Yaklaşık 3 ay önce "TFF'ye Neden Destek Verdiniz?" başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Diyarbakırspor'un playoff maçının neden Sivas'a alındığını, takımlarımıza yapılan haksızlıkları ve bu haksızlıkların hangisinin çözüm bulduğuna dair bir yazı.

Görüyoruz ki federasyon cehpesinde bir değişiklik yok. Baskılar, cezalar artarak devam ediyor. Son olarak geçen hafta sonu oynanan Amedspor Eskişehirspor maçında da eşi benzeri olmayan cezaların verilmesi, sahada başaramadıkları bu başarının masa başında yok edilmek istenmesinin de en basit göstergesiydi.

Gelelim geçen hafta yaşanan olaylara; 2 Ekim tarihinde oynanan Beşiktaş Sivasspor maçında Sergen Yalçın saha içine giriyor, topa vuruyor, hakeme küfür ediyor (görüntülerde çok açık) ve karşılığında 1 maç ceza alıyor. Aynı gün Amedspor Eskişehirspor maçında Amedspor teknik direktörü Mesut Toros hakem raporuna göre verilen bir faul kararı sonrasında kendi teknik alanını terk ederek rakip teknik direktörün göğüs bölgesine vurarak ittirdiğini yazıyor. Ama yazılan tabi saldırgan bir tavırla ve şiddetle gittiği yönünde. Yani raporlar öyle yazılıyor ki sanırsın kavga dövüş birbirilerine girmişler. Sonuç Mesut Toros'a 6 maç ceza veriliyor.

Bir tarafta sahaya giren, topa vuran, hakeme küfür eden bir teknik direktöre verilen 1 maç ceza, diğer tarafta rakip teknik direktörle yaşanan tartışma sonrası verilen 6 maç ceza.

Sergen Yalçın'ın yaptıklarını Türkiye liginde başka bir hoca yapsa en az 5 maç ceza alırdı. Mesut Toros'un yaptığı hareketi süper ligden bir kulubün hocası yapsa yine 1 maç ceza alacaktı. İyi de neden bu çifte standartlık. Amedspor'dan neden rahatsızsınız, Amedspor sizin için bir beka sorunu mu, neden sahada kazanılan başarıları sindiremiyorsunuz? Yıllardır bu takıma hiçbir hak hukuka dayanmayan cezaları verdiniz. Yetinmediniz üstüne koya koya geldiniz. Bırakın artık her şey sahada kazanılsın sahada kaybedilsin. Takım üst lige çıkacaksa da alt lige düşecekse de kendi kaderini kendi çizsin.

Bu işin federasyon kısmı. Haksızlık hukuksuzluk kısmı. Bir de kendi içimizde olan bölümü var ki o daha da acı. 7 Ekim günü PFDK kararları açıklanıyor. Mesut Toros'a 6 maç ceza veriliyor. Kulüpten bu haksızlığa karşı bir açıklama var mı, itiraz eden var mı, yerel basınımız bu haksızlığa karşı tek kelime edebilmiş mi, gazetelerimizde yer bulabilmiş mi, kongrede en önde oturan baro başkanı ve yönetime bu barodan giren yönetici 2 avukatımız, bu haksızlık bu çifte standartlık karşısında neler yapmış? Söyliyim: Koskocaman bir hiç. Demek herkes halinden memnun. Seçen de memnun seçilen de. Üzülen kesim sadece taraftar.

Türkiye'de eşitler arasında ciddi bir eşitsizlik var.Taraftar haksızlığı görüyor ve sizden saha içindeki kadar saha dışında da mücadele etmenizi istiyor. Çünkü bu oyun ülkemizde maalesef ki böyle oynanıyor.