Bugun...


Halit TUNÇ

facebook-paylas
İKTİDARLAR VE GÜÇ ZEHİRLENMESİ
Tarih: 02-10-2021 00:01:00 Güncelleme: 02-10-2021 00:01:00


Her şey siyasi iktidarların kendilerini misafir değil de ve sahibi gibi görmesiyle başlar…

İktidar elitleri, peşinden seçmen kitlesini kendilerine sadakatle bağlı epistemik cemaat gibi algılarlar.

Yönetici sınıf bürokratlar ise, otoriteyi eleştiren herkesi; vatan haini, bölücü vs.   yaftasıyla suçlayıp, bunu birer başkaldırı, itaatsizlik  olarak yansıtır.  Çünkü seçmen tabanını konsolide etmek, canlı tutmak için karşıtlara/hasımlara, düşmanlıklara da ihtiyaç vardır.

Asıl sorun ise var olan hukuk sisteminin bu güç potasında erimesiyle başlar.  Sosyal bilimcilerin GÜÇ ZEHİRLENMESİ dediği büyük patlama bu ara dönemde meydana gelir.

İktidarı ideolojik bir zemin üzerinde kuşatmayı başarmış global, yerel bölgesel lobiler, çıkar grupları, şirketler, vakıflar benzer yapılar sisteme/hazineye ülke kaynaklarına çökmeye başladıklarında doğal olarak güçler ayrılığı da etkisiz hale gelir ve monarşiye geçiş sürecinin zeminini oluşturur.

Oluşan yeni sosyal sınıfın gösterişli yaşam tarzı, dar gelir gruplarda, işsizlerde, esnafta farklı siyasal tabanlarda tepki topladıkça güvenlikçi yapı, bütün tedbirlerin önüne geçer. Demokratik yaşam tehlikeye girer.

 Sistemden/hazineden sorunsuz ve orantısız biçimdeki beslenenleri denetleyecek hukuki mekanizma da artık devre dışı bırakılmıştır. Siyasi körlük; yoksulluğu,  yolsuzluğu, haksızlığı, adaletsizliği göremez, algılayamaz düzeye ulaşmıştır. 

Çok önceden farklı iddialarla etiketlendirilmiş, bertaraf edilmiş medya zaten işlevsiz kalmıştır. Birer övgü broşürü gibi yayın yapan, yazlı, görsel basının güvenilirliği kalmayınca da halk teyide muhtaç bilgililerle istismar edilmeye açık hale getirilmiştir.   

Bütün bu güç zehirlenmesi, kibirlenme aynı zamanda bir yok oluşunda başlangıcıdır.

Yukarda sıraladığım ve adına GÜÇ ZEHİRLENMESİ dediğimiz süreç bütün iktidarlarda yaşanılıyor mu?

40 yıllık meslek hayatımda gözlemlediğim çoğu iktidarlarda bunu farklı boyutlarıyla zuhur ettiğini gördüm. Yakın coğrafyamızda, Muhammed Rıza Şah Pehlevi, Muammer Kaddafi, Saddam Hüseyin gibi bedeli çok ağır ödenen ibretlik olayların haberlerini çokça yazdık.

Osmanlı İmparatorluğu ’da yine güç zehirlenmesiyle dağıldı. Sosyologlar, tarihçiler; Roma ve Rus imparatorluğunun çöküşündeki nedenlerden birini de daha çok toprak, daha çok hakimiyet tutkusuna bağlıyorlar.

İktidarların güç zehirlenmesini bisiklete binmiş birinin düşmemek için mutlak pedal çevirmek zorunda kalmasına benzetiyorum. Bazen bunu dizginlemek mümkün olmuyor, bisiklet uçurumdan yuvarlanıncaya kadar…

Bisikletin uçurumdan yuvarlanmadan kurtaracak tek   güçlü fren ise hukuktur. Hukuk insanları bir arada, eşit koşullarda, kardeşçe, barış içinde yaşatabilecek tek çözümdür. 

Bütün bunları neden yazıyorum?

‘Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla’ işte

İktidarda olanlar, iktidara aday olanlar. Yerel genel fark etmez. Sık sık kendinizi test ettirin kanınızda güç odaklı zehirlenme varsa elinizi çabuk tutun. Çünkü güç zehirlenmesi her siyasetçinin, yöneticin düşebileceği, sonunu getireceği bir tuzaktır.

 

 



Bu yazı 11690 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI