يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُٓوا اِنْ جَٓاءَكُمْ فَاسِقٌ بِنَبَأٍ فَتَبَيَّنُٓوا اَنْ تُصٖيبُوا قَوْماً بِجَهَالَةٍ فَتُصْبِحُوا عَلٰى مَا فَعَلْتُمْ نَادِمٖينَ

Ey iman edenler! Bilmeden birilerine zarar verip de sonra yaptığınıza pişman olmamanız için, güvenilmez (fâsık) kişi size bir haber getirdiğinde doğruluğunu araştırın (Hucurat 6)

Evet, fitne ateşi yangın ateşinden daha tehlikelidir. Ateşi suyla söndürürsün ama hiçbir su fitne ateşini söndüremez. Ateş, ağacı yakar fidan dikersin, birkaç yıl içerisinde telafisi mümkün; ama asırlar boyunca etkisi devam eden fitne ateşlerinin tahribatının telafisi mümkün olmamıştır.

Yangını küçümsemek için değil; bilakis fitnenin tehlikesine dikkat çekmek için kıyasladım. Zira yüce Allah “Fitne, öldürmekten bile daha beterdir” derken aynı şekilde öldürmeyi küçümsemeyip bilakis fitne ateşinin ciddiyetine, büyüklüğüne ve şiddetine dikkat çekiyor.

Yangını çıkarma konusunda iki büyük iddia var:

1. Terör örgütleri yaptı (iktidarın iddiası)
2. İktidar yaptı (Muhalefetin iddiası)

Fitne üçgenini görüyor musunuz?

Manzara çok garip, bir o kadar da trajikomik aslında. Bu her iki iddia da elbette tabanın söylemleri ama küçümsememek lazım. İktidarın ya da muhalefetin kadrosunun, kurucularının böyle iddiada bulunacaklarına inanmıyorum ve karşılaşmadım. Ama malesef fitne halktan yayılır, bazen yukarı doğru yükselir sonra hızla aşağı doğru inmeye başlar. Yani -A ya da B fırkası fark etmez- siyasilerin halkın nabzına ve düşüncesine göre davranıp şerbet dağıttığına hepiniz şahit olmuşsunuz, zaten siyaset de bu değil miydi?! Yeter ki onların da işine gelsin.

Evet, her ikisi de yapmadı, bu yangınlar dünya çapında olan klimatolojik bir sorundur, iklim değişikliği ve aşırı sıcaklıktan kaynaklanıyor, elbette teknolojik gelişmişlik düzeyi her yerde aynı olmadığı için kimi erken müdahale edebiliyor kimi de bizim gibi malesef seyrediyor.

Fitneyi çıkaran ne kadar mes'ul ise galeyana gelen de bir o kadar mes'ul. Fitneci fitne ateşini yakar sen galeyana gelmeyeceksin, araştırıp hakikati öğreneceksin.

Kibrit ne kadar suçlu ise odun da o kadar suçlu, odun olmadığını kabul ediyorsan yanmayacaksın.. Odun olmayı göze alıyorsan  Allah'ın nârını da hak etmişsin demektir.

Dikkat ettiyseniz ayet-i kerimede fitneyi yaymayın demiyor, biri yayarsa siz galeyana gelmeyin diyor. Fitneci ayet dinlemez fitnesini zaten yayar, Allahın hesabını hesaba katmaz. Ama önemli olan bizim aldanıp kandırılmamamız...  Aksi takdirde “Fitne uykudadır, uyandırana Allah lanet etsin” hadis-i şerifi bizi de ihata etmiş olur.

Muhalefet şu soruyu da çok sorar: “Neden yeterince yangın söndürme uçağımız yok?”

Bu sorunun hiç zamanı değil, çok geç sorulmuş bir soru. Muhalefet bu cihetten eleştirecekse zamanında söyleyecekti, ok yaydan çıktıktan sonra değil. Yangın henüz çıkmadan önce muhalefet “neden bizim yangın uçaklarımız yok” diye sorsaydı bir mana ifade edebilirdi şu an için sadece kuru ve içi boş bir eleştiriden başka bir anlam ifade etmez. Aynı anda bir çok yerde yangın çıkabileceğini kim nerden kestirebilir ki?

Hayır, kimseyi aklama derdinde değilim.

Ne iktidarı paklamaya muktedirim ne terör örgütlerini..

Ancak aklî davranmalıyız duygusal değil, ferasetle düşünmeliyiz paranoyakça değil, tarafsız olmak zorunda değilsin; ama adil olmak zorundasın o zaman belki dürüstlükten söz edilebilir. Duygu, aklını istila edip kontrolüne aldıktan sonra o aklın olması ile olmaması arasında pek fark yoktur. Siz dürüst olmazsanız muhalifiniz de sizin gibi olur, düşmanlığın bile bir ağırlığı bir gururu var. Dürüst insanın düşmanı bile dürüst olur. Siz düşmanınızı suçlarsınız başka bir düşmanınız da sizi suçlar. Muhalefete düşman demek elbette doğru değil ama sonuçta birbirinizi sevmiyorsunuz. Ne diyelim, keşke dost olabilseydiniz.

“Hayır, bunu kesinlikle birileri yapmıştır” diyorsanız o zaman “Kimin işine yarar” diye zaruri bir soru sormak zorunda kalırız ki bu hiç kimsenin işine yaramaz, herkese zarar.

“Köşkler, yazlıklar, villalar” deyip durulur, bunlar için böyle bir şeye lüzum yok, hiç kimsenin ruhu bile duymadan pekala sessiz sedasız zaten hallediyorlar halletmek isteyen kişiler varsa şayet. Bunu cümle âleme duyurmak hamakattır sadece.

Çok basittir bunu anlamak, fidan dikilir kimseden ses çıkmayacaktır emin olun. Şüphesi olan varsa da bu meseleyi takip etmek çok kolay, bir gece sessiz sedasız ormandaki ayılar tarafından fidanlar sökülüp ortadan kaybolursa o zaman “haklısınız” demek zorunda kalacağız.

Evet, bu orman yangınları geneldir, dünyanın birçok ülkesinde vuku buluyor araştırıp öğrenebilirsiniz. Basın/medya daha çok bize odaklandığı için, ayrıca fitne çarkına çomak sokmamak için bu haberi ihmal ediyor olabilir.

Bir an önce bu yangınların son bulması temennisiyle.. fitne ateşleriyle beraber.

Allah bizi her türlü afetlerden ve musibetlerden muhafaza etsin. Kendi elimizle yaptığımız hatalardan dolayı bizi cezalandırmasın, şayet hak ettiysek Allah “Ğafûr” ismiyle hatalarımızı örtsün, “Rahîm” ismiyle bizi bağışlasın, bize merhamet etsin.