2. ligde 2021 - 2022 sezonu haftasonu oynanan 1. hafta karşılaşmalarıyla başladı. Öncelikle şehrimizin takımlarına sonra da bölge takımlarına başarılı bir sezon geçirmelerini temenni ederek başlamak istiyorum.

Yeni sezon yeni umutlar demek. Umudumuzu yeşertecek en önemli gelişme elbetteki uzun sürenin ardından taraftarların tekrar stadlara dönmesi oldu. Hele alt liglerde iç sahanın yanında taraftarın da önemi düşünüldüğünde takımlarımızın en önemli desteği haline geldi. Dolayısıyla taraftarın itici gücünün yanında bilet ve kombine destekleriyle de maddi desteğinin artmış olması takımlarımızı biraz olsun rahatlattı.

Tabii satılan bilet ve kombine rakamları istenilen düzeyde değil. Özellikle kombine satışlarında kulübün yanlış strateji yürüttüğünü daha önceki yazılarımda da yazmıştım. Gelinen noktada kulüp yalnızca taraftara 250 civarı kombine satmış durumda. Pazar günü maça gelen biletli seyirci sayısı ise 2300. Bunda elbette aşının da çok büyük etkisi olduğunu düşünüyorum. Hem Diyarbakırda aşılama oranının azlığı, hem çocukların bu süreçte stada giremiyor oluşu seyirci sayısını oldukça etkilemişe benziyor. Malum 1 bilete 3 çocuk ile girebildiğimiz stadımızda onların da desteğini es geçmek olmaz.

Peki gelelim maça. Eylül ayında olsak da Diyarbakır'ın 35 derece sıcaklığında 90 dakikalık maç oynamak elbette kolay değil. Hele ligin ilk hafta maçını oynamak daha da zor. Amedspor maç günü olan 5 Eylül'e kadar yaklaşık son 10 gününü Diyarbakır'da antrenman yaparak geçirdi. Bunun üzerine Batmanspor ve Mardinspor ile de hazırlık karşılaşması oynadı. Takım tamamiyle sıcak havalara alıştı. Uşakspor'un da 20-25 derecelik havalarda antrenman yaptığı düşünülürse maçın 20:00'deki akşam serinliğinden alınıp 17:00'ye konulması Amedspor için oldukça büyük bir avantaj olduğunu düşünüyordum.

Fakat maça baktığımızda bu faktörün çok da etkisini göremedik. Pozisyonları değerlendirmede gollere ulaşsak da takımın fizik gücünü oldukça yetersiz gördüm. İkinci golden sonra devre arasına kadar yaşanan panik ve verdiğimiz pozisyonlar, ikinci yarıda topa çok fazla sahip olamamamız, top kayıpları ilerisi için şimdiden teknik ekibin dikkat etmesi gereken noktalar.

Özellikle alt liglerde mücadele ediyorsanız fizik gücünüzün ve savunma hattınızın çok iyi olması gerekir. Stoperlerinizin uyumlu olması gerekir. Savunma hattınız ve kaleciniz iyiyse oyunu elinizde tuttarak bir şekilde gol atmayı başarabilirsiniz. Aksi takdirde savunmanız kötüyse yiyebileceğiniz golü çıkarmak oldukça güçleşebilir.

Gelelim savunma hattımıza. Solda Oğuz Çetinkaya, sağda Anıl Şahin, stoperler Hüseyin ve Kutay. Sağ bek eksikliğinden ters ayaklı olmasına rağmen Anıl'ın performansı etkili olsa da stoper uyumsuzluğu dikkat çekti. Kutay'ın da 22 yaşında olduğunu hatırlatayım. Tecrübe ve birbirleriyle oynama alışkalnlığı kazanınca takıma daha fazla katkı sunacağı kesin. Oğuz'u da bildiğimiz için şu andaki performansının üzerine katacağını tahmin ediyorum. Önlerinde Mansur 35 yaşına gelmiş olmasına rağmen mücadelesinden bir şey kaybetmemişti. Bünyamin 10 numaralı formayı giymenin vermiş olduğu özgüvenle iyi işler yaptı. Aldığı topları güzel kullandı, dikine oynayarak takımı ileriye iyi çıkardı. Üstün Bilgi yine bıraktığı yerden gollerine devam etti ve 90 dakika sonunda da hak edilmiş bir galibiyet alındı.

Liglerin ilk haftası önemlidir. Hem moral bulursunuz hem hedeflerinizi bu doğrultuda yönlendirirsiniz. Transfer dönemi 8 Eylül'de kapanıyor. Kulübün transfer çalışmalar halen sürüyor. Futbolcularla görüşülüyor. İyi bir forvet ve direkt 11 oynayacak iyi bir sağ bek kesinlikle lazım. 2-3 iyi transferle bu grupta iyi işler yapabilirz.