Bugun...


Abdulsamet Özer

facebook-paylas
Yaptırım şart!
Tarih: 22-05-2021 00:01:00 Güncelleme: 22-05-2021 00:01:00


İsrail ile Filistin arasında yıllardır devam eden bir gerilim var ve bu gerilim tam ölçekli bir savaşın eşiğinde. Bu işgal güçlerinin sivil halkı bombalamasından en çok çocuklar ve kadınlar etkileniyor. Sivil halkın üzerine bombalar yağdırıyor.

10 Mayısta başlayan ve 11 gün süren bir siyonist işgal dün gece saat 2 sıralarında bir ateşkes ile sonlandı. Ama bu bir daha olmayacak anlamına gelmiyor.

Siyonist işgalciler kanaatimce istedikleri hedeflere ulaşamadılar ve bu yüzden önce Amerika'dan sonra BM'den gerilim azaltılmalı sözleri sarfedildi. Bunun üzerine Mısır arabuluculuğu ile ateşkes sağlandı. Aksi takdirde Yahudiler kimsenin sözüne bakmaz ve kimseyi dinlemezler. Bildiklerini okurlar. Ta ki karşılarına bir Selahaddin çıkana dek...

Tüm bunlar İsrail’in Filistin’i yasadışı işgalinden ve onlarca yıldır Filistin halkına uyguladığı, kısa süre önce İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (Human Rights Watch) “insanlığa karşı işlenen suç” olarak tanımladığı şiddetli baskıdan kaynaklanıyor.

Her şey işgalle başladı ve çatışmalar ancak işgalin bitmesiyle son bulacak.

İsrail şiddet kullanarak Filistinlileri evlerinden barklarından ediyor, her gün masum insanları hedef gözetmeden topluca cezalandırıyor. Buna karşılık Hamas İsrail’e roketlerle saldırıyor; İsrail de Gazze’yi havadan, karadan ve denizden bombalıyor… Bu korkunç kısır döngüyü sona erdirmenin muhtemel tek yolu bu çatışmanın ekonomik maliyetini katlanılamayacak kadar yükseltmek. Güney Afrika’da Apartheid’i sona erdiren bu olmuştu. İsrail işgalinin de sonunu bu getirebilir.

 

İsrail’e uluslararası hukuku çiğnediği ve insanlığa karşı suç işlediği için yaptırım uygulanmalı. Müslüman coğrafyasının ortasında bir çıban ve bu çıbanı biz kendimiz halletmesek, bu sınavı zor geçeriz gibi görünüyor. Ekonomik maliyet dedik ya... Gidin savaş açın demiyoruz ama siyonistlerin ekonomisini müslümanlar diri tutuyor. Eğer siyonist işgalcilerin mallarını devletler nezdinde boykot edip sınırdan sokmazsak, Ali Veli Ayşe Mehmet zaten alamayacak. Hem onların mallarını sınırdan içeri almayacağız, hem de kendi ürünlerimizi üreterek alternatif oluşturacağız. Güçleneceğiz, birleneceğiz, başaracağız...

 

Hem dünyanın en saygın insan hakları kuruluşlarından İnsan Hakları İzleme Örgütü hem de İsrail’in en saygın insan hakları kuruluşlarından B’stelem kısa süre önce İsrail’in Filistin halkına yaptıklarını insanlığa karşı işlenen suç olarak tanımladı.

 

Bu sırada aşırılıkçı İsrailli yerleşimciler sokaklarda “Araplara Ölüm” sloganları atarak yürüyüşe geçiyor ve Filistinlilerin temel geçim kaynağı olan binlerce zeytin ağacını ateşe veriyorlar.  Bir kez daha, bir  açık hava hapishanesi haline gelen Gazze’ye bombalar yağıyor, bu ölümcül kısır döngüyü kırmak için artık bir şeyler değişmeli.

 

Yaptırım uygulamak, İsrail halkını hedef göstermek demek değil. Her iki tarafta da köktenci gruplar ve yozlaşmış liderler statükodan besleniyorlar. Yine de dünyanın en güçlü dördüncü ordusuna sahip olan İsrail hükümetinin sahadaki en güçlü aktör olduğu su götürmez bir gerçek. İsrail bütün Filistinlilerin yaşadıkları toprakları, soludukları havayı, içtikleri suyu, yiyeceklerini ve hatta seyahat özgürlüklerini kontrol altında tutuyor. 70 yıldır hayatlarını kontrol ettiği Filistin halkına ayrımcılık yapıyor, yerlerinden ediyor ve bin bir yöntemle cezalandırıyor.

 

İsrail hükümeti istediği gibi suç işlemeye devam edebileceğini ve Filistin halkına yaptığı zulmün cezasız kalacağını düşünüyor çünkü diğer ülkelerin kendisine yaptırım uygulamayacağına inanıyor.

 

Bu artık son çare. Onlarca yıldır, İsrail’in Filistin halkına zulmetmesine engel olmak için akla gelebilecek başka her yol denendi. İsrail’in kanlı elmaslarını hedef alan yaptırımlar, silah satışlarını boykot (İsrail dünyadaki en gaddar bazı yönetimlerine silah sağlıyor) ve bunlara ek olarak, kültürel ve teknolojik yaptırımlar (İsrail’in spor turnuvalarına katılımını yasaklanması gibi) gibi hedefli yaptırımların uygulanması, Filistin’e özgürlük ve bölgeye barış getirmenin ilk adımı olabilir.

Umut ve kararlılıkla...



Bu yazı 4807 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI