Bugun...


Abdurrahman SEVGİLİ

facebook-paylas
Duanın önemi!
Tarih: 09-01-2021 00:02:00 Güncelleme: 09-01-2021 00:02:00


Dua nedir, dua nasıl yapılır? makbul dua ne demektir?, duanın bir önemi var mı?, duanın bir tesiri var mı ? Dua, sosyal ve bireysel hayata katkı sunar mı? Gibi pek çok soru ve düşünceyi sıralamak mümkün. Birlikte sesli düşünüp cevap vermeye çalışalım.

Dua: “ibadetin özü ve özetidir.” Dua, kulun Rabbine sığınmasıdır. Sığınılması gereken en güvenli makama ilticadır. Dua, acziyetin itirafı ve ubudiyetin esasıdır. Dua, gücün, güçlünün, Kadir’i Mutlak olan yüce Allah’ın ulûhiyetinin ve rububiyetinin itirafıdır. Dua, bir yüceltmedir, HALIK ve RAZIK olan Cenab-ı Zülcelal’in azametinin teslim edilmesidir. Dua, bir arınma ve temizlenme talebidir, bir arzuhaldır. Dua, çok mükemmel bir iletişimdir, rabıtadır. Dua, güvendir, güvenli bir ortam arzusudur. Dua, huzur ve mutluluk talebidir, kurtuluş için bir vaziyetin ifadesi, bir tazarru ve niyazdır. Mahlukun Halıkına nazlanmasıdır dua. Dua, hiç olmaktır, dua, var olmaktır, dua, gözyaşıdır, göz aydınlığıdır. Dua, aşığın maşukuna vuslatıdır. Dua, en yüce makama kabuldür. Dua, Rahman ve Rahim olan merhametlilerin en merhametlisi yüce Mevla’ya sıkıntımızı arzetmektir. Dua, rahatlamaktır, saadet ve selamettir. Dua, tevbedir, pişmanlıktır, arz ve kabul umududur. Dua, mustazafların müstekbirleri şikayet etmesidir. Dua, nefis ve şeytana başkaldırmak ve onlarla savaşmak için en Güçlü’ye,  Kadir-i Mutlak’a sığınmaktır, O’ndan istemek ve O’na teslimiyetimin tekmilini ifade etmektir. Dua, kısaca kulluktur, kulluğun şerefini yaşamaktır. Alemlerin Rabbine karşı görev ve sorumluluğumuzun özü ve özetidir, yaratılış gayemizi  unutmamaktır. Sorumluluğun bir gereği ve arzuların  kabul umududur. Dua, bela ve musibetlerin bir nevi sigortasıdır.

Yüce Allah ( cc ), Kuran-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Söyle (ya Muhammed), Eğer dualarınız olmasaydı Rabbim size ne diye değer versin.” ( furkan 77)

Mü’min Süresi 60. Ayette ise Yüce Mevla: “Benden isteyin, dua edin, ben size cevap vereyim.  (isteğinizi yerine getireyim)” buyurmuştur.

Bakara 186. Ayette ise Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır:  “ - Kullarım, beni senden sorarlarsa, (bilsinler ki), gerçekten ben (onlara çok) yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına cevap veririm. O hâlde, doğru yolu bulmaları için benim davetime uysunlar, bana iman etsinler.”

Kendisine dua edilmesini ve edilen duayı kabul edeceğini söyleyen yüce Mevla, nasıl dua etmemiz gerektiğini de kuluna göstermektedir.

Doğru yola ulaştırmasını, sevdiği ve bol nimet verdiği kulları arasına almasını, güzel ahlakla ahlaklandırmasını, sabır ihsan eylemesini ve rahmet kapılarını açmasını ve kalpleri sapkınlıktan korumasını yüce Allah’tan istemek gerekir. Kur’an-ı Kerim de onlarca dua örneği vardır. Bunların her biri birbirinden kıymetli dua ayetleridir ve her biri adeta yüce yaratıcıya yakarış, yüce Allah’a yöneliştir. Bazı dua ayetleri aşağıda sıralanmıştır:

Fatiha suresi 6 ve 7. Ayet,

Bakara suresi 201 ve 268. Ayet,

Araf suresi 126.ayet,

Al-i İmran suresi 8.147 ve 193. Ayetler,

Şuara suresi 85.ayet,

Furkan suresi 74. Ayet,

Haşr suresi 10. Ayet,

Mümin suresi 7.ayet.

Elbette bunların dışında da pek çok dua ayetleri vardır. İnsan doğrudan bu ayetleri okuyarak (elbette anlamlarını da bilerek) Allah’a dua edebilir ya da kendi içinden geldiği gibi yüce Allah’a isteklerini, arzularını, dileklerini ve aklından ne geçiyorsa söyleyebilir ve kendi özgün duasını edebilir ve etmelidir. Çünkü O (cc), duaları kabul eden ve dualara icabet edendir.

Dua, bol yapılmalı ve hazineleri dolu olan Rahman’dan bolca istenmelidir. Arzuhalimiz sadece O’na olmalı, bizi kapısından kovmayan yegâne Sultan’a olmalıdır. Bin bir kere tövbemizi bozsak ta müracaat edeceğimiz, edebileceğimiz yegâne dergahtır O’nun dergahı. Bizi nimetlere boğmuş olmasına rağmen, nankörlük edenler olarak yalvaracağımız ve umudumuzu yitirmeden sığınacağımız tek Dost ve yegane Mevla’dır. Rahmetinden umutsuz olmadan, ancak azabından da korkarak huşu ve edep ile ellerimizi Sema’ya açmalı, gönlümüzü O’na açmalı, ruhumuzu ve bütün benliğimizi O ( cc) kuşatmalı, O’nun muhabbeti bizleri ihya etmelidir. Halk içinde HAK ile beraber olup sıkıntı ve elemlerimizi her an lisanı hal ile Onunla paylaşmalı, ISLAHAT için gözyaşlarıyla MEVLAYA DUA edilmelidir. Çokça dua, bolca dua, her an dua, kalben ve dil ile dua edilmelidir. Sadece dil ile yapılıp dıl ile yapılmayan dua çokta muteber değildir. Derinlerden çıkmalı bütün tazarrular, bütün yakarışlar. Gözyaşları ile arz edilmeli bütün arzular, ümit var olarak açılmalı bütün eller avuçlar. Israrla, tekrarla sunulmalı bütün feryatlar,  bütün çığlıklar.

Sözlerime son verirken, ümmetin, bütün sıkıntılarından kurtulması için, hem maddi hem manevi kalkınmanın sağlanması için, zalimlerin, çağdaş Firavunların, Nemrut’ların, Belamların helak olması için, çocuklarımızın, bütün gençliğin ve bütün ümmetin uyanması, ihyası ve ıslahı için, yüce Rabbime yalvarıyorum, dua ediyorum ve sizleri de bu feryada bu dua ve bedduaya çağırıyorum. ABD, İSRAİL VE DİĞER ÇAĞDAŞ KÂFİRLERİ, ZALİMLERİ YERLE BİR EYLE ALLAHIM, İŞBİRLİKÇİLERİNİ MÜMKÜNSE ISLAH EYLE, DEĞİLSE KAHHAR İSMİ ŞERİFİNLE KAHRU PERİŞAN EYLE ALLAHIM. Hem kavli hem fiili duaları sürekli yapmamız ve birbirimizi de dualarda unutmamamız temennisiyle sizleri Allah’a emanet ediyorum. Selam ve dualarımla.                 



Bu yazı 4534 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI