Diyarbakır’da Ak parti il başkanı değişiyor. 22 Şubat’ta yapılacak kongrede Ak Parti yeni il başkanını seçmiş olacak.

Öncelikle görevi devredecek olan Süleyman Serdar Budak’ın geride bırakacağı mirasların en hayırlısı, örneklik derecesinde şahsiyetini temiz tutmasıdır.

Diyarbakır herhangi bir il değildir. Kadimdir, 5. harem-i Şerif’tir, siyaseten çok etkilidir. Ancak, büyük şehrin mesela 2 milyonluk nüfusuna denk düşen ticari faaliyetten mahrum olması hepimiz için ağır vebaldir.

Neden mi?

285 km ötedeki Gaziantep’in ticari hacmi, ihracat rakamları, istihdamı, yüksek öğretimde açık ara önde oluşu Diyarbakır(lılar) için bir anlam taşımalıdır.

Diyarbakır ihmal ediliyor. Gelen bürokratlar “Nasıl olsa 1-2 yıl sonra gideriz” diyerek şehre hizmet etme önceliğini kaybediyorlar.  Dolayısıyla tecrübelerinden dolayı Diyarbakır’a gönderilen yöneticilerin 2-3 ay içinde şehrin sorunlarına yabancılaşmasının bir sebebi de budur.

Bu yüzden yıllarca Diyarbakır’ın maneviyatı ile oynayan PKK/HDP’nin yarattığı sosyolojik tahribatın onarılması için bugüne kadar kayda değer bir çalışmanın olmayışı bizi kahrediyor.

Keza Diyarbakır’ın sportif faaliyetlerde bütün zamanların gerisinde kalması, sanat ve kültür çalışmalarında 2000’li yılların gerisine düşmesi yüreğimizi acıtıyor. Dahası eğitim alanında da Diyarbakır’ın Şırnak ile, Hakkari ile yarışıyor olması bu şehre en büyük haksızlıktır.

19 yıllık Ak Parti iktidarı döneminde yapılan devasa hizmetlerin Diyarbakırlılar tarafından adeta yok sayılması ayrı bir dert, çünkü;

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır’ı hakkettiği yere taşıması için sarf ettiği çabanın şahidiyim. Ancak, bu çabanın şehrimizde yeteri kadar yankı bulmamasının vebalini kendimizde aramalıyız.

İmdi;

Birkaç gün içinde Diyarbakır’a yeni bir il başkanı atanacak. Diyarbakır bu il başkanı ile şaha kalkmalı, teşkilat ise her ile örnek olmalıdır. Ve;

Diyarbakır’a öyle bir il başkanı gelmeli ki,

Her konuda şehrin milletvekilleri ile el ele vererek;

Elbette en çok ve öncelikle parti çalışmaları bağlamında teşkilatlarına şef olmalı, teşkilatların bütün birimlerini senkronize çalıştırabilmelidir. Merkez, taşra demeden bütün birimlerini sahada en bereketli çalışmalar için motive edebilmelidir.

Bir yandan şehrin ticaret erbabıyla yatırım, istihdam, üretim, ihracat konularını konuşup sonuca gidebilmeli, bir yandan da şehrin maneviyatına yaraşır bir gençlik için ilgili makamlarla birlikte günlerce uykusuz kalabilmelidir.

Çalışmaları gereği vatandaşların ve şehrin sorunlarını ilin Valisi, kaymakamları, Belediye Başkanları, kurum müdürleri, muhtarları ile çözüme kavuşturma gayretinde olmalıdır.

Öyle bir il başkanı olmalı ki,

2023’ün milletimiz ve devletimizin geleceği için ne anlam ifade ettiğini kavramış olmalı ve bunu anlatabilmelidir.

Öyle bir il başkanı olmalı ki,

Ak Parti Lideri ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği ve asrın müjdesi olan “Sivil ve yeni anayasa yapacağız” kararlılığını Diyarbakır’da şimdiden karartmaya başlayanların argümanlarını çürütebilmelidir.

Öyle bir il başkanı olmalı ki,

Çok Uluslu Şirketlerin (ÇUŞ) marifetiyle dünyayı ele geçirmek isteyen küreselcilerin ülkemiz, bölgemiz, şehrimiz, çocuklarımız, gençlerimiz üzerindeki kirli emellerine vakıf olmalı ve bunu şehre anlatabilmelidir.

Öyle bir il başkanı olmalı ki,

Genç olmalı mutlaka ve gençlerle top oynayabilmeli,

Yaşlıların, Seydaların, Şeyhlerin fazilet dolu sohbetlerinden feyz almalı,

Yetimlerin, gariplerin elini tutmada Nebevi ahlaka sahip olmalıdır.

Öyle bir il başkanı olmalı ki,

Ömerleri katmalı çalışmalarına, Ömerlerden ürkmemeli, onları kıskanmamalı.

Ve öyle bir il başkanı olmalı ki,

Selahaddin gibi Kudüs girmeli rüyalarına, Buhara’yı sevmeli, Semerkand’ı anlatabilmeli Diyarbekir gençlerine. İstanbul Boğazı’nın Dicle’ye akan muhabbetini, Topkapı’nın İçkale’ye irtibatını anlatabilmelidir ve bu anlattıklarının retorik olmadığını belletmeli muhataplarına.

Öyle bir il başkanı olmalı ki,

Yolsuzluklarını, arsızlıklarını örtmek ve vatandaşı devlete küstürmek için “Ben AKP’nin yöneticisi değilim, devletin yöneticisiyim” diyen yöneticiye, “Bu makam saygısızlık yapma makamı değildir” diyebilmeli ve onu bu şehirden gönderebilecek mesuliyeti üstlenebilmelidir.

Böyle bir il başkanı arıyor Diyarbakır. Ak Parti Genel Merkezi’nin 2 milyonluk bu şehirde bu vasıflara sahip pek çok il başkanını bulacağına inanıyorum ve onlara güveniyorum.

Şayet, buldukları halde bu şehri böyle bir başkandan mahrum bırakırlar ise;

Rabbim şahid ki ben üzerime düşeni yapmış bulunuyorum.

Sizler de şahid olun ki ben söylenmesi gerekeni söyledim.