyesinin ihraç edildiğini kaydeden Rektör Prof. Dr. Talip Gül, bu ihraçların devamının gelebileceğini söyledi. 15 Temmuz hain darbe girişiminden bir ay sonra Dicle Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Talip Gül, yaşanan süreci anlattı. Darbe sonrası üniversitenin rektörü, rektör yardımcıları, genel sekreteri, bazı dekanları olmak üzere çok sayıda yöneticisinin gözaltına alındığını hatırlatan DÜ Rektörü Prof. Dr. Talip Gül, tamamen yıkılmış bir üniversite alarak 4 yılda üniversiteyi tekrar hayata kazandırdıklarını aktardı. Bu süreçte 212 öğretim üyesinin ihraç edildiğini ve 4 yılda 160 civarında doktor öğretim üyesinin göreve getirilerek eksikliğin giderildiğini vurgulayan Rektör Gül, şimdilerde personellerin liyakatine, ehliyetine ve hizmetine bakarak almaya çalıştıklarını dile getirdi. Rektör Prof. Dr. Gül, “15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen bir ay sonra 15 Ağustosta atandım. Çok kötü bir ortamda bu görevi devraldık. Göreve geldiğimiz zaman buranın rektörü, rektör yardımcıları, genel sekreteri, bazı dekanlar olmak üzere çok sayıda yönetici gözaltına alınmıştı. Devlet haklı olarak dijital sistemi yani üniversitenin kurumsal hafızasına el koymuştu. Dolayısıyla tamamen yıkılmış bir üniversite devralmıştık. Bir taraftan kurumsal yapıyı tekrardan oluşturmaya çalışırken bir taraftan FETÖ’nün kalıntılarını temizlemekle uğraştık. Hızlı bir şekilde soruşturma ve değerlendirme komisyonları kuruldu. Öyle bir ortamdaydık ki herkes birbirini şikayet etmeye başladı, gelen şikayetlerin bir kısmı yanlış, bir kısmı doğru, bunları ayırt etmek için komisyonlar kurduk. Bu soruşturmalar sonucu şuana kadar geçen hafta 2 kişi daha alındı toplamda 212 öğretim üyesi ihraç oldu. Bu çok büyük bir rakam, tabi istifa edip gidenler oldu, darbe girişiminden önce yurt dışında olup gelmeyenler oldu. Dolayısıyla üniversitemizde böyle bir tahribat oldu, çok korkunç bir rakam 212 öğretim üyesi ihraç oldu ve devam ediyor” dedi. Sürecin devam ettiğini bildiren Rektör Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu süreç devam ediyor çünkü yeni bilgiler ve belgeler çıktığı zaman devletimiz devam ettiriyor. Araştırmalar birbirini takip ediyor, yeni belge ve bilgiler geldiği için soruşturma komisyonumuz hala aktif çalışıyorlar, süreç devam edecek gibi de görünüyor. Çünkü bu örgütün invazyon olduğu alanlar nerelere kadar bilinmiyor, dolayısıyla ciddi bir temizlik yaptığımızı söyleyebiliriz. Şuana kadar eksiğimiz kalmadı, bu 4 yıl içersin de 160 civarında doktor öğretim üyesi aldık, hatta bu rakamlar son alımlarla beraber artı. Aldığımız elamanları liyakatine, ehliyetine ve hizmetine bakarak almaya çalışıyoruz. Alırken de muhakkak devletimizle koordineli bir şekilde terör örgütü ile bağlantılarının asla olmamasına özen göstererek alıyoruz. Bu çok kolay olmuyor, liyakat ve ehliyetli insanlar her zaman bulunmuyor, bulduğumuzu kapmaya çalışıyoruz, eksiğimiz şuanda hamdolsun yok.” DİJİTAL GÖSTERİM MERKEZİ AÇILDI Merkez Yenişehir ilçesinde bulunan Dağkapı Meydanı'nda Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından 15 Temmuz Zaferi’nin anlatıldığı Dijital Gösterim Merkezi, il Valisi Münir Karaloğlu'nun katılımıyla açıldı. Program, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Diyarbakır Bölge Müdürü Fikret Dişlioğlu'nun Vali Münir Karaloğlu'na verdiği bilgilerin ardından başladı. 