Meşru(Helal)olursa kim konforlu hayat yaşamayı istemez. Üstad Bediuzzaman; "Meşru Daire key fe kafidir) Der. Kapitalizm, sosyalizm, liberalizm, feodalizm Rasyonalizm, Ne kadar izimler varsa hiç biri insanlığa çare olmamış, zengini zengin, fakiri fakir eden sistemler olmuştur.Hepsi denenmiş, insanlığa huzur vermemiştir.
Bu günlerde Emekli, memur, Bağ kurluya maaş zamları konuşuluyor Kahinler ekranlarda rakam belirliyor Enflasyon, zamlar, Döviz, Al tın her gün yükseliyor. Yetkililer ezdirmeyiz diyorlar Ne olursa olsun Adil paylaşım olmayacaktır. Bir muhtar Emekli sandığı Emeklisi kadar maaş alacaksa biz niye okuduk 25.30.35 yıl devlette çalıştık. şimdi emekliyiz memur emeklisi ülkemiz bağ kurlu asgari ücretli cenneti haline gelmiş Sözde sendikalar hak arıyor.
Sivil toplum kuruluşları adını verdiğimiz sivillik diye bir şey kalmamış, geçmişte iktidarların arka bahçesi olmuş, dediğimiz sivil toplum kuruluşları şimdi aleni olmuşlar elini uzatan, ayağını uzatamaz da ondan.
Aylık 100.Tl. alan şikayetçi 50.60.Tl.alan yine şikayetçi,20.30.Tl.alan şikayetçi üç beş maaş alanda şikayetçi, milyarderlerde şikayetçi, toprak doyursun diyelim de işin içinden çıkalım.
Kapitalizmin hortumları cebimizden, mutfağımızdan, habire emiyor. Evin modası geçmiş, araba, Telefon, Buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, halı, kilim, koltuk takımı, Televizyon, telefon, kabkacak, gibiler modaları geçmiş bunları değiştir diyor.
Yardım yeri neresi? Bankalar kredi kartları en az 5.10 yıl çalış bunlara köle ol. Yahudi’nin taktiği neydi? aç bırak kacaksın, borçlandıracaksın, din den soğutacaksın, köle gibi kendi ne bağlayacaksın, Kimse 3.Odalı evi beğenmiyor 4 odalı beş odalı olacak evler.1+1 evlerde ayrı bir projedir.
Bizi konfor hayata alıştırmışlar. Bu yazıyı yazarken saba h kahvaltısında Sofra serili, tam On bir çeşit taam var toplumun bir Kesimi böyle iken, bir kesimi çöp bidonlarından naylon kâğıt topluyorlar, bazılarının sabah kahvaltıları makarnadır. Bazıları can derdin den deniz sularında boğuluyorlar Toplumun ekseriyeti topraktan koparılmış betona aşık edilmiştir.
Köyden kentlere akın alabildiğine olmuş, tam bir felakettir. Mega kentler yaşanmaz hale gelmiştir Pe ki çözüm nedir? Toprağa tekrar dönmek, yorgana göre ayağını uzatmak, Üretim, istihdamı artırmak, maliyetleri düşürmek, toplumu ilgilendiren konularda istişarelerde bulunmak, bilim, ilim insanları seferber etmek, ayırım yapmadan her kesimden görüş almak, israftan kaçınmak zarureti asliyeye dönmekten ibarettir.
Bunları fert, Devlet yapmalıdır. Doğruya doğru demek eleştiriye tahammül etmek, yeri gelince hesap vermek erdemliktir Her kes ekonomist olmuş. Kese den atıyorlar. Delik büyük yamalar çok küçük. Kapatamıyor izahlar hep sermaye den yana. Özenerek konfor hayata Alışanlar Bankaların emici faiz hortumlarına mahkûmdurlar. Sermayenin en büyük ar açları bankalar, faiz, zam, haksız vergiler, büyük marketler, Analar, Babalar, sevgililer, doğum günleri, Noel baba gibi ne örf adetimizde nede Dinimizde olmayan günleri kutlamak, çılgınca israfa bulaşmaktır.
Öyle sosyete kesim yetişti ki, Sabah kahvaltıları milyarlık Sade ce bunlar değil, Tüm Aile fertleri ekranlarda ki çılgın reklamları her gün seyre diyor, tüketim için tahrik ediliyor özendiriliyor. Bu bağımlılığa maşamı, gelir mi dayanır.
Toplum fertleri tüketim sarhoşluğuna bürünmüş. Yemede, içmede, giyinmede, barınmada, seyahatte, eylenmede, Evlenmede, alış verişte, marketlere bağımlılıkta, sınır tanımazlık sosyal medya, çirkin dizileri ekranlarda seyretmede tam bir israf şampiyonluğudur. Pizza hamburger, fanatikleri türemiş te, gündüz gece, genç bisikletçiler bunlara çalışıyor. Kapitalizmin akımına kapılmamak için iktisatlı olun. Kanaat, Şükür silahınız olsun her türlü israftan, konforlu yaşam tarzından kaçının. Vesselam....