aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat sohbet siteleri mobil sohbet Penis Büyütme Ameliyatı Meme Büyütme Ankara Burun Estetiği Ankara Lazer Epilasyon Ankara Lazer Epilasyon Ankara Kürtaj Ankara Kızlık Zarı Dikimi Ankara Lazer Epilasyon Konya Cilt Bakımı Konya Kıl Dönmesi Tedavisi Ankara Hemoroid Tedavisi Ankara Meme Ultrasonu Ankara Radyolog Ankara Selülit Tedavisi Konya Göz Kapağı Estetiği Ankara
Bugun...


Mehmet Şerif Cebe

facebook-paylas
ZAMAN VE BİZ
Tarih: 29-03-2025 00:02:00 Güncelleme: 29-03-2025 00:02:00


 

Sık kullandığımız bir cümle: “Zaman ne çabuk geçti?” Daha dün ramazan orucunun bu yıl 29 gün olduğunu ve bu uzun sürenin nasıl geçeceğini; aslında geçecek gibi olmadığını anlatmaya çalışıyorduk. Evet, 29 gün nasıl biter? Ancak bugün 28. Gün... Yani o bitmez diye gözümüzün korktuğu, gözümüzde büyüttüğümüz günler sona eriyor ve bitmez tükenmez diye endişe ettiğimiz oruçlu günler bitiyor.  

   Biz psikolojik olarak oruçlu olduğumuz günlerde kendimizi kısıtlı gibi hissediyoruz. Aslında bu hal bizim ruh dünyamızda yaşadığımız bir paradokstur. Gerçekte böyle bir durum yok. Çünkü ramazan dışında zaman zaman çeşitli nedenlerle kahvaltımızı doğru dürüst yapamadığımız, öğlen yemeğini yiyemediğimiz, su içmeye bile fırsat bulamadığımız olmuştur. 

   Gelelim insan olarak yanılgılarımıza: Evet vehimlerimiz çeşitlidir; bunlardan biri de zamanın bitmeyeceği vehmidir. Evet farkında değiliz ama zaman çok çabuk geçiyor! Tıpkı rüzgarın önündeki sinek gibi... Konuyla ilgili şöyle iki mısrayla konuyu sürdürelim: 

“Vakit, o kadar düşmanız ki ona,/ 

İçiyoruz onu kana kana!” 

   Oturduğumuz yerde: “Öf vakit geçmiyor, aklıma gelmiyor ki sabah olmuş!”  Aslında zamanın geçmiyor gibi olması içinde bulunduğumuz dünyanın sıkıntılı olması ya da üzüldüğümüz bir ortamda olmamızdan kaynaklanmaktandır. Neşeli olduğumuzda şunu deriz:” Zaman ne çabuk geçti?” 

   Sahi bu zamanla olan düşmanlığımızın nedeni nedir? Aslında zamanla dost olmamız gerekir. Çünkü zamanın geçmesi demek, bizim ömrümüzden eksilmenin olması demektir. Yani hep geçmesini istediğimiz zaman ömrümüzü bitiriyor. Zamanın geçmesi bizim zararımızadır. Mademki zamanla baş edemiyoruz o halde kendimizle baş etmeye çalışalım.  

   Kendimizle baş etmemiz demek zamanı en iyi biçimde değerlendirmek demektir. Öncelikle bizi yaratıp çeşitli özelliklerle donatan Rabbimizin gönderdiği elçi Hz. Muhammed’in (s.a.v) gösterdiği ve kerim kitabı Kur’an’nın çizdiği çerçevede hayatımızı düzenleyip yaratılışımızın amacına uygun davranarak genelde insanlığa; özelde de İslam’a ve Müslümanlara yararlı işler yapmaya çalışmaktır. Toplumumuza yararlı eser bırakmak da iyi davranışlar arasındadır. 

   Yüce Allah’ın da bizden istediği zaten budur: ”İman edin ve salih ameller (iyi ve yararlı işler) yapın.” İşte bu şekilde zamanla düşman değil, dost olmuş oluruz. 

   Hayırlı bayramlar dilerim. 

    



Bu yazı 1367 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI