Devlet veya Özel Sektör tarafından yapılacak her türlü çalışmada mutlaka ama mutlaka engelli vatandaşlarımızın engele takılmadan yaşamını sürdürebilmesine yönelik çalışmalar yapılmalı ve yararlı projeler üretilmelidir.
Engelli vatandaşlarımızın çalışma hayatına katılarak tüketici durumdan üretici duruma gelmeleri ve toplum ile entegre olabilmeleri için imkânlar sağlanmalıdır. Devletimiz ve Özel Sektörlerimizce Akarlı Atölyeler açılarak bu insanlarımızın her türlü zanaatı öğrenebilecekleri ve rahatlıkla üretebilecekleri mekânlar oluşturulmalıdır. İnsanın kendi emeği ile kazandığının verdiği mutluluğu hepimiz biliriz. Bu gün olmasa bile belki yarın bizim ailemizde de engelli çocuklarımız, kardeşlerimiz, akrabalarımız olabilir. Bunun için “Engelli İnsan Yoktur; Engellenen İnsan Vardır…” sözü anlamlı ve önemlidir.
Son zamanlarda bölgemizde, İllerimizde hatta İlçelerimizde de engelli vatandaşlarımıza yönelik bazı çalışmalar yapılmaktadır. Örneğin kaldırımlarda ve bazı kamu kurumlarının merdivenlerinin kenarlarında engelli vatandaşlarımıza yönelik küçük çaplı çalışmalar yapılmış fakat gel gör ki; bırak engelliyi, sağlam insanların bile buraları kullanmaları imkansızdır. Toplu taşıma araçlarında ise neredeyse herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Allah’ın bize bahşettiği uzuvlar için daima şükür etmeliyiz. Yaratanımızın bizleri de her an engelli duruma getirebileceğini unutmamalıyız. Engelleri, insanlar oluşturuyor dedik. Aslında fiziki engel değil, fiili ve fikri engeller hayatı daha çok zorlaştırmaktadır.
Birkaç yıl önce Almanya da bir Eğitim Merkezine gitmiştim. Yaklaşık On dönüm alan üzerine kurulmuş olan bu eğitim merkezinde 500 engelli ve bunların hizmetinde bulunan 200 bakıcı olduğunu söylemişlerdi. Ayrıca onlar, bu devasa merkeze sadece “eğitim merkezi” diyorlardı. Tercüman aracılığıyla müdürüne sordum; “Niçin siz rehabilitasyon(iyileştirme) merkezi demiyorsunuz. Halbuki Türkiye’de deki merkezler sizinkinden hem çok küçükler hem de öğretici çalışmalar yapılmadığı halde eğitim ve rehabilitasyon merkezi diyorlar” dediğimde, Merkez Müdürü; “O hastanelerin işidir. Bizim işimiz değildir” demişti.
Ülkemizde de son birkaç yıldır her ilde her ilçede eğitim ve rehabilitasyon merkezleri kurulmaktadır. Ancak onlarla bizimkilerin arasında neredeyse ak ile kara kadar fark vardır. Onlarda yaklaşık her iki kişiye bir bakıcı düşerken, bizde 50 kişiye ancak bir bakıcı düşmektedir. Bunun yanında bizdeki engelli merkezlerinde öğretici çalışmalar yapılmamaktadır. Sadece eğitici çalışmalar yapılmaya yöneliktir. Onlarda ayrıca 18 yaşına gelen bedensel veya zihinsel engellilerin durumlarına göre sosyal güvenceli iş olanakları verilmektedir. Eğitim merkezinden çok adeta bir fabrikayı andırmaktadır. Tüm engellilere eğitimin yanında öğretimde verilerek, tüketici durumdan üretici duruma gelmeleri sağlanmaktadır.
Oysa bizde de engellilere yönelik eğitim ve öğretim yapılabilse, bunlara akarlı atölyeler açılsa, sosyal güvenceli iş sahibi olabilseler, bir çok engelli kardeşimizin hayata bakışı değişecek, kimseye muhtaç olmadan, kendi emeği ile kazandığının mutluluğuna varacaktır, Engelsiz bir yaşam için fiziki, fikri ve zikri engelleri kaldıralım, yaşanılır bir dünyayı birlikte oluşturalım… Saygılarımla.
başakşehir escort ,ikitelli escort ,güneşli escort ,kayaşehir escort ,bağcılar escort ,esenler escort ,eyüp escort ,güneşli escort ,kumburgaz escort ,topkapı escort