Yüce  Allah’ın , RAHMAN, RAHİM, GAFFAR, ĞAFUR, TEVVAB,HALİM, KERİM, AFUVV gibi ÇEŞİTLİ İSİMLERİ VARDIR.

BİR DE , KAHHAR, AZİZÜN ZÜNTİKAM, MÜNTAKiM, ŞEDİDÜL İKAP gibi isimleri de vardır.

ÖLÜMDEN DEĞİL ÖLÜME HAZIR OLMAMAKTAN KORKMAK GEREKİR.

Kıyamet sahnesinden ve Allah’ın azabından, Cehennem den korkmak.

Hz Yahya Hz isa döneminde yaşamış Allah’ın bir peygamberi olmasına rağmen sürekli ağlıyor ve Allah’ın azabından korkuyordu.

ALLAHIN RAHMETİNDEN de HİÇ BİR ZAMAN ÜMİT KESMEMEK GEREKİR. Büyük günah işleyenler için bile tevbe kapısı açık, af ve mağfiret mümkündür.

“Vela taknetu min rahmetillah” ayeti ümit vermektedir.

MÜMİN, BEYNEL XAVFİ VERRECA makamında olmalıdır.

Kuranı Kerim’de bir çok korku ayeti olduğu gibi ümit ayetleri de çoktur.

Çok çalışmak, ebedi saadet için azık toplamak gerekir.

57 İslam ülkesinin Gazze konusundaki sessizliği, Allah’tan değil İsrail’den korkmaları yüzündendir.Makam ve menfaatlerini kaybetme korkusu onları lal etmektedir. Mal ve cah korkusu en büyük korkaklıktır, İslama hiyanettir, inançsızlıktır, şahsiyetsizliktir. Hamasın/Kassam Tuğayları’nın korksuzca, kahramanca mücadelesi ise bir direniş destanıdır, bir kahramanlık ve üstün inanç hikayesidir. Filistin Devletinin kurulması ümidi ve Siyonist terör devletinin yıkılış muştusudur.

Yani 30 bin kişilik küçük bir imanlı gurup, sadece Allah’tan korkup ve sadece O’na ümidini bağladığı için zalimlerin içine korku salmış yiğitlerdir. Çok büyük bir güç olarak gösterilen bu korkak terör devleti, iki milyar Müslümandan değil, sayıca çok az olan bu kahramanlardan korkarlar.

Başarının en büyük faktörü İNANÇ tır. Sadece Allah’a inanmak, O’na teslim olmak, O’nun kudret ve azametine sığınıp tevekkül etmek en büyük silahtır, en büyük ümittir.

Allah’ın rahmetinden, nüsret ve yardımından, başarıdan ümitvâr olmak gerekir. Ye’s ve ümitsizlik başarısızlık demektir. Kişi çok günahkar da olsak, Allah’ın rahmetinden ümitsizlik duymaması  gibi, İsrail’in  yerle bir olacağına da inanmak ve ümidimizi kesmemek gerekir. Çünkü en büyük Allah’tır. En büyük ordular O’nundur.İşte direniş cephesinin başarısı burda yatmaktadır.

Gazze kara savaşında Siyonist işgalci ordu hiç bir varlık  gösteremedi şu ana kadar. Çünkü direniş cephesi sade Allah’tan korkar ve O’nun yardımına inanır.

Ahirete güçlü bir şekilde iman etmiş olan kişi, ölümden korkmaz, başka güçlerden ve kişilerden korkmaz.  SADECE ALLAHTAN KORKAR.ŞEHADETİ ARZULAR.

Cennete gireceğine inanan bir mümin, ölümün üstüne gider, şehit olmak için can atar ve hiç kimseden çekinmez . SADECE ALLAH’IN SEVGİSİNİ KAYBETMEKTEN KORKAR.

ÖLÜMDEN KORKAN İnsanlar, ÖLÜMDEN KORKMAYAN İNSANLARI YENEMEZLER.

ALLAHA SIĞINMAK, ONA TEVEKKÜL ETMEK BÜYÜK BİR CESARET SAĞLAR. O’NDAN HAKKIYLA KORKANLAR, HİÇ KİMSEDEN KORKMAZLAR.

ŞAİR DİYORKİ:

ÜMİTSİZLİK ÖYLE BİR BATAKTIR Kİ DÜŞERSEN BOĞULURSUN. Nice az topluluklar, çok topluluklara galip gelmiştir Allah’ın izniyle.

 Hz Ömer şöyle buyurmuştur: "Mahşer gününde; 'Sadece bir fert cennete girecek.' diye bir nida olsa; ben umut ederim ki o fert ben olayım. Yahut 'Sadece bir kişi cehenneme girecek.' dense, o kişi ben olabilirim, diye de korkarım."

“Ey Resulüm, de ki: 'Ey insanlar! Eğer Allah’ı seviyorsanız,  bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.' Allah Ğafûrdur, Rahîmdir.” (Al-i İmran, 3/31) Yani ümitsiz olmayın. Allah Tevvaptır, tövbeleri kabul eder.Bağışlayandır, acıyandır.

 "De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümid kesmeyin. Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki o, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir." (Zümer, 39/53)

Üstad Bediüzzeman Said Nursi şöyle diyor: "Ümitvar olunuz. Şu istikbal inkılâbı içinde, en yüksek gür sada İslâmın sadası olacaktır!"bu bir ümit ifadesidir.

Mümin, ümit ve korku arasında olmalıdır. Ümitvâr olmak gerekir ancak kaybetmekten de korkmak gerekir. Her türlü tedbiri aldıktan sonra Allah’a tevekkül etmek gerekir. Allah’ın yardımından, rahmet ve mağfiretinden ümitvâr olmak şart. O’nun sevgisini kaybetmekten, gazabına uğramaktan ve yardımını  esirgemesinden korkmak gerekir.

HASBÜNELLAH VE NİMEL VEKİL NİMEL MEVLA VE NİMENNASİR.

Kalbinde VEHN olan insanlar ölümden korkarlar. Ölümden korkan kimseler, savaşamaz, Siyonist İsrail’in korkak askerleri  gibi. İslam ülkelerinin yöneticileri gibi.Tarihte Talut’a itaat etmeyip nehrin suyundan kana kana içenler gibi. Talut’a itaat eden çok az sayıdaki müminler ise, Calut’un ordusunu hezimete uğrattılar. Şimdiki Kassam Tuğayları gibi büyük kahramanlık gösterdiler. Hz Davut (as) Calut’u bu savaşta öldürdü, Calut’un ordusu böylece yenilmiş oldu. ( Bakara 249-251)            

Çok olmak bir anlam ifade etmez, şimdiki iki milyar müslüman gibi.Çer çöp hükmündeler. İhtilaf ve tefrika güçsüz bıraktı ümmeti. Dünya sevgisi ve dünya hırsı kalplerine ÖLÜM korkusu saldı. VEHN hastalığı oluştu.

İNANMIŞ OLMAK, RABBİNE TESLİM OLMAK,RABBİNDEN KORKMAK esastır. ALLAH’TAN KORKMAYANLAR İSE HERKESTEN KORKARLAR. ANCAK ONLAR İÇİN BİLE TEVBE KAPISI BİR UMUTTUR BİR ÜMİTTİR. ÖLMEDEN ÖNCE AKILLANIP HAKKA DÖNMEK, PİŞMAN OLMAK MÜMKÜNDÜR. EBEDİ MUTLULUK, SAMİMİ BİR TEVBEYE BAKAR. ISLAM ÜLKELERİNİN YÖNETİCİLERİ İÇİNDE HALA BİR UMUT MEVCUTTUR. ALLAH’a DÖNÜP ALLAH İÇİN GÜZEL İŞLER YAPABİLİRLER, ÜMMETİN MAZLUM VE BİR AVUÇ KAHRAMANIN YANINDA YER ALABİLİRLER. HALA BİR ŞANSLARI VARDIR VE BİZLER BUNU ÜMİD EDİYORUZ. SADECE ALLAH’TAN KORKMAK ONLAR İÇİN VE HER KES İÇİN AKILLICA BİR İŞTİR YOKSA HİZBÜŞŞEYTAN SAFLARINDA HEBA OLUP GİDERLER.

Bazı korku ayetleri “Fela taxşevhum vaxşevni…” Onlardan değil benden korkunuz.( Bakara150. ayet)

يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ حَقَّ تُقَاتِه۪ وَلَا تَمُوتُنَّ اِلَّا وَاَنْتُمْ مُسْلِمُونَ

“Ey iman edenler! Kudret ve yüceliğine yaraşır bir biçimde Allah’tan nasıl korkmak gerekiyorsa öylece korkun ve ancak O’na gönülden boyun eğmiş müslümanlar olarak can verin.”( Ali İmran 102)

اِنَّمَا ذٰلِكُمُ الشَّيْطَانُ يُخَوِّفُ اَوْلِيَٓاءَهُۖ فَلَا تَخَافُوهُمْ وَخَافُونِ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِن۪ينَ

Sizi korkup düşmandan kaçmaya çağıran ancak şeytandır ki, içinize kendi dostlarının korkusunu yerleştirmek istiyor. Şu halde, gerçekten mü’min iseniz onlardan korkmayın, yalnız benden korkun.

(Ali İmran:175)

Sonuç itibariyle sözlerimi bitirmen en güçlü Allah’tır, Kadiri Mutlak O’dur diyoruz.Nimeti sonsuzdur. Tektir, hiç kimseye muhtaç değildir, herkes O’na muhtaçtır. O’na tevekkül etmek, O’na sığınmak, O’na hamdetmek, şükretmek  mecburiyetindeyiz.Dünyayı da ahireti de ve bütün mahlukatı da O yaratmıştır. Rabbül alemindir. Bütün alemlerin Rabbidir. Biz ise O’nun kuluyuz.İtaat etmek zorundayız. O’na teslim olmak mecburiyetindeyiz.Bütün mülk O’nundur. Ondan gafil olmak, Ona isyan etmek felaketlerin en büyüğüdür. Ebedi saadet de ebedi hüsran da Onun elindedir.Bu yüzden diyoruz ki akıllı kişi O’NDAN KORKAN, O’NUN RAHMET VE MAĞFİRETİNİ DE  UMAN KİMSEDİR. ÇÜNKÜ YÜCE ALLAH, HEM ĞAFUR VE RAHİMDİR VE HEM DE ŞEDİDÜL İKAP tır.Mevla’dan temennimiz İstikamet ve takva üzere bir hayat sürmemizdir. Yine O’ndan temennimiz, İslam ümmetinin kardeşliği, birlik ve beraberliğidir. Kassam Tuğayları gibi iman etmek, savaş ve sıkıntıya sebat etmek, şehadet arzusuyla yaşamak ve sadece Allahtan kokup Ondan mağfiret dilemek en büyük arzumuz olmalıdır. Nasip et ya Rab.Selam ve dua ile.

Abdurrahman Sevgili