Bugun...


Abdurrahman SEVGİLİ

facebook-paylas
Ancak zikirle kalpler mutmein olur
Tarih: 01-07-2021 00:01:00 Güncelleme: 01-07-2021 00:01:00


Zikir Kuran’ın da adıdır.انا انزلناه الذكر وانا له لحافظون “Zikri (Kuranı) biz indirdik ve onu biz koruyacağız.” Buyrulmaktadır.Kuran Allah’ı ve O’nun hükümlerini hatırlattığı için bu ismi almıştır. Sürekli Kuranla meşğul olan kişi, gafil olmaz yüce Allah’tan.

الا بذكرالله تطمان القلوب “Ancak Allah’ı anmakla, zikirle kalpler mutmain olur, huzur bulur. Allah’ı anan gönüller, en yüce dostla hemhal olur, maşukuna kavuşur, muhabbetin zirvesini yakalama şansı oluşur. Zikir, kulun Rabbine tekmil vermesi, huzurda hazır kıta bekliyorum ifadesidir. Zikir, sevgide, mehabette ortak kabul etmemektir.” Gönül dergah-ilahidir” cümlesi, tasavvuf erbabınca çok zikredilir. Kalp ve gönül vücudun en mühim makamıdır ve ancak Allah’ın kuşatmasına layıktır.Orası O’nun tecelligahıdır. Muhabbetullah zikirle oluşur, kalp zikirle arınmış olur, gönüldeki kir ve   paslar cilalanmış olur. Allah sevgisi Onu andıkça artar ve  gelişir. Muhabbetullah ancak uyanık olmak ve gaflete düşmemekle elde edilen muazzam bir kazanımdır. Kul, hakkel yakin mertebesinde, Rabbını hissettiği an, dünyanın en mutlu en mesud insanı olur. O, sevgide  de ortaklık kabul etmez. Dünya sevgisi büyük bir tehlikedir. Yüce Mevla, özellikle Tevbe Süresi 24. Ayette çok açık bir ifadeyle bu tehlikeyi hatırlatmaktadır. Gönül Rabbimin makamıdır, oraya başkası giremez. Başka sevgiler girince, o yüce makamı başkası işgal etmiş olur. Sultanlar sultanı olan yüce Allah’ın tahtı değersiz bir varlığa bırakılmış olur ki dünyanın en büyük hatası yapılmış olur. Yüceler yücesi olan Rabbimin sevgisi ikinci planda kalır ve o büyük şans, o büyük fırsat kaçar. Akıllı insanlar bu ulvi şansı elde ederler.

Allah Teala (cc) zikir vakitleri konusuna da çok vurgu yapmaktadır. Özellikle güneş doğmadan önce ve güneş batmadan önce Allah’ı zikretmenin önemi vurgulanmıştır Kuranı Kerim’de.” O’nu sabah akşam tesbih  ediniz” şeklinde pek çok ayeti kerimeler vardır. İmsak vaktinden güneş doğuncaya kadar olan zaman çok değerlidir. Teheccüt, sabah namazı  ve diğer zikir ve ibadetler uykudan daha hayırlıdır.Bu değerli vakti çok iyi değerlendirmek zorundayız.Yüce Mevlaya kulluğu, O’nu tesbih edip tazim etmeyi, gafletle, uykuyla geçirmeyip zikirle, tefekkürle, ibadet ve taatla , okumakla… geçirmeyi adet haline getirmemiz gerekir. İkindiden sonraki zaman da öyle makbuldur.Bizim bölgede tasavvuf ile meşgul olan sufilerin her ikindiden sonra bir cüz Kuran okuduklarını biliyoruz.Sadat-I kiramın cüzü diye ifade edilir.Kuran okumanın en büyük zikir olduğunu unutmamak gerekir.Giriştede belirtildiği gibi  Kuran’ın bir ismi de zikirdir.Belli vakitlerde  bazı sureleri okumamız da bu anlayıştan kaynaklanmaktadır.Vird haline getirilmiştir:Sabah, Yasin Suresini, akşam, secde, Vakia, Duhan surelerini, yatsı, Mülk Suresini okumak gibi. Yaklaşık olarak:”Sabah akşam Allah’ı tesbih ediniz.” Şeklinde tercüme edebileceğimiz  ayetlerden birkaç tanesini hatırlatmak isterim:

Ali imran Suresi 41.ayet:”Zekeriya, “Rabbim! (çocuğum olacağına dair) bana bir alâmet ver” dedi. Allah da şöyle dedi: “Senin için alâmet, insanlarla üç gün konuşamaman, ancak işaretleşebilmendir. Ayrıca Rabbini çok an, sabah akşam tesbih et.”

 

Süleyman Ateş Meali :

Taha Suresi 130.ayet: “Onların dediklerine sabret, güneşin doğmasından ve batmasından önce Rabbini överek tesbih et; gece sâ'atlerinden bir kısmında ve gündüzün taraflarında da tesbih et ki memnun olasın!”

Süleyman Ateş Meali :

Nur Suresi 36. Ayet: “(Bu kandil) Allâh'ın yükseltilmesine ve içlerinde adının anılmasına izin verdiği evlerdedir. Onların içinde sabah akşam O'nu tesbih eder(şânının yüceliğini anar)lar”

Rum Suresi 17.ayet: “Öyle ise akşama girdiğiniz zaman da, sabaha erdiğiniz zaman da tesbih Allâh'ındır (O'nun şanının yüceliği anılır).

Fussilet Süresi 38.ayet:”Eğer büyüklük taslarlarsa (bilsinler ki) Rabbinin yanında bulunan (melek)ler, gece gündüz O'nu tesbih ederler ve onlar hiç usanmazlar.

Fetih Suresi 9.ayet:” - Ki Allah'a ve Resulüne inanasınız, O'nu(n dinini) destekleyesiniz. Ona saygı gösteresiniz ve sabah akşam O'nu tesbih ed(ip şânını yücelt)esiniz...”

Kaf Süresi 39. Ayet:”- Onların dediklerine sabret ve Rabbini övgü ile an! Güneş doğmadan önce, batmadan önce,”

١-وسبح بالعشي والابكار (ال عمران:٤١)

٢-وسبح بحمد ربك قبل طلوع الشمس وقبل غروبها (طه:١٣٠)

٣-يسبح له فيها بالغدو والاصال (نور:٣٦)

٤- فسبحان الله حين تمسون وحين تصبحون (روم:١٧)

٥- وسبح بحمد ربك باالعشي والابكار (فصلت:٣٨)

٦- وتسبحوه بكرة واصيلا(فتح:٩)

وسبح بحمد ربك قبل طلوع الشمس وقبل الغروب (ق:٣٩)

“Halk içinde Hak ile beraber olmak” diye meşhur söz vardır. Sürekli Allah’ı anan, zikreden diller ve  gönüller çabuk çabuk gaflete düşmezler, yüce Allah’tan gafil olmazlar. İşini gücünü yaparken bile Zakir kişinin kalbi Allah’ı zikreder, Rabbi’nin  huzurunda olduğunu, murakabesi altında bulunduğunu hiç unutmaz. Abid ve zakir insanlar gaflete düşmedikleri için, yada az düştükleri için günahtan kaçınabiliyorlar.Gaflet azaldıkça harama bulamada doğru orantılı olarak azalır.Gaflet arttıkça günah işleme oranı da artar.Gafleti azaltan zikirdir.

Zikir arttıkça kalp temizlenir,” emrazı kalbi” denilen kalbi hastalıklardan arınmış olup huzur bulur.”Gönül dergahı ilahidir” diye sufilerin bir sözü vardır.Yüce Allah’ın makamıdır gönül. Başka şeylerle meşgul edilmemeli ve boş şeylerle kirletilmemelidir. Rabbülalemin, hiçbir bir konuda ve özellikle sevgi konusunda ortak istemiyor. Kalben sevgi, gönülden sevgi sadece Allah İçin olmalı. Dünya sevgisi, evlat sevgisi, anne-baba sevgisi… dahil bütün sevgiler Allah’ın sevgisi yanında ikinci planda kalmalıdır.Vücudun sultanı olan kalpte, sadece Mevlamız taht kurmalı, ve orada sadece Allah cc  olmalıdır. Çünkü biz, sadece O’nu İLAHLAŞTIRIYORUZ ve yalnız O’nu Rab kabul ediyoruz. Başka şeyleri aşırı sevmek, ilahlaştırmak anlamına gelebilir. Çünkü “ilah” kelimesinin bir anlamı da sevgi dir. Allah korusun farkında olmadan büyük hatalara düşmüş oluruz.Cenab-ı Hak Tevbe 24.ayette bu konuya dikkat çekmekte ve önemli bir mukayese yapmakta ve sonucunuzda bildirmektedir. Bu nedenle diyoruzki bir mümin için  “muhabbettulah” esas olmalıdır ve bu da ancak ZİKİRLE elde edilir. Zikrin tecelligahı da kalptir, gönlüdür. Allah (cc) burda da ortak istemiyor.

Sözlerimi bitirirken, riya ve gösterişin  çok tehlikeli bir durum olduğunu, ihlas ve samimiyetin çok çok önemli olduğunu hatırlatmak isterim. Aziz dostlar bilinmelidirki Gerçek dost yüce Allah’tır, O Rahman ve Rahimdir, Herkesten daha cömert olan, en az bire on veren yine yüce Allah’tır. “Allah kuluna kafi değil midir?” diye bize ilahi mesaj yollayan yine Allah azimüşşe’ndir. Evet amenna ve sadakana, “Allah kuluna kafidir, O ne güzel Mevladır ve ne güzel vekildir”  diyoruz.Rabbim bizi gerçek kulluktan, zikir ve muhabbetten, edep ilim ve irfandan hiçbir zaman ayırmasın.” Ölünceye kadar Rabbine ibadet edenlerden.” Eylesin amin velhamdülillahi Rabbilalemin. Selam ve muhabbetlerimle.

 



Bu yazı 6203 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI