Düşünce ile sözün birliği, düşünce ile davranışın birliği, davranış ile sözün birliği, dürüstlüğün zirve noktasıdır. Dürüst olup müminlere yakışır bir şekilde yaşamak her müslümanın öncelikli görevi olmalıdır.

Her birimiz çevremizde mutlaka görmüşüzdür, Müslümanlara yakışmayan hareketlerde bulunan Müslümanları…. Öyle ya bununla ilgili Cat Stevens veya Müslümanlığı seçtikten sonraki ismi ile Yusuf İslam tarihe geçecek şu sözleri günümüz Müslümanlarını çok iyi ifade itmektedir. "Eğer islam'ı Kuran'dan değil de müslümanlardan öğrenseydim, eğer Kuran'dan önce müslümanları tanısaydım asla müslüman olmazdım.”

Demek ki Müslümanlar kendileri farkına varmasa da bu bir gerçektir ve bir müslümanın yaşaması gerektiği gibi yaşamıyorlar. Ama çevremizdeki Müslümanlara bakıp İslamı suçlamamalı ve kusur aramamalıyız. Çünkü;

Yanlış teşhis koyan doktoru gördüğünde hastaneden soğumuyorsan,

Kaza yapan şoförü gördüğünde arabaya binmekten çekinmiyorsan,

Ahlaksız öğretmeni gördüğünde çocuğunu okula göndermekten vazgeçmiyorsan,

Eşek eti satan kasabı gördüğünde kasaplardan et almaya devam ediyorsan….

Ama…                                                                                                  

Namaz kılan sahtekarı gördüğünde dinden soğuyorsan “Şeytanın tuzağına düşmüşsün” demektir.

İslam dinini kişilere mal edemezsiniz, O dinin sahibi Allah (CC)’dır. Kul rabbine ibadet etmekle sorumludur. Zariyat Suresi 56. Ayette şöyle buyurulmaktadır. Ben İnsanları ve cinleri yalnız bana kulluk etsinler diye yarattım.

Kendini dindar olarak tanımlayan kişilerin yaptıklarından dolayı sakın dine küsmeyin, dinde kusur aramayın. UNUTMAYIN..! Kusursuz olan bizim için seçilmiş son din İslam Dinidir, Müslümanlar değil…