Ekonomik sıkıntıların had safhada olduğu, hayat pahalılığının arttığı, zamların önüne geçilemediği, dar gelirliler başta olmak üzere asgari ücretle çalışanların maddi olarak zor günlerden geçtiği bir dönemde büyük paralar harcanarak konserler düzenlemesine halk tepki gösteriyor

Halkın hayat pahalılığı ve orantısız zamlardan dolayı ekonomik olarak zor günlerden geçtiği bir zaman belediyelerin düzenlenen konserler vatandaşların, toplumun önemli bir kesimi tarafından tepki gösteriyor.

Büyük paralar harcanarak düzenlenen konserlerin bir an önce iptal edilmesi çağrısında bulunan halk, belediyelerin yatırım ve istihdam yerine israfa ve ifsada kaçan konser ile şenlikler düzenlemesinin doğru olmadığını vurguluyor.

Belediyeden iş sahalarının açılmasını, yatırım yapılmasını ve altyapı sıkıntılarının giderilmesini istiyor. Söz konusu konser ve şenliklerin özellikle gençlerin manevi, ahlaki değerlerine zarar verdiğini, israf ve ifsaddan başka bir işe yaramadığını.

Halkın geçim, belediyelerin ise konser ve israf derdinde olduğunu.  Böyle bir dönemde belediyelerin konser ve benzeri etkinlikler düzenlemesini asla kabul edilemez. Özellikle toplumun inanç başta olmak üzere hiçbir değeri ile bağdaşmayan konserlerle toplumun yozlaştırılmasına da toplum olarak karşıyız . Halkımız belediyelerden konser ve halkın faydasına olmayan, aksine zararına olan bu tür etkinlikler istemiyor.

Milyonlarca asgari ücretli açlık sınırının altında hayatta kalma savaşı verirken, milyonlarca emekli asgari ücretin yarısı maaşla geçinmeye çalışırken, milyonlarca genç işsizlikten kıvranırken, ucuz ekmek almak için fırın gezen halk, ucuz et kuyruklarının oluştuğu, domatesin salatalığın taneyle satıldığı, karpuzun dilimle satıldığı böylesi bir ekonomik kriz içerisinde belediyenin konser vermesi neyi neyisi kime hizmet.  Belediyelerin bu kadar borç yükü altında olmasına rağmen, köstebek yuvasına dönmüş yolların, her kış yağmur sularının birikmesiyle ulaşımın meydana gelen aksamalar, sosyal yardımlara muhtaç hale gelmiş vatandaşların durumu ortadayken bu dar boğazda belediyelerin eğlenceye milyarlar harcaması, israfın savurganlığın bir göstergesidir.

Ahlaki dejenerasyona yol açacak birtakım organizasyonlar yapmaları veya bu tür organizasyonlara göz yummaları doğru değil.

Halbuki sosyal, hukuk devlet anlayışına göre, hatta Belediyecilik Kanununa görede belediyelerin önceliği, görev ve sorumluluğu; imar, su, kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel altyapı, çevre ve çevre sağlığı, temizlik, konut, şehir içi trafik, ağaçlandırma, park behaçe  yeşil alanlar, gençlik ve spor, sosyal hizmet ve yardım, meslek ve beceri kazandırma, ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi, şehrin okul öncesi dahil olmak üzere eğitimin her derece ve kademesi noktasında maddi ve manevi ihtiyaçlarının giderilmesi, sağlık ile ilgili tesislerim açılması ve benzeri ihtiyaçların giderilmesidir. Yine belediyecilik kanununa göre, hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sırası belediyenin mali durumu ve hizmetin ivediliği dikkate alınarak belirlenir. Belediye şehrin öncelikle kenar semtlerinde bu ihtiyaçları gidermemişken, ülkenin ekonomik sıkıntılar içerisinde olması ve asgari ücretle yaşamsal ihtiyaçlarını gidermeyen vatandaşa harcaması gerekirken, belediyenin imkanlarını zevk eğlenceye harcaması düşündürücüdür.