Gelen giden keyfine göre kurumları idare ediyor.

Sahada ne var ne yok?

Öncelik sırası nedir?

Bu halkın ruhuna nasıl selam verebilirim?

Soruları tespit edip ona göre çalışan pek yok.

Mesela bir Kaymakamımız duyarlıydı, ona göre hareket ediyordu, kısa bir sürede çok iş yaptı ve hak ettiği gibi vali de oldu.Tokat valisi Dr.Ozan Balcı, geçende iki gün Tokat ilimize misafir oldum, halkı dinledim aynı tempo orada da devam ediyor, maşallah.

Ne yaptı ki aklımızda kaldı diye sorsanız, bir kaçını sıralayalım,

1-Öğrencilere ve öğretmenlere 500 BİN kitap dağıttı,

2-50 okulda Z kütüphane yaptı,

3-50 okulda mescit açtı,

4-Dört caminin temellini attı,

5-Uluslar arası standartlarda bir yetişkin/çocuk kütüphanesini ihale edip ilçeye kazandırdı,

6-Nice medrese ve kamu yararına çalışan derneklere katkıda bulundu,

7-Engelliler için okul yaptırdı,

8-Hızır ekibi kurarak 70 BİN evin kapısını belediye adına çaldı,

9-900 belediye çalışanına öğle yemeği çıkarttı ve kendisi de o yemekten yerken ayrıca parasını öderdi.

Bunlar da laf mı? bunun iki katı kadar çalışmaya daha imza attı, bütün bunları üstelik 14 ay gibi kısa bir sürede yaptı.

Son günlerinde bir gün sabahtan akşama kadar yaptıklarını yerinde görme babında makam arabasıyla gezdik, öyle ki benim başım döndü, o ise hem son halini kontrol ediyor, hem de anlatıyor. Akşam oldu ama çalışmalarının ancak bir kısmını gezmiştik, gerisini siz düşünün.

Şimdi Diyarbakır haline bakalım,

1-Kent konseyi kurulmadı,

Konsey kurulsaydı, orada kurum müdürleri kent konseyinin paydaşlarına hesap vereceklerdi, belediye projelerini halka arz edecekti, topluma bir güven ve huzur gelecekti.

2-Milli eğitimin Köseoğlu lojmanları dört bina, 64 daire ve dört binanın da asansörleri çalışmıyor,

Milli eğitim müdürü bu lojmanların bu şekilde kalmasına nasıl seyirci kalabiliyor anlamakta zorlanıyorum. Ödeneğin varsa yap, yoksa lojman sakinleriyle bir araya gel bir vesileyle yine yap. Devleti niye aciz, problem çözemez duruma düşürüyorsun, yazık günah değil mi?

3-Okullar sahipsiz maalesef, kimi okulların kapısında güvenlik görenlisinin yaz kış kalabileceği bir kulübe bile yok,

Benim bildiğim belediye başkanı ya da yetkilisi tüm okulları gezmeli, sorunlarını tespit etmeli, acil ihtiyaçlarını temin etmelidir.

Bu belediye halkın belediyesi okullarda da haklın çocukları var, oraya destek verilmeyecek de nereye verilecek?

Tabi bu sorunlardan bir tanesi, yakında sadece eğitim öğretimi yazarsam sorunları orada dile getiririm inşaallah.

4-Belediye Sivil Toplum İl müdürlüğü kurdu sevindik, Belediye STK’lar elele güzel şeyler yapacaklar diye ama olmadı, SKT’ların çoğu belediyeyle irtibatlı bir çalışması yok. 

Düşünüyorum da Belediye 20’şer kişiden 100 faal dernekle bir araya gelip onlarla iş birliği içinde daha verimli işler yapamaz mıydı?

5-Her defasında 10 cami imamı ve imamın tercih edeceği cemaatten üç kişi ile bir kahvaltıda bir araya gelip kentin sorunları onlardan dinleme imkanı bunamaz mıydı?

10 hafta 100 cami cemaatiyle selamlaşmış, gönlünü almış dualarına ortak olunurdu Allah aşkına fena mı olurdu?

Yazı uzamasın diye burada kısa keseceğim, okuyucularım uzun yazıdan dolayı beni eleştiriyorlar, saygı duyuyor ve kısa kesiyorum.

Devletin çarkı keyfi çalışıyor arkadaş, benden söylemesi.

Vesselam