Bugun...


Mehmet Ali ABAKAY

facebook-paylas
ŞEHİR ve ÇABA
Tarih: 23-10-2021 00:02:00 Güncelleme: 23-10-2021 00:02:00


Şehir ve şehirlere dair çalışmalar içinde bulunan bir insan, çabaları ile bir noktaya varır.

Ülkede el dokunulmamış konulara ve tespitlere dair açıklamalar, bu çabaların meyvesidir.

Zamanla olgunlaşan, emekle ortaya konulmuş semere, destek bulmayınca, gereken ilgiden ve alakadan uzak bırakılınca araştıran, gezip dolaşan, şehirler üzerinden bir yere varmak isteyen, tek kanadıyla uçmak isteyen kuşun çaresizliği içinde gam deryasında kendisini bulur, o med- cezirler içre yalnız hisseder.

Şehre emek verenin yalnızlığa, nisyana terkiyle birlikte oluşan boşlukta ehil olmayanların söz hakkı doğar.

Şehir konusunda en çok yaptığımız eleştirmektir, ortaya eser koymadan.

Eleştiriler, yapıcı olmaktan öte yıkıcı, kişinin kendisini ön plânda göstermesi merkezinde, kendisinden sonra hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağı minvalindedir.

**

Kitap yazmak, yayınlamak günümüzde oldukça kolay bir iş ve eylemdir. Nihayetinde maddî imkânı olan herkes, istediği zaman bir kitap yayınlayabilir.

Yazılan yirmi sayfayı 150 sayfaya çıkaran bir kısım  editör yok değil.

Kitabın konusuna göre eklenen on beş- yirmi fotoğraf, ciddîyetin, araştırmanın diğer yüzünü oluşturur, madalyonun.

Bir şehre gelmeden, şehri görmeden o şehir ve ilçesi konusunda  kitap kaleme almış ve yayınlamış isimler tanırız, biliriz, onların bir kısmıyla konuştuk.

Bir şehir böyle mi tanınmadan tanıtılır?

Böylelikle şehri tanıyanların kitap hazırlarken bu tarz çalışmaları kullandıklarına tanıklık eden olarak,anlı- şanlı, ödüllü ve ünvanlı isimlere ne demeli?

Iki gün gezmek  ile ön beş- yirmi fotoğraf çekmekle bir kitap yazilacaksa ve üstüne üstlük birkaç baskı yapacaksa ne demeli?

**

Şehir ve şehirlere dair çaba içinde bulunan destek görmezse, ortaya çıkacak eserler oldukça sınırlı çevrede bilinir.

Günümüzde kişi ya da kişiler, bunu reklâm yoluyla yapsa bile sonuç, olumlu  iz ve işaret taşımaz.

 

'Sponsorluk" denilen destekleyici hamleler, eserin ya da eserlerin gazetelerle ilgili dergilerde tanıtımı, bilboard ılanları, televizyon programları, açık oturumlar, paneller, imza günleri, fuarlar, şenliklerle desteklenmesi sonrası istenilene ulaşma, kimi ödül mekanizmalarının çarklarını çalıştırmayla amaç hasıl olur, sponsor kendini tanıtmakla birlikte eseri hazırlayanın  ya da hazırlayanların önünü açar.

Yerel kimi yönetimlere kitap hazırlama fabrikası konumunda kimileri, korunup kıollanıp  şehrin sır katibi konumunda görünür, gösterilir.

Bir bakarsınız aynı yerel yönetimin yayınları arasında onu aşkın, ciltlerle kitapta aynı imza.

Kimi eserler gerçekten bilgi yönüyle doyurucu ve emek ürünü. Bu diğer kimi çalışmalar için çaba harcandığı manasını taşımaz.

**

Şehir ve şehirlerle ilgili on binlerce kaynaktan harmanlanacak bilgilerle çekilecek fotoğrafları buluştursak,  dünyanın dört bir mevsimi ve yedi iklimini kitaplaştırmamız mümkündür, aslında.

Seksen bir ile dair, her hafta bir ile dair bir kitap hazırlayabiliriz, samimî olarak ifade ediyoruz.

Gitmediğimiz ve görmediğimiz şehirlerin karelerini ısmarlayıp, sipariş ile temin ederek seksen bir haftada seksen bir kitabı yayına hazır hale getirmek mümkün.

Elli sayfalık metne yirmi sayfa fotoğrafı yedirip, güzel bir sayfa iç düzeni ile birkaç yerden sponsor desteği almakla çözümlenir, bu iş.

Gelin görün ki eskiler, değişmez yeniler mevcut bir kitap ihtiyacı karşıladığı müddetçe aynı konuda kitap yazmazdı.

Bizde yüzlerce İstanbul konulu kaynak var. Onlardan harmanlanan bilgiye bir kaç günlük Istanbul gezisi ile fotoğraf ekleyerek, birkaç ismi on plâna çıkartıp kitap hazırlamak zor bir iş midir?

**

Biz, şehre ve şehirlere çaba harcarkken bunlar bilinmiyor, maalesef.

Bir bardak çayı, bir parkta yudumlarken mutlaka ücreti ödenmelidir.

Bir kitabı hazırlamanın, emek vermenin, çaba göstermenin, bilinmeyen ya da unutulmuş olanı ortaya çıkarmanın bir kıymeti, hükmü söz konusu değildir  bu gün.

Sırtınızı yasladığınız yer varsa, her şey yolundadır.

**

Bizim gibi yola yalnız çıkan, yabancı gölge kabul etmeyenler hakkeder, yalnızlığı.

Onlar, düğme iliklemedikleri için eğilmeyi de bilmez, namaz kılıyorsa  secde dışında.

Onlar, onlarca kişinin yapamadığını, tek başına yaparlar.

 

Ellerindeki malzeme yüzlerce kitaba yeter.

Kaynakları, bir şehir kütüphanesinden fazladır.

Kimi üniversitelerin kütüphaneleri, kitaplıkları yanında yeni doğmuş çocuk hükmünde.

Biz de onlardan yanayız.

Ondandır, yalnızlığımız.

Mutlu ve huzurluyuz.

**

Keşke bulduğumuz huzuru kitaplarla şehirle her daîm yaşasak!..

Masa başında değiliz, elimizin altında onlarca personel yok, özel araçlar mevcut değil.

Mecburen bir evin sorumluluğunu yerine getirmek lazım.

Aş için iş elzem.

Ortaya çıkarmak istediğin eseri görmeyenler, duymayanlar ve aklı olup düşünmeyenler oldukça ne yapmalı?

Farklı şehirlerden şehir dostlarıyla şehri ve şehirleri sevmeye,  çabaya devam...

Sözün özü, Dostlara selam!..



Bu yazı 2088 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI