Küfür çok ağır bir suçtur, ayağa sıkılan kurşunun yarası iyileşir, fakat kalbe saplanan sözün yarası geçmez.

Bu ar/namus duygularını kaybetmiş defolu bir gavur için bir anlam ifade etmeye bilir, çükü bu toplumda deyyuslar da vardır. Ama bu onların o ruh halini bu şekilde orta çıkarmalarına hak vermez.

Bu şekilde ulu orta yerde kadınlara hakaret eden, küfreden kimseleri vatandaşlıktan atmak lazımdır diye düşünüyorum.

HDP eski eş başkanı Salahattin Demirtaş’ın eşine yönelik adi bir herif kötü bir ifade yazdı,

Başkanımız Binali Yıldırım’ın eşine bir başkası hakaret etti,

 Bir de iç işleri bakanımız Süleyman Soylu’nun Annesine hem da hasta/yaşlı annesine şerefsizin biri sinkaflı bir tiwet attı.

Gel gör ki bunların hepsi de beklenen cezayı almadılar/almıyorlar. Zaten bu tür suçların cezası ölçülüp biçilemez, çünkü milyonlarca insan bu haksızlıktan rahatsız oluyor. Bu suç kişiler arası hukuku aşan bir suçtur.

Aslında bu tür kimseleri halka açık bir meydanda tek ayak üstü durduracaksınız ve çok değil 100 kişi yüzlerine tükürecek, belki bir az yaptığı hatanın karşılını verir. Başka türlü bu adi kimseleri götürüp cezaevine sokup dinlendirmenin, beslemenin ne gereği var değil mi? Yarın cezaevinde çıkıp sırıta sırıta hayatın içinde yaşayacaklar.

Ya yargı mensuplarımıza ne demeli?

Bu adi herifleri ilk ifadede salıveren yargı mensuplarına sesleniyorum, siz nerede yaşıyorsunuz? Kamuoyunun hassasiyetine dikkat etme gibi bir mesuliyetiniz yok mu? Bu tür adamlar milyonlarca insanı rahatsız ediyorsa onlar hakkında Salı verme kararı verdiğiniz zaman hiç mi vicdanınız acı/sızı hissetmiyor?

Size verilen takdir hakkı burada kullanmayacaksınız da nerede kullanacaksınız?

Tabi benim Hâkimim, Savcım İngiltere’ye mesleki olgunlaşma giderse olacağı budur.

Bir defasında bir grup Hâkim Savcıların katıldığı bir yetiştirme programında Avrupalı rehber hoca kendilerine diyor ki, “ben hepinize geçer not verdim, ama bunlar öğretmen olamaz” diye bir şerh de koydum.

Bunları kıs kıs gülmeler tutmuş, ne öğretmeni ne hali bir yargı mensuplarıyız diyerek. Sonra bunlara dert olmuş acaba bu gavur hoca niye bu şerhi koydu diye.

Biri dayanamadan sormuş, hocam niye bu şerhi koydunuz? Hoca diyor ki; “insani yönünüzü beğenmedim, kazara öğretmen olsanız kendine benzer öğrenci yetiririsiniz, o zaman vay toplumun haline, ama Mahkeme kararınız yanlış olsa bir üst mahkemeden döner sorun değil” diyor.

İşte mesele bu galiba; bu tür hakaretleri yapıp milyonlarca insanımızın ruhunu acıtan kimseleri salıveren yargı mensubu savcı mı? hakim mi? herhalde bu tür yargı mensuplarından biri olsa gerek.

Olmuyor arkadaş olmuyor! Ben yaptım oldu demekle olmuyor!

Bu ülkede suç ile ceza arasında mütekabiliyet yoktur!

Bir grup Müslüman geçlerin yaptığı bir araştırmada 2018 yılı itibariyle “İslami hayat endeksine göre” 153 ülke arasında 95.sırada yer alıyoruz. Şapkamızı önümüze koyup düşünmemiz gerekmiyor mu?

Allah sonumuzu hayreylesin!