Bugun...


FESİH BOZAN

facebook-paylas
Kirli Siyasetten Temiz Siyasete
Tarih: 12-02-2024 00:01:00 Güncelleme: 12-02-2024 00:01:00


İnsan sosyal bir varlık olarak toplu yaşamaktadır. Toplumun olduğu her yerde de mutlaka siyaset vardır. Çünkü;

"Siyaset kelimesinin sözlük anlamı egemen olmak ve yönetmektir. Devletin idari alanda yürüttüğü faaliyetlerin tamamına siyaset denir."

İngiliz siyaset teorisyeni Bernard Crick:

“Siyaset, farklı çıkarlar arasında bölünmüş toplumların, şiddet içermeyen özgür tartışma yoluyla yönetilmesidir” der.

Siyaset bir durum değil bir süreçtir. İnsanlık ve toplumsal yaşam var olduğu sürece hayatımızda hep olacaktır.

Siyaset, bir uzlaşı ve diyalog olduğu kadar bir çekişme ve rakabet sürecidir. Ancak hiçbir şekilde düşmanlık ve savaş değildir.

Siyasetin Amacı;

"1- Yasama, yürütme ve yargı organlarının bağımsız bir şekilde görevlerini sürdürmelerini sağlamak.

2- Ülkeyi iç ve dış tehditlere karşı korumak.

3- Devletin diğer devletlerle olan ilişkilerini düzenlemek.

4- Halkın taleplerini ihtiyaç ve beklentilerini karşılamak.

5- Bürokrasi ve diplomasi alanında gerekli faaliyetleri yürütmek ve usulsüzleri ortadan kaldırmaktır."

Birçok siyasetçi, bu amaçlarla yola çıktığını iddia etse de gerçekte ise böyle olmadığını ve siyaseti kişisel amaçlarını gerçekleştirmek için kullandıklarını görüyoruz. Yani;

1- Yasama, Yürütme ve Yargıyı bağımsız kılma amacını, tek kişi veya belli kişilerin emrinde bir yasama, yürütme ve yargı oluşturma amacına,

2- Halkın talepleri yerine getirme amacını, kendi taleplerini yerine getirme amacına,

3- Devletin diğer devletlerle olan ilişkilerini devlet politikasıyla düzenlemek yerine, kişisel bakış, duygu, konjektörel, U dönüşü ve zikzaklı politikalarla iç politikaya malzeme yapma amacına,

4- Ülkenin iç ve dış tehditlerine karşı koruma amacı olan, "ülkenin bekasını" kendi ve partisinin bekası amacına

5- Herkese hizmet eden ve usulsüzlüklerin olmadığı bir bürokrasi amacından, kendisine hizmet eden bir bürokrasi amacına çevirdiklerini görüyoruz.

Bazı siyasetçilerin siyaseti nasıl bir çıkar ve kazanç aracı haline getirdiğini yalan, dolan, aldatma, kandırma, rüşvet, torpil ve devlet imkanlarını suistimal ettiklerine dair haberlerde duyduğumuz gibi bizzat ben de sahada gezerken dinliyorum ve duyuyorum. İnanıyorum ki sizler de duymuşsunuz!

Malum şuanda yerel seçimlere kısa bir süre kaldı ve partilerin adayları bir bir belli oluyor. Aman Allah'ım neler duyuyorum, öyle iddialar duyuyorum ki inanamıyorum, inanmak istemiyorum!

İktidar partisinde aday olabilmek için, 50 milyondan 200 milyona varan astronomik rakamlarda para verildiği iddiaları! Hatta gizli artırma desek daha doğru olur ve bu iddialar kulaktan kulağa anlatılıyor.

Elbette bunların doğru olup olmadığını biz bilemeyiz ancak Allah, alan ve verenler bilir. Rüşvetin belgesi olmaz, eğer taraflardan biri itiraf etmezse?

Ama "Ateşin olmadığı yerden duman çıkmaz"atasözünü de unutmamak gerekir.

Bunun için diyorum ki, herhangi bir aday ve parti hakkında bu tür iddialar varsa sakın ha o aday ve partiye oy vermeyin.

Çünkü alacakları maaşla bu parayı çıkaramayacaklarına göre verdikleri paranın birkaç katını çalacakları muhakkaktır.

Unutmayın! Çalacakları bu paralar sizin paranızdır. Bunlara oy vermek çalınacak paranın günahına ortak olmaktır.

Toplum olarak siyaseti bu kirli kişi, parti ve pazarlıklarda kurtarmak lazım. Siyasette temiz eller operasyonu şart. Bunun için;

* Kendilerinden para istenen adaylar bunu korkmadan kamuoyuna açıklamalılar,

* Vatandaşlar olarak hakkında bu iddialar olan aday ve partilere akrabamız dahi olsa tepki vermeli ve kesinlikle oy vermemeliyiz,

* Bu iddialarla ilgili hukuki süreç başlatılmalıdır.

Ama şu gerçekte yok değil:

* Bugün iktidar partisi ve bileşenlerini destekleyen belli bir kesim, atama, kadro, torpil, ihale, rüşvet, çeşitli yolsuzlukları yaptıkları ve devletin güç ve yetkilerini kullandıkları için destekliyor veya susuyorlar,

* Bazı İş adamları, şirket sahipleri veya brokratlar korktuğu için iktidar ve bileşenlerini destekliyor, konuşamıyor ve susuyorlar,

* İslami STK, cemaat, yarikat, alim, dindar ve muhafazakar diye kendilerini isimlendiren bir kısmı da bir şekilde bu düzenden faydalanıyor, veya bizdendir deyip destekliyor ve susuyor.

Bütün bu ahlaksızlıklara rağmen destek ve suskunluk devam ettikçe yapılan adaletsizlik, ahlaksızlık, hırsızlık, torpil, rüşvet ve yolsuzluklar sıradanlaşıyor herkes bulunduğu kademe ve yapabildiği kadarını o da yapıyor ve maalesef toplumda da ciddi bir yozlaşma ve çürümeye sebep oluyor.

Siyaseteki kadro ve oyuncular öyle dar bir listeye sıkıştırılmış ki! Her parti bunların arkasından koşuyor. Parası, yalanı ve oy potansiyeli olan bazı kişiler de o parti bu parti nerede yer bulursa oraya gider. Ne bir ilke ne bir prensip ve ne de bir çizgileri vardır. Her renge girer ve sıvı gibi girdiği her kabın şeklini hemen alırlar.

Yahu hırsız ve yalancı olan için tabelanın veya ismin ne önemi vardır? Hangi partiye giderse gitsin yine yalan söyler ve ilk fırsatta yine hırsızlığını yapacaktır.

Her zaman şunu söylerim; su da kab da temiz olmalıdır.

Elbette bütün yazdıklarımız bu ahlaksızlık, çıkar ve rant peşinde ve bu kirli ilişkilerin içinde olanlar içindir.

Peki Ne yapılmalı?

* Dürüst insanlar siyasete girerek meydanı bu hırsızlara bırakmamalı, toplumu bunlara mahkum etmemelidir.

* Vatandaşlar da bu dürüst kişi ve partilere destek vermeli ki hep şikayet eden olmasın. Siyasetteki temizlik için vatandaş mutlaka buna el atmalı ve dürüstlerden yana tavrını koymalıdır.

* Siyaseti ve aday olmayı parası, yalanı ve adamı olanın işi, gelir ve zenginlik kapısı veya borcu sıfırlama işi olarak görenlerin elinden kurtarıp doğru, dürüst, emanete sahip çıkacak el emin, ehliyet ve liyakat sahibi, istişareye önem veren, kul hakkına girmeyen, kamunun malına el uzatmayacak kişilere teslim etmek gerekir.

"Bunlar var mı ki" dediğinizi duyar gibiyim.

Elbette vardır, Saadet Partisi kadroları bunun mücadelesini veriyorlar. Bize düşen takip etmek ve onlara destek olmaktır. 

Ve unutmayalım ki, ahiret günü, sessiz kalışımızdan da neme lazım deyişimizden de ve desteklediklerimizden de hesaba çekileceğiz.

Vesselam



Bu yazı 1890 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI