Bugun...


Hamdullah Işık

facebook-paylas
Kişi, Arkadaşının Dini Üzeredir…
Tarih: 16-02-2021 00:02:00 Güncelleme: 16-02-2021 00:02:00


İnsanlar bir arada yaşamak ve çevresiyle uyumlu  olmak durumundadır. Konuştuğumuz her kişi, kahvede oturup çay içtiğimiz her şahıs, işimiz gereği beraber çalıştığımız her insan, arkadaşımız, dostumuz olmayabilir. Bunlar, insanlık ve toplum kaidelerinden ötürü mecburi ilişkilerdir. Bizim “Arkadaşlık” tan kastımız; sürekli beraber olmak, ayni hareketleri yapıp, ayni şeyleri sevmek, ayni şeylerden bûğz etmek, ayni şeylere inanmak, ayni tarzda giyinip, ayni düşünceyi paylaşmak, kısacası her yönüyle ortak olmak demektir…

Kapımız ve gönlümüz her kese açık olabilir,  herkes evimize gelebilir, yanımızda oturabilir, konuşabilir, ama biz; herkese gitmemeliyiz. Ancak manevi olarak faydalanacağımız insanlara gitmeli, fayda verebileceğimiz insanları da yanımıza çekebilmeliyiz. Rahmetli dedeme; “ filan şahıs iyi biri değil, neden yanınıza bırakıyorsunuz?...”  demişler. O da; “bizim gayemiz, yanlış yolda olanları doğru yola çekebilmek içindir. Doğru yolda olanlara ne diyeceğiz ki?...” demiş.

Hz. Mevlana; “Hatasız dost ararsan, dostsuz kalırsın” diyor. Elbette ki pir-ü pak arkadaşlar bulmak çok zor. Hele bu devirde... Yunus Emre de, kişinin karakterini şöyle özetlemiş: “İlim ilim bilmektir. İlim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır…”  Dünya ilim dolu fakat biz bilmiyorsak ne fayda?... İlmi bildiğimiz halde kendimizi bilmiyorsak, o ilim bizimle birlikte perişan olur… Önce kendimizi tartmalı, ölçmeli, biçmeliyiz. Kendimizi bilmeliyiz. Adam olmalıyız. Erdemli olmalıyız. Erdem sahibi olanlara da değer vermeliyiz,  saymalıyız, sevmeliyiz. Tevazuda en altta ama karakterde en üstte olmalıyız…

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) bir hadisinde; “Kişi sevdiğiyle beraberdir…” buyurmuşlardır.  Hatta “Kişi sevdiğinin dini üzeredir…” diyor.  Yani dünyada kimi seviyorsanız, ahrette de onunlasınız… Bir insan gönülden sevdiği birine, aklıyla, düşünce yapısıyla ve bilgisiyle de ona benzemeye çalışır. Dolayısıyla, bir insanın kimle dostluk kurduğuna, kime meyilli olduğuna bakmalı, hakkında buna göre bir hüküm verilmelidir.

Peygamberimiz  (sav) başka bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “İyi arkadaşla kötü arkadaş misk taşıyan kimse ile körük üfüren kimse gibidir. Misk taşıyan ya sana onu ikram eder yahut sen ondan (miski) satın alırsın ya da ondan güzel bir koku duyarsın. Körük üfüren kimse ise ya elbiseni yakar ya da ondan kötü bir koku duyarsın!” ( Buhari, Müslim)

Arkadaşlık yaptığımız kişilerin toplumda bıraktıkları izlenimler, bizlere de yansır. Arkadaş olduğumuz kimseler,  çevrelerinde iyi izlenimler bırakmış iseler, onlarla yarenliğimiz bize prestij kazandırır.  Kötü bir intiba oluşturmuşlar ise, onlarla arkadaşlığımız, bizi de onların seviyesine düşürecektir…

Mevki, makam, şan şöhret, mal, mülk insanı yüceltmez. İnsan kendini bilirse toplumda da, gönüllerde de yücelir…



Bu yazı 6047 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI