Bugun...


Ahmet Ay

facebook-paylas
Dünya Müslüman Aydınlar Birliği'ne Doğru
Tarih: 01-06-2021 00:01:00 Güncelleme: 01-06-2021 00:01:00


Son iki yüz yılda Avrupalılar -ki buna Rusya da dahil- İslam Coğrafyasında her türlü melaneti sergilediler. Bu melanetin içinde talan, katliam, kaos, terör gibi insanlık dışı uygulamalar vardı.

Osmanlı Devleti’nin gerileme dönemine denk gelen süreçte İngilizler başta olmak üzere Fransa, İtalya, Almanya, İspanya, Hollanda gibi ülkeler İslam Coğrafyası ve diğer doğu ülkelerini kolonileştirmeye başladı. Bu coğrafyada sadece Türkiye kolonileşmeden kurtulabildi, diğer bütün ülkeler hala Batı devletlerinin yarı resmi kolonisi olmaktan kurtulamadı.

Hal böyle iken SSCB yıkıldıktan sonra “Yeni düşman İslam!” parolası ile bölgemizi terörize etmek üzere kolları sıvayan batılı devletler; Afganistan, Irak, Libya, Suriye, Yemen, Cezayir gibi ülkelerde direkt ya da vekalet savaşları ile 12 milyon Müslümanın katline imza attı.

Kimi zaman Afganistan örneğinde olduğu gibi “Terör var” dediler ve bu ülkelere saldırdılar.

Kimi zaman Irak’ta gördüğümüz vechile “Nükleer silah var” dediler ve milyonlarca Müslüman sivil, çocuk ve kadını öldürdüler.

Tamam, biz Müslümanların çok kusurları oldu, bizi kandırmalarına izin vermemeliydik lakin yaşanan bütün bu katliam ve melanetin müsebbibi Hristiyan Batılı devletlerdir. Üstelik bu katliam ve barbarlıklarını ellerindeki İncil’den çıkardıkları bir gerçektir.

Nasıl mı?

Buyurun, İsa’ya (as) ait olduğunu iddia ettikleri sözleri beraber okuyalım:

"Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın! Ben barış değil kılıç getirmeye geldim. Çünkü ben oğulla babasının, kızla annesinin, gelinle kaynanasının arasına ayrılık koymaya geldim. İnsanın düşmanları, kendi ev halkı olacaktır."  (Matta 10; 34-36)

"Lakin üzerlerine kral olmamı istemeyen o düşmanlarımı buraya getirin ve önümde öldürün!" (Luka, 19/27)

Şimdi,

Bu sözlere inanan, bu sözleri Allah’tan kabul eden, bu sözleri ilke edinen, bu sözlerle hareket eden, bu sözleri kendilerine ölçü kabul eden bir dinin mensuplarından hangi insan(cıl)lığı beklersiniz?

Hiç!

Ama inanın bu sözlere “din” diye inanan Hristiyan dünya tam da bu sözlerin gereğini yapıyor.

Nerede savaş, terör, talan, barbarlık, katliam varsa orada Hristiyanlar var,

Nerede ırkçılık, nerede tahammülsüzlük, nerede bölücülük, nerede kin, nefret, zulüm, düşmanlık orada Hristiyanlar var.

 

Ama gelin görün ki bütün bu melanetlerine rağmen bir “İslamofobi”yi tutturdular ve aziz İslam’ı karalamaya çalıyorlar. Aslında “Kültürel ırkçılık” olan İslamofobi, Batı’nın İslam ve Müslümanlara karşı başlattıkları hibrit savaşın psikolojik savaş kollarındandır.

İslamofobia yeni değil,

Anti-İslam anlayış İslam Peygamberi Hz. Muhammed Mustafa’nın (sav) risaleti döneminde başlayan İslam düşmanlığı, günümüzde de “İslamofobi” olarak karşımıza çıkmıştır.

Bu nefret söylemi dünya Müslümanlarına kan kusturmaktadır. Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye’nin çabaları ile zar zor emekleyen İİT dışında İslamofobia yüzünden bilhassa Batı kaynaklı haksızlıkları dile getiren bir resmi organizasyon, uluslararası bir STK ve hukuki destek sunacak bir oluşum bulunmaktadır.

İşte bu küresel soruna biz Diyarbakırlı Müslüman aydın, yazar ve sorumluluğunu müdrik birkaç arkadaş bir araya gelerek Türkiye ve dünyadan Müslüman katılımcılarla birlikte uluslararası bir oluşumun kurulmasına yönelik bir çalışma başlattık:

Bir süre önce kardeş gazetemiz Yeni Söz Gazetesi yazarlarından Tarık Ziya Gücüm de değinmişti, onun bıraktığı yerden devam ediyorum:

İnşaallah kuracağımız “DÜNYA MÜSLÜMAN AYDINLAR BİRLİĞİ” çatısı altında İslamofobia ile Aziz İslam’a ve Müslümanlara yönelik her türlü haksızlığa karşı MÜSLÜMANCA DURUŞ sergilemek niyetindeyiz. Elbette farklı inanç mensuplarına yönelik haksızlıklara karşı çıkmak inancımızın gereğidir lakin önceliğimiz iki asırdır her türlü zulme maruz kalan Müslümanlar olacaktır.

Biliyoruz ve yaşıyoruz ki;

Dünyada yaşanan savaşlar arasında en sinsi ve en tehlikeli olanı “semantik savaş”tır. Aziz İslam’a “terör” ya da “fobia” ekleyenler bunun yeryüzündeki bütün bombalardan daha tesirli olduğunu gördüler. Bu sebeple bu savaşı daha da harladılar.

Buna karşı;

İnşaallah kuruluş süreci tamamlandıktan sonra dünyanın pek çok merkezinde faaliyetler icra edeceğiz. Müslümanlara yönelik zulüm ve haksızlıkları dile getireceğiz. Bununla yetinmeyerek izleme komiteleri, hukuki destek, ifşa, ödüllendirme gibi yöntemlerle soruna duyarsız kalmadığımızı göstereceğiz.

Bizler defansif bir duruş sergileme ezikliğini hikmetten uzak addederiz. Mübarek İslam’a kara çalmalarına seyirci kalmayacağız.

İnşaallah ileriki günlerde daha detaylı bilgilendirme yapılacaktır.

 

 



Bu yazı 4200 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI