Bugun...


Zeki Özer

facebook-paylas
HER ŞEY DİYARBAKIR IÇINSE ADAYLAR NE İŞ YAPACAK?
Tarih: 17-02-2024 00:03:00 Güncelleme: 17-02-2024 00:03:00


Yerel seçim malûm.

Milletvekili seçimi geride kaldı.

Seçilen vekiller her şeyin bu şehir için olduğunu belirtmişti.

Mübarek seçimlerde vaatlerin bini bir para gibi.

Şu gelince dertler bitecek.

Bu gelince ucuzluk olacak.

O olmazsa bu iş olmaz.

Mahallenin muhtarı bu şeçimde.

Belediye başkanlıkları bu seçimde.

Encümenler bu şeçimde.

Adaylar bir bir ortaya çıkıyor.

Herkes bir âlem.

Herkes, " Bizi seçin dertlerden ve sıkıntılardan ve dahi yoksulluktan, fakirlikten kurtulun." Demek istiyor.

Mübarek,  adaylar arasında seçim çok çok zor.

Aday dediğin karpuz mu ki iyisini bilerek seçelim?

Söz, biraz ağıra yorumlanmasın.

Her parti adayının projeleri vardır.

 İş ve İstihdam...

Belediye Başkanı seçilen, belediyeye iki yüz-üç yüz-beş yüz temizli personeli, yüz danışman, yüz danışman yardımcısı, her park ve yeşil alana dörder personel, ekip başı, park ve bahçelere birer ziraat mühendisi ile parklardaki çocuk oyun ekipmanları için birer tamirci, her parka ve bahçeye birer gündüz ve gece sorumlusu, sulama için birer çalışan, tüm çalışmalar için alt birimlere her park için başkan yetkili amir mi atayacak?

 Halk Ekmek Fabrikaları

Bu hususu en çok dile getiren biz olduk.

Bu işin sadece hepimizin bildiği açık ya da somun ekmekle sınırlı olduğu sanılmasın.

Şeker hastaları ve diyetliler için kepekli ekmek...

Çöl-yak hastaları için glutensiz undan ekmek...

Bakarsınız birer pastahaneye dönüşen Fırıncılarla pastahaneciler ve tatlıcılar isyanda.

Simiti de açması da poğacası da olacak, Halk Ekmek'te.

Bilinsin istiyoruz, Halk Ekmek sadece Fırın değil Ünlü Mamûller olmalı.

Sonra söylenmedi, demeyin.

 Semt Pazarları...

Semt Pazarları sabit olmalı, çalışanlar diğer semt pazarlarıyla dönüşümlü olmalı.

Her tezgâhta sınırlar belli olmalı.

Giyim-kuşam, hijyen ve sağlık raporu esas olmalı.

Her ürünün etiket fiyatı üzerinde olmalı.

Belediye, pazarın girişinde, ortalarında ve çıkışında bir çok tartı aleti bırakmalı.

Vatandaş, tarttığı ürünün eksik olmadığını bilmeli.

Belediye, her gün pazardaki tartıları denetlemeli.

Sebzenin ve meyvenin konulduğu ambalajlar, zehir saçmamalı.

Beyaz ve kırmızı et ürünleri için her semt pazarının bir bölümünde belgeli ve semt pazarı yetkilisi birer veteriner olmalı.

Sakatadından salama ve sucuğa varan çizgide kontrol esas.

Hiçbir tezgâhta bağrışma olmamalı.

Esnaf etrafa sakatat artıklarını, balık ve tavuk atıklarını saçmamalı...

Esnaf çürük sebzeyi ve meyveyi sağa sola atmamalı.

Pazarın açılış sanayinden kapanış saatine kadar her satıcı, çetini çöpünü poşetleyip belli olan toplama alanına bırakmalı.

Satıcının hasta olmadığını belgelemeli.

Tırnağından eline, traşından giyimine, konuşmasından davranışına varıncaya kadar istenen profile sahip satıcı olmalı.

Öyle caddelerin işgal edilip sabahtan akşama kadar kendi keyfine bakan kimi zabıta ekipleri olmamalı.

Her semt pazarı sonrası tonu bulan çer-çöp, kırıntı, çürük sebze ve meyve, tavuğun derisi ve gerisi, balığın kılçığı ve yüzgeciyle içi bir ressam tablosuna dönmemeli.

Hangi belediye başkanı adayı, pazar bitiminde etrafı ter temiz eden çalışanların haline tanıklık etmiştir?

Bir tarafta plastik atık maddeler ve kasalar...

Bunu söylemedi demeyin.

Elbette satıcılar, esnaf.

Alıcılar da tüketici.

Pazarlarda bu denge sağlanmalı.

Cumartesi sorumuz ne ola?

Haydi soralım...

Hangi belediye başkan adayı satıcıya ve alıcıya güvenli semt pazarları inşâ eder.

 Kışın kar, yağmur ve soğuktan vatandaşı semt pazarları korur mu?

Mevcut semt pazarları yazın sıcağından, tozundan, kitinden korur mu?

Hiçbir semt pazarımız istendiği gibi değil.

Bir köylü pazarı dahi olmadı.

Hangi belediye başkan adayı, insana saygılı, çevreye uyumlu semt pazarları için ne der?

Son tüketim tarihi geçmiş ürünlerin satış yeri mi, semt pazarları?

Eksik gramajlı satışların satıldığı ortamda vatandaşın suçu nedir?

İşte Değerli Okurlar;

Biz gecesini gündúze katan, halk arasına karışan, vatandaşla içiçe başkan istiyoruz.

Başkanın belediyedeki makam odasının kapısı yerinde olmamalı veya daima açık kalmalı.

Kimisini bilmeyiz de bir başkanla görüşmek çok zor.

Her başkan, haftanın bir gününde semt pazarlarına uğramalı, dert dinlemeli.

Biz karpuz seçersek mevsimin yazın sonu değil kış olduğunu bilmeliyiz.

Başkan ya da başkanlar kim our?

Daire başkanları kim olur?

Başkan yardımcıları kim olur?

Kim nereye seçilirse seçilsin, ehil olsun, o makama layık olsun...

Biz çok ithal yönetici gördük...

Ondan biliyoruz.

Vatandaş, derdini anlatırken Türkçe bilmiyor, bu sıkıntıyla kıvranıyor.

Dilekçe yazması isteniyor.

Konuşabilseydi anlatamaz mıydı?

Okuma ve yazması olsaydı, dilekçe yazamaz mıydı?

Biz galiba başkan seçerken bunu göz ardı ediyoruz.

Cumartesiniz, hafta sonunuz güzel geçsin.



Bu yazı 3622 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI