Bugun...




facebook-paylas
‘‘ÇANAKKALE SAVAŞINDA KÜRTLER YOKTU’’ DİYEN İLBER ORTAYLI’YA CEVABEN
Tarih: 11-10-2020 18:38:00 Güncelleme: 11-10-2020 18:38:00


Garip, çok garip bir durum. Halil İnalcık gibi değerli bir tarihçinin yanında eğitim görmüş olmasına rağmen yaptığı açıklamada ciğerimi parçalayan bir konuyu, bir hususu aktarması şahsımı çok üzmüştür. Evet, tarihi bilgisi konusunda kimsenin kuşkusu yok. Yaptığı araştırma ve çalışmalarında da bu başarısını tüm Türkiye’ye göstermiş bir tarihçidir İlber Ortaylı. Amma velakin bu demek olmuyor ki, Ortaylı’nın her dediği doğrudur. Keza bu tarihçimizin yaptığı kusurlu ve yanlış aktarımları da bulunmaktadır. İlber Ortaylı’yı seven biriyim. Gerçekten, küçüklüğümden bugüne dek kendilerini dikkatle takip eden ve birikimlerinden yararlanmış bir tarih severim. Mamafih yaptığı bir açıklamada Kürtlerin, Çanakkale Savaşı’nda yer almadığını belirtmesi, Doğu Halkını da derinden kahretmiştir. Sadece İlber Ortaylı değil, Osman Pamukoğlu gibi birtakım siyasetçilerde aynı açıklamayı yapmıştır. Pamukoğlu bir de Kurtuluş Savaşı’nda da Kürtlerin olmadığını belirtmiştir. Bunları da bir takım sözde belgelerle açıklamaya çalışmıştır. Peki, İlber Ortaylı ne demişti? Çıkış Yolu adlı TV programına katılan tarihçi aynen şunları kaydetmişti:

‘‘Çanakkale Savaşı’nda Doğu’dan gelme asker yoktu. Niye yoktu? Nakliyat meselesi. En son zamanda Antep, Orta Anadolu’nun şarkına doğru uzanabilmiştir… Kürtler başka cephelerde, Doğu cephelerinde savaştı. Çanakkale’de yoktu. Herkes nakledileceği yerde bulunmaktaydı… ‘Çanakkale Savaşı’nda Kürtler ile Türkler beraber savaştı.’ sözü tarihçilerin değil, bir politikacının sözüdür…’’

Bunun üzerine aynı programda yer alan Doğu Perinçek, bunu doğru bulmadığını kaydederek şunları söyledi: ‘‘… Neden doğru bulmuyorum? Şimdi bu toprağın altında koyun koyuna yatan Türk ve Kürt şehitler var. Bunu toprağın üstüne çıkarıp dövüştürmek isteyenler var. Yani bazı sözüm ona tarihçiler var: ‘Çanakkale Savaşı’nda Kürtler savaşmadı’ diyorlar. Efendim bu açıklamalar milleti zehirliyor… I. Dünya Savaşı’nın bütün cephelerine baktığımız zaman Bitlis, Doğu Cephesi, Kafkas Cephesi’nde ölenlerin içerisinde büyük ölçüde Kürtler var. O zaman bu söylenebilir mi? ‘Efendim Doğu Cephesi’nde Türkler savaşmadı…’ İlber hocam bilimsel ise bende bilimselim. Çanakkale’de Doğulularda vardı… Oradaki künyelerde Erzurum diyor, Erzincan diyor, Bitlis diyor… Orada Suriyeli Araplarda vardı…’’

Gel gelelim Osman Pamukoğlu’nun yaptığı açıklamaya karşılık, vefat eden tarihçi Kadir Mısıroğlu’nun açıklamasına. Mısıroğlu, Bakış Açısı adlı TV programında Pamukoğlu’ya cevaben şunları kaydetmişti:

‘‘O bunu söyleyeceğine, ‘Van Gölü Suriye’dedir’ deseydi daha az komik olurdu… Orda ki şehitlerin doğum yerlerine baksın. O zaman kimseye, ‘Sen Türk’sün, sen Kürt’sün’ denmez… Harp Tarihi Mecmuası vardır. Her sayı, ‘Yaşayan Ölülerimiz’ diye basılır. Bilhassa subayların resimlerini koyarlar. Onların doğum yerlerine baktığın zaman, Türkiye’nin her tarafında gelen adamlardır… ‘Bütün Kürtler katılmadı’ demek için deli olmak lazım…’’

Her şeyin dışında şahsi görüşümce, Kürtlerin savaşmadığını belirttiğimizde künyelere göre hitap etmemiz gerektiğine inanıyorum. Keza Kürtlerin savaşa katılıp katılmadığını, şehitlerimizin künyesinden anlayacak değiliz. Çünkü birçok tarihçiye göre Kürtlerden gelen askerlerin sayısı hiç de azımsanacak kadar değildir. Filhakika Kürtler hem o dönemler hem de günümüzde sadece Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da yaşamıyor. İç Anadolu’da, Ege Bölgesi’nde ve Marmara Bölgesi’nde yaşayan Kürtler de vardır. Hatta 21 Mart 2014 tarihinde Yavuz Bahadıroğlu, ‘‘Fedakâr Bir Mehmetçiğin Ruh Dünyası’’ adlı yazısında Çanakkale Savaşı’nda savaşmış olan Diyarbakırlı Kürt Memo’dan bahseder ve şunları kaydeder:

‘‘Diyarıbekir’in fakir bir köyünden gelen Kürt Memo, Temmuz sıcağında bile sırtından çıkarmadığı kırk yamalı kaputuyla savaşıyor, devletinde elbise istemeyi kendine yediremediğinden hiç sesini çıkarmıyordu… Bir gün yüzbaşı durumu fark edip yaz geldiğini, kaputu çıkarmasını isteyince Memo kabul etmez ve Yüzbaşı’ya: ‘Böyle iyiyim Kumandanım. Bu kaputun her yaması şehit kardeşlerimin elbisesinden alınmadır. Beni hem gâvurun mermisinden koruyor hem de soğuktan.’ diye cevap verir. Yüzbaşı bu duruma sinirlenince emir verir ve çıkarmasını ister. Memo bunun üzerine kimseyle paylaşmadığı sırrını Yüzbaşı’ya fısıldamak zorunda kalır: ‘Kaputu çıkarırsam cıbıldak kalırım Kumandanım. Çünkü bunun içinde hiçbir şey yok. Devletimin imkanı olsaydı bana da elbise verirdi.’

Evet, o dönemler savaşta ölenlere Kürt veya Türk denmiyordu, kayıt dahi edilmiyordu. Çünkü herkes Müslüman olarak künyelenmiştir. Keza kimi ailelere de künyeler ulaşmamıştır. Bir diğer önemli kaynak ise Tarık Buğra’nın Milli Mücadeleyi anlatan Küçük Ağası’nın Çolak Salih’i, dil bilmez Kürtlere silah eğitimi vermesidir. Yakup Kadri’nin Yaban romanı ise, silme Haymana Kürtleriyle ilgilidir. Yayınlanan birçok Çanakkale kitabında Kürt Celal adıyla Galatasaray’da futbol oynayan Celal İbrahim’den söz edilir. Hatta bu adamın Çanakkale’de gazi, Bağdat’ta ise şehit olduğu aktarılır.

Çanakkale için bir il dökümü vardır. Bu döküme göre Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da şehit olanların rakamı şöyledir (Kürt veya Türk ayrımı yapmadan, şehit olanların dökümünü sizlere sunuyorum): Adıyaman’dan 11, Bingöl’den 8, Bitlis’ten 59, Diyarbakır’dan 49, Elazığ’dan 159, Erzurum’dan 109, Antep’ten 502, Malatya’dan 151, Mardin’den 7, Muş’tan 7, Siirt’ten 40, Tunceli’nden 30, Urfa’dan 383 ve Van’dan 36 kişi şehit olmuştur. Rabbim her birinin mekanını cennet eylesin.

Sevgili okurlarım, sizlere son olarak, Çanakkale’de savaşmış Kürtlerin ortaya döktüğü bir Kürtçe Çanakkale Türküsü’nün Türkçesi’ni sunuyorum. Şuna da değinmeden geçmeyeceğim. Rabbim ülkemizin bölünmez bütünlüğünü ve milletimizin bağımsızlığını tehlikeye atmasın. Bu vatan için onca şehit verdik ve ne yazık ki vermeye devam ediyoruz. Rabbim bizi ve bayrağımızın gölgesini daim kılsın. Diğer yazımızda görüşmek dileğiyle. Hoşça kalın…

KÜRTÇE ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ

‘‘Hele gelin temaşa edin şu nizamın halini,

Bize sefer çıktı ama ne ağır bir sefer,

Ya Rab nusret et şu şanlı Din-i İslâma,

Allah’ım, Peygamber’ini ve Kuran’ı muzaffer eyle.

Ordu Diyarbakır’dan sefere başladı,

Önce Urfa’ya geldi ve savaş üniformalarını giydi,

Kumandan gelip gençlerin boylarını gözden geçirdi,

Ve tespitleri doğrultusunda tayinler dağıtıldı.

Şehit olacakların durumuna baksana; aşk, şevk ve heyecan içindeler,

Canı gönülden çarpışıyorlar; belli ki onlar için bayramdır.

Bugün delikanlıların günüdür; ister Kürt, ister Türk, ister Arap olsun, 

Sendendir başarı, ihsan eyle Ya Rab.

Yolculuğun yönü Halep’e çevrildi,

Tayin alamayan gençlerin rütbesini görememek, ben gariban esirin içine dert oldu;

Askerlerin boynundaki künyeler savaş için kaydedildi,

Künyesiz kalan askerlerin içine kan doldu.

Kardeşler, Çanakkale Boğazı baş aşağıdır,

Zırhlı kafirin gemisi yamaçlara yanaştı,

Top gülleleri kıpkırmızı olup kor ateş kesildi,

Çanakkale düzlükleri insan cesetleriyle doldu…’’

 

 



Bu yazı 19097 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI