Uzun süredir Diyarbakır teşkilatının il başkanının değişeceği konuşuluyordu. Birçok farklı ses kulaklarımıza geliyordu. Lakin Ak parti teşkilatları Ak parti felsefesine uygun hareket etmiyordu. Ak parti kurulurken ilimizde birinci parti iken on milletvekilinden dokuzunu alırken, şu an iki üç milletvekili alacak oy oranına düşmüştür. Yine Ak Parti kurulurken ilimizde dava adamları sahada seçmenle buluşurken ve Ak parti davasını seçmene anlatırken şu an halkla ciddi bir kopukluk oluşmuştur. Seçilen vekiller oluşturulan teşkilatlar AK Parti misyonundan uzak bir anlayışla hareket etmektedirler. Bürokrasi bir rant ve keyfiyet ile hareket edilen nemalanma kapısına dönmüştür. Ak partini ülkede devrim niteliğinde yaptığı başarılı çalışmalar teşkilatlar aracılığı ile halka yansıtılamadı. Kürt sorunu ile ilgili hayal edilemeyecek özgürlük alanlarının oluşumu yine teşkilatlar tarafından halka anlatılamadı. Teşkilatlar ve vekiller halkla arasına sürekli mesafe Koyarak seçmeni küstürdü. Teşkilatlar oturdukları koltukları hiç kalkmayacaklarını düşünerek dava adamlarını dışladılar. Yine başkanlar teşkilatlardaki (kadın kolları gençlik kolları ve ana kademelerdeki) ahlaksız davranışlara göz yumarak yada sessiz kalarak teşkilatları çürümeye terk ettiler. Yine il başkanı sorulan dava adamlarını yok sayarak tanımadıklarını deyip önlerini kestiler ve dışladılar. Yine teşkilatlarda ilişkiler akçe ile dönmeye başladı ve Başkan bu ilişkilere ya sessiz kaldı yada ortak oldu. Vekiller ve teşkilatlar ilişkilerinde az olsun benim olsun ilkesini her şeyin üstünde tuttular. İlimize dair bir seçim yada çalışma stratejisi uygulayamadılar. Teşkilatlar Gönül'lerini halka açamadılar. İlişkiler çok mesafeli ve yavan oldu. HALKI temsiliyetten uzak basına yansıyacak şekilde para işleri dönen listeler hazırlandı ve teşkilatlar buna sessiz kaldı. İlimizde seçilmiş bir vekilin en yakın adamlarından biri Hakkı'nda yaptığı yanlış işlerden dolayı tutuklama ve ithamlara karşı teşkilat sessiz kaldı. Yine ilimizde bir sendika Başkan'ı olan kişinin yaptığı ahlaksız işler ve akçe işlerine göz yumuldu. Yine teşkilatlardaki HDP yapılanmasına göz yumuldu. Yine Emevi anlayışında hareket edