Bugun...


Eyüphan Kaya

facebook-paylas
Görevden Kaçma Lüksümüz yoktur!
Tarih: 31-10-2020 00:01:00 Güncelleme: 31-10-2020 00:01:00


Bilen biliyor Diyarbakır’da Sivil Toplum Kuruluşları aktif hale gelsin diye gücüm yettikçe mesai harcayan, gayret eden bir kardeşinizim.
Bu merakım nerden geliyor diye bir soru aklınıza gelebilir, sene 2010 İstanbul’da TASAM’ın organize ettiği İslam Konferansı Örgütü(İKÖ)’nün toplantısına katılmıştım. Konu “İslam Ülkeleri Sorunları ve Çözümleri” anlayacağınız tam can alıcı bir mevzu. TASAM’ı sorarsanız, Cumhurbaşkanlığı himayesinde çalışmalarını yürüten bir stratejik araştırma merkezidir.
Neyse ikinci günün 5.oturumda bir akademisyen kürsüye çıkınca şöyle dedi:
 “Arkadaşlar dünden beri İslam dünyasının sorunlarını tartışıyoruz, herkes bir açıdan ele alıyor ama aslında üç temel sorunumuz var; Ekonomimiz zayıf Dünyanın 1/5’iyiz ama onda biri öğretiyoruz,
Eğitimimiz zayıf sadece japonya’da 1400 üniversite var İslam dünyasının tamamında 700 civarında üniversite var,
Sivil toplum ayağımız zayıftır. Siz sanmayınız ki bu dünyayı siyasiler ve bürokratların elindedir. Dünya sivil toplumun elinde top gibi oynatıyorlar. Şu anda 5 BİN sivil toplum kuruşu dünyada faaliyet gösteriyor bunlarda 1170 tanesi Newyork merkezli çalışıyor ve insanlığın başına çorap örüyorlar.” Dedi, sivil toplum üzerinde konuşmaya devam etti.
Ben de düşündüm taşındım birinci ve ikinci konuda pek faal olamam, fakat üçüncüsünde bir şeyler yapabilirim. 
An itibariyle 15 sivil toplum örgütüne üyeyim muhakkak hatırlamadıklarım da vardır. Doğrusu bu süreçte daha çok Türkiye Aile Meclisi çalışmalarına zaman ayırıyorum.
Malum İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere, hayatımıza sıkıntı veren bir çok yasalar var ve o yasaların değişmesi için çalışıp çaba harcıyoruz.
Üç bin derneğin destek verdiği bu Aile Meclisinin 28 ilde temsilcilikleri var, yedi bölgenin başkanlıkları faal olup ailevi sorunlarımızla uğraşmaya çalışıyoruz.
Bendeniz bir kardeşiniz olarak hem meclisin yönetim kurulu üyesiyim hem de Güneydoğu Bölge Başkanı dolayısıyla bana çok iş düşüyor.
Ne edep edelim 2023 seçimleri gelmeden İstanbul Sözleşmesinin red kararını TBMM’den çıkarıp 6284 numaralı yasaya makul bir çeki düzen vermemiz lazım.
Genç evlilikten ceza evinde olan binlerce vatandaşlarımızı bıraktırmamız lazım,
Zinanın kanunen suç haline gelmesi lazım,
Bahis, İddia, Kumar gibi aileyi dağıtan faaliyetlerin yasaklanması lazım,
Aile akademileriyle evli olanlara seminer, evlenmek isteyen çiftlere Aile kurslarını vermemiz lazım.
Bu tür çalışmalar namazdan sonra üzerimize farz olan önemli vazifelerdir.
Bu vesileyle oluşturduğumuz bazı gruplar var, bunlardan biri de Diyarbakır Aile Meclisidir.
İki aya aşkındır bir az aktif hale getirdik grupta bazı paylaşımları yapıyoruz, destek istiyoruz, ama parasal destek değil, etkinliklere katılma, sesini yükseltme, sosyal medyada hak adına varlığını hissettirme gibi çalışmalar yapmamız lazım.
Bakıyorum çoğu ilgisiz kalıyor, bir kısmı da gruptan çıkıyor. Kardeşim Müslüman, mümin olmak öyle kolay değildir.
Toplumsal meselelerde varlığını hissettirmek bizim vazifemizdir. “Aile” gibi bir değer de bizi bir araya getiremezse bizi ne bir araya getirebilir? Ben bu sahanın sırdan bir neferiyim ve hizmetkârınızım.
Olmuyor olmuyor! “ben sivil toplum örgütüyüm” demekle sivil olunmuyor. Biz bu şekilde küçük kalmayı tercih ettikçe, ben kavramından vazgeçip biz kavramı içine girmeyi hazmetmedikçe, ağırlığımızla siyaset ve  bürokrasi üzerinde nüfuzlu olmaktan çok onların araka bahçesi olmayı tercih ettikçe bir değer üretemeyiz arkadaşlar!
Sivil toplum, kamu yararına endeksli faaliyet yapar, siyasete yön verir, bürokrasi üzerinde denetleyici bir göz olup, çalışmalarına katkı sağlar. 
Nokta!

 



Bu yazı 3760 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI