Eşleri birbirlerine karşı sorumlulukları konusunda bilinçlendirmek. Toplumda bu konuda oluşturulan yanlış algıları ortadan kaldırmaya çalışmak,

Eşleriyle sorun yaşayan hanımlara çözüm konusunda yol göstermek ve rehberlik etmek,

Genç kızlarımıza, evlilik konusunda doğru tercih yapabilmeleri açısından rehberlik etmek. Nişanlılık dönemi, nişan, kına ve düğün merasimlerinin ahlaki değerlerimize uygun bir şekilde gerçekleşmesi açısından gençleri ve aileleri bilinçlendirmek ve genel olarak toplumun ihya ve inşası için aile kurumunu korumak ve güçlendirmek gayesiyle, Türkiye'nin pek çok ilinde hayata geçirdiği   "Aile Okulu" projesini Konya’da da hayata geçirdi.

Proje kapsamında TESSEP Konya il temsilciliği 5 haftalık seminerler neticesinde düzenlenen “Final Programı” ile projeyi nihayete erdirdi.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda açılış konuşması yapan TESSEP Konya Temsilcisi Sümeyye Polat, 5 haftalık program sürecini değerlendirerek Aile Okulu projesi hakkında bilgi verdi. Ayrıca Polat, projeye yoğun ilgi gösteren katılımcılara teşekkür etti.

Programda konuşma yapan Eğitimci Seval Sunar, aileyi “hayatın dengesi” olarak tasvir etti ve toplumun aile üzerinden bozulmaya çalışıldığına dikkat çekti.

Sunar, konuşmasına şöyle devam etti:

"İman, ameldir. Amelin ilk vücut bulduğu yer ailedir"

“Aileyi konuşurken imanı da konuşmamız gerekiyor.”  “Allah Rasulü’nün, ilk iman edenlerden gelen ‘Nereden başlayalım Ya Rasulallah?’ sorusuna ‘Aileden!’ cevabına ithafen aileyi din gibi görmek gerektiğini, dinimizi nasıl korumaya çalışıyorsak evliliğimizi de onun kadar korumamız gerekmektedir.

"İslam gibi bir derdi olanın aile gibi bir davası olur"

“Şeytan, ailenin dava değil dert merkezi olmasını istiyor.”  “Aile, yalnızca iki kişinin evlenip yuva kurması değil, insanın yeryüzünde Mü’min bir kul olarak yaşaması için enerji kaynağı olan yegane kurumdur.”

"İnsanlık bozulduysa aile bozulduğu içindir"

Aileyi “ekmeğe” benzeten Sunar, ekmeğin hammaddesinin tuz veya su değil, un olduğunu söyleyerek kainatın var oluş sebebinin de insan olduğundan bahsetti. Nasıl un, ekmeğin olmazsa olmazıysa kainatın da insan olmadan değerinin olmadığını söyleyen Sunar, “Aile olmadan da insanın değeri yoktur.” Dedi. “Aile olmadan da insan olur ama taş gibi olur.” Diyerek sözlerine devam etti.

Aile ve toplumun içinde bulunduğu tehlikelere dikkat çeken Sunar, kadını ve erkeği özünden uzaklaştırarak aralarındaki ilişkiyi -dolayısıyla aileyi- bozmaya çalıştıklarını söyleyerek başta Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve İstanbul Sözleşmesi gibi tehditlerin önüne geçilmesi gerektiğinden bahsetti.

İlahilerle devam eden programın sonunda yapılan yarışma neticesinde ödüller ve “Aile Okulu” seminerlerine düzenli olarak katılım sağlayanlara sertifikaları takdim edildi.

Programa katılım gösteren katılımcılar memnuniyet ve hayır duasında bulundular.

Program yapılan dua ile sona erdi.