5 bölümden oluşan alan, Covid-19 tedbirleri kapsamında sürekli dezenfekte edilirken çadırda ayrıca 360 derece görsel deneyim alanı, dijital gösterim yapılan tünel, görme engelliler için sarı bant yolu, işitme engelliler için ise işaret diliyle anlatan gösterimler bulunuyor. Çadırın girişinde bilgi aldıktan sonra açıklama yapan Vali Münir Karaloğlu, içerisinde bulundukları gösteri merkezinin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından Türkiye'de 7 büyükşehirde Açıldığını söyledi. Karaloğlu," Gösteri merkezini İletişim Başkanlığı kurdu, bu gösterim merkezlerinde teknolojinin imkanlarından istifade ederek Türkiye'nin yaşamış olduğu hain darbe girişimin yıldönümüyle ilgili gösterim olacak. Daha sonra da ülkemizin tarihi ve turistik yerlerinin anlatılması söz konusudur.  Hem Diyarbakır'ımızın fethiyle ilgili hem de surlarıyla ilgili de İletişim Başkanlığı'nın şuan da hazırlığı var. Yarın 4'ünücü yıl dönümünü yaşayacağımız 15 Temmuz hain darbe girişimiyle ilgili sunumla olacak. Ay sonuna kadar olan programlar bitince Diyarbakır'ımızla ilgili de burada dijital gösterim olacak. Onu da hep beraber göreceğiz." dedi. 10 kişilik gruplarla vatandaşların içeri alınacağını belirten Karaloğlu, "İçerisinde bulunduğumuz çadır tüm vatandaşımıza açıktır. Pandemiden dolayı çadıra 10 kişilik gruplar halinde girilecek. Dışarıda bekletilen grup ise içerdeki grubun 5 ayrı salonu gezdikten sonra içeri alınacak. İçeri giren vatandaşlarımızdan ücret alınmayacaktır." ifadelerini kullandı. Hafta içi ve hafta sonu 12.00 ile 20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilen Dijital Gösterim Merkezi, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde tüm gün ziyarete açık olacak. Ziyaretçilere ayrıca VR gözlük ve Türkiye Bayrağı hediye edilecek. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından artırılmış gerçeklik konseptiyle hazırlanan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü videosu da ziyaret edecek olan vatandaşlar izleyebilecek. GÜNDÜZ: MİLLETTİN İRADESİNE SAHİP ÇIKTIĞI GÜNDÜR [caption id="attachment_88677" align="alignnone" width="600"] ABBAS GÜNDÜZ: "15 TEMMUZ DİRENİŞİ MİLLETTİN İRADESİNE SAHİP ÇIKTIĞI GÜNDÜR"[/caption] 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri, Gazileri ve Terör Mağdurları Derneği Genel Başkanı Abbas Gündüz, 15 Temmuz direnişinin milletin iradesine sahip çıktığı gün olduğunu söyledi. 15 Temmuz hain darbe girişiminin 4'üncü yılı ile ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Gündüz, Türkiye olarak 15 Temmuz 2016’da 251 şehit, 2 bin 196 gazi verdiklerini söyledi. 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri, Gazileri ve Terör Mağdurları Derneği Genel Başkanı Abbas Gündüz, "Ama bu hain, alçak darbe girişimi Türkiye halkı olarak bizim kenetlenmemize, birbirimize sımsıkı sarılmamıza ve ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde bu FETÖ'cülere, onları destekleyen hainlere, dik duruş göstermemize vesile oldu. Başta gazi meclisimiz olmak üzere Diyarbakır’dan Trabzon’a, Karabük’e Iğdır'dan Edirne’ye, Van’dan, Bingöl'den İzmir'e kadar bütün il ve ilçelerde bu coşku sokağa yansımış, ellerine ay yıldızlı bayrağı alan herkes etnik kökenine, inancına ve dünya görüşüne bakmaksızın sokaklara çıkarak şehit ailelerine ve gazilere desteğini açık bir şekilde ifade etti. Türk'ü de Kürt’ü de Zaza’sı da Laz’ı da Abaza’sı da Çerkez’i de Azeri’si de herkes aynı dava uğruna aynı amaç uğruna 15 Temmuz şehitlerini ve gazileri anmak için bir bütün olarak sokaklardaydı. Bu birlik bütünlük ve kardeşlik ruhu adeta yıllar önce haçlı zihniyetine karşı Çanakkale de Sarıkamış’ta Galiçya’da Dumlupınar’da atalarımızın göstermiş olduğu birlik beraberlik ve kardeşlik ruhunu bizlere hatırlattı. Bu birlik beraberlik ve kardeşlik ruhumuz devam ettiği müddetçe yaşadığımız bu coğrafyada hep bağımsız olarak kalacak başımız dik bir şekilde bütün dünya mazlum ve mağdurlarının da umudu halinde olan bir ülke konumumuzu inşallah hep korumuş olacağız" dedi. "KARDEŞLİĞİMİZİ BOZAMAYACAKSINIZ" Dün olduğu gibi, bu ülkenin Seyit Onbaşılarının, Ömer Halis Demir'lerinin, Kara Fatma'larının, Nene Hatunlarının asla bitmeyeceğini ifade eden Gündüz, "Ay yıldızlı bayrak göklerden inmeyecek, mübarek ezan sesi minarelerden dinmeyecek. Vatandaşlarımızın dün bütün meydanlarda dile getirdiği ortak önemli bir mesaj ise bu ülkenin üzerinde gözü olan bu ülkenin halklarını bölmek parçalamak ve aralarına fitne tohumlarını ekmek isteyen içteki ve dıştaki şer odaklarınaydı. Vatandaşlarımız bu şer odaklarına hep bir ağızdan bizi bölemeyeceksiniz, bizi parçalamayacaksınız kardeşliğimizi bozamayacaksınız şeklinde haykırışlarıydı. Ortaya konulan bu birlik ve beraberlik mesajları sergilenen tavır Türkiye’yi bölmeye parçalamaya bozmaya çalışanlara adeta bir Osmanlı tokadı niteliğindeydi. Beklentimiz odur ki bu kararlılığı bu net mesajları duyan şer odakları bir daha asla bu ülkenin üzerinde ameliyat yapmaya bu ülkeyi bölmeye parçalamaya tevessül etmemeleridir. Dün olduğu gibi bugün de yarın da bu ülkeyi bölmeye parçalamaya çalışanlar bilmelidirler ki bu ülkenin aziz insanları canları ve kanları pahasına mücadele vererek bu ülkenin bölünmesine ve parçalanmasına asla müsaade etmeyeceklerdir. Bu vesilelerle Çanakkale’den günümüze kadar bu ülke bu bayrak bu ezan ve mukaddes değerlerimiz uğruna canlarına feda eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz şehitlerimizi rahmet minnet ve şükranla anarken gazilerimize uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum" diye konuştu. 15 TEMMUZ’U RESMETTİLER   15 Temmuz 2016’da FETÖ/PDY terör örgütü tarafından yapılmak istenen askeri darbenin 4’üncü yılı nedeniyle Diyarbakırlı 4 yönetmen kolları sıvadı. Dicle Üniversite’sinde duvarlara 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı kahramanca mücadele veren şehit Ömer Halisdemir’in portresi çizildi. Şehit Ömer Halisdemir’in portresini çizen yönetmenler, vefa borcunu bu şekilde ödemeye çalıştıklarını söyledi. Yönetmen Devrim Aktürk, duygularını  “Hayatımızın o kara gecesinde bir destan yazan halkın evlatları olduğumuz için kendimiz ile gurur duyuyoruz”  sözleriyle anlatırken Diyar Kaya, Harun Reşit ve Abdul Samet Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Bu 15 Temmuz günü bir zafer gecesi oldu. Çanakkale’deki gibi düşmanlarımızı denize döktük. Yaşlı, genç, çocuk demeden başlayan bu savaşta halkımızın destan dolu mücadelesi kazandı. Biz kahramanlarımızı asla unutmayacağız her zaman gönlümüzde yaşatacağız. Vatani görevimi yaptığım bu günlerde Asker ocağından acınıza ortak olup sözlerimle şehit annelerimizin gönüllerine su serpmek isterim. Mücadelemiz ölene kadar vatan için milletimiz için olacaktır. Halk için yaşadık Halk için öldük sözünü andıran o kadim gecede şehit olan tüm ümmette Allahtan Rahmet Dilerim. Bizler unutmadıkça düşmanlarımızda bizlerin aziz düşüncelerinden korkacak ve asla bu aziz vatanımıza yaklaşamayacaktır.” “MİLLETİMİZ SİYONİST GÜÇLERE DUR DEDİ” Anadolu Gençlik Derneği (AGD) 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle açıklama yaptı. Yapılan açıklamada,  “O gece millet iradesi ortaya konularak darbelere karşı milletimiz göğüs göğse çarpışmış ve FETÖ ile iş birliği içerisindeki Siyonistler güçlerin darbe girişimlerine dur demiştir” denildi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “15 Temmuz 2016’da yapılan darbe girişiminin üzerinden 4 yıl geçti. 4 yıl önce Türkiye, kanlı, karanlık bir geceye tanıklık etti. Bu kalkışmaya karşı mukavemet gösterirken yaşamını yitiren tüm kardeşlerimize bir kez daha Cenabı Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabırlar diliyoruz. Tüm yaraların sarılması, tüm yetimlere sahip çıkılması hepimizin asli görevlerindendir. Merhum Başbakan ve Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın vurguladığı gibi; “Bir milletin asıl gücü; tankı, topu, tüfeği değil inançlı ve imanlı gençliğidir.” Bu söz milletimizin o gece verdiği mücadeleyi en güzel şekilde anlatan sözdür. O gece millet iradesi ortaya konularak darbelere karşı milletimiz göğüs göğse çarpışmış ve FETÖ ile iş birliği içerisindeki Siyonistler güçlerin darbe girişimlerine dur demiştir.” 15 Temmuz darbesini öncesinde ABD’li generallerin Türkiye ziyaretlerinin ele alındığı açıklamada , “Ancak geçen 4 yıla rağmen 15 Temmuz Darbe Girişimi, henüz tam olarak aydınlığa kavuşmamış, birçok soru cevapsız kalmıştır. Biz, ilerleyen zaman içerisinde bu kalkışmayla ilgili çok daha net bilgilere ulaşılacağına inanıyoruz.15 Temmuz Kalkışması öncesi ABD’li generallerin Türkiye’de cirit atması ve kalkışmada İncirlik Üssü’nün oynadığı rol unutulmayacaktır.  ABD’li General John Campbell, 15 Temmuz öncesi iki kez gizlice Türkiye’yi ziyaret etmiş, Erzurum’da ve Adana’da darbecilerle gizli görüşmeler yapmıştır.  CIA tarafından oluşturulan bir ekip, Nijerya ile Türkiye arasında en az 6 ay süren para trafiği gerçekleştirmiştir.15 Temmuz Kalkışmasında adı geçen isimler hala ABD tarafından himaye edilmektedirler ve iade edilmemektedirler. Gayet net bir şekilde görülüyor ki, 15 Temmuz Kalkışmasını da, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat gibi müdahaleleri planlayan merkezler organize etmişlerdir” dendi.    



Bu haber 115 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Diyarbakır Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI YUKARI