Bugun...


Ali LALE

facebook-paylas
Devlet Bahçeli’nin Konuşmaları
Tarih: 31-10-2024 00:01:00 Güncelleme: 31-10-2024 00:01:00


 

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin konuşması, sıra dışı bir konuşmaydı. Ezberleri bozan, bazı grupları şok eden, zincirleri kıran bir konuşmaydı. Çünkü bugüne kadar devlet yöneticileri, üst aklın söyledikleri dışında bir eylem ve söylemde bulunamıyorlardı.  Devlet Bahçeli'nin anlam yüklü konuşmalarında verdiği mesajlar; dağdakilerin artık Abdullah Öcalan’ın söylemlerini dikkate almayacakları yönündeydi.  Çünkü PKK’nin yönetimi artık Kürt halkının faydasına göre yol haritası yoktur. Onlar, küreselcilerin Türkiye’ye karşı 100 yıldır oluşturduğu planın bir parçası olarak devam ediyorlar. Devlet Bahçeli'nin konuşmalarında vurgulamak istediği konu, dağ kadrosunun Kürt halkı için değil, küreselcilerin Ortadoğu’daki menfaatleri için kullandıkları birer taşeron olduklarıydı. Bu durum onlarda bir deprem etkisi yarattığından, bunu unutturacak bir eylem gerçekleştirdiler ve savunma sanayisine yönelik profesyonel bir saldırı düzenlediler. Bu olay, dış istihbarat ajanları tarafından hazırlanan bir plan çerçevesinden yapılmıştır.
Geçen yazımın başlığını “Yiğit düştüğü yerden kalkar” koymuştum. Biz nerede ve nasıl bir hata yaptık? Bunu araştırarak öğrendiğimizde yeniden ayağa kalkmamız daha kolay olacaktır. Çünkü bir problemi çözmek için önce onu anlamak lazımdır. Yahudi olan Karasu’nun yeğeni, Karasu’ya "Dayı, ne yapmak istiyorsunuz? Abdülhamid’i tahtan indirdiniz, Osmanlı’yı yıktınız, daha ne yapmak istiyorsunuz?" diye sorar ?. Karasu ise yeğenine verdiği cevap manidardır. “Biz fırıncıyız, onlar (yani Müslümanlar) hamur; onları kıvama gelinceye kadar tokatlayacağız, kıvama gelince de onlardan besleneceğiz.” diye cevap verir. Gerçekten de onlar, Müslümanlarla besleniyorlar, fakat buna rağmen Müslümanları öldürmekten ve onlara hayat hakkı tanımamaktan çekinmiyorlar. Filistin’deki olaylarla tüm maskelerini yırtarak, tek dişi kalmış canavar yüzlerini ortaya koydular.
Geçen gün bir markete uğradım ve görevliye “İsrail malı olmayan bir diş macunu almak istiyorum.” dedim. Koca süpermarkette İsrail malı dışında bir ürün yoktu. Karasu’nun sözü aklıma geldi: “Kıvama gelince biz onlardan besleneceğiz.” Allahsızlar, beslendiğiniz hâlde Müslümanları rahat bırakmıyorsunuz. Allah’ın ipini bırakırsanız, tespih taneleri gibi dağılır ve zayıflarsınız, düşmanların yutabileceği bir lokma haline gelirsiniz.
Arkadaşlar, yakın tarihe bir göz atın. Kur’an okunmasını yasakladılar, İslam diniyle çağrışım yapan her nesneyi yasakladılar. Müslüman olan bir ülkede bu baskılar, akıl ve mantıkla izah edilemez. O dönem yöneticileri, küreselcilerin planlarını uygulamakla kendilerini yükümlü hissediyorlardı. İşte Haim Nahum ve Karasu gibi Yahudilerin, Müslümanlar üzerinde yöneticilerimizin eliyle doktrinlerini uygulamaları da bu sebepleydi. İslam dininin tamamen yasaklanmasının amacı, küreselcilerin karşısına Allah’a samimi olarak inananları yok etmekti . Kurtuluş Savaşı’nda tüm Müslümanlar Türkiye’nin yardımına koşmuştu. Filistin’in bugünkü hâlinde olduğu gibi, yedi yabancı devlet üzerimize çullandığında o savaşı iman ve İslam birliği ile kazandık. İşte o günden bugüne, bizi İslam dinine, tarihimize ve kültürümüze düşman olarak yetiştirdiler. Bugün PKK’yi de FETÖ’yü de onlar planladılar. Türkiye’nin güçlenmesi ve İslam’a yönelmesi, Müslümanları kendi etrafında toplayacağı ve İslam ülkelerinin sömürülmesinin önüne geçeceği endişesi yaratıyordu. Bu yüzden Türkiye’nin enerjisini tüketecek terör örgütlerini sürekli olarak beslediler ve Türkiye’yle savaştırdılar. Küreselciler, teröristlere silah ve finansman desteği sağlamaktadır. Türkiye’nin bu örgütlerle yaptığı mücadelede binlerce gencimiz hayatını kaybetti. Yeniden bir Türkiye inşa edecek kadar maddi zarara uğradık.
 

Yeniden kendimize dönmekle güçleneceğimize inanmalıyız. Bizi parçaladılar, dinden uzaklaştırdılar, bin yıllık kültür mirasımıza bizi düşman ettiler. Yeniden ayağa kalkmamız için İslam potasında eriyerek kardeş olmamız gerekiyor. Tarihimizle ve kültürümüzle yeniden barışmalıyız. Yanlışları İslam’ın ışığında düzeltmeliyiz. Arap, Kürt, Türk, Acem; Allah katında biri diğerinden üstün değildir. Üstünlük ancak takva iledir. İç kaleyi sağlam yapmamız için Allah’ın emirlerine uymamız gerekir. Devlet Bahçeli, sözleriyle aslında bu kapıyı araladı. Diğer babayiğitler de bu kapıyı ardına kadar açacaklardır. Küreselcilerin bize giydirdiği elbiseyi ve zincirleri ancak bu şekilde yırtabiliriz ve kırabiliriz aksi takdirde bizde onların yanı küreselcilerin birer kölesi durumuna geliriz. Bu gün diğer İslam beldeleri görüyoruz. Sırayla malları talan ediyor, evler başlarına yıkılıyor, Ne kadın, ne çocuk bıraktılar. Bence bu vahşet karşısında başka bir şey anlatmaya gerek yoktur.

Ali LALE



Bu yazı 290 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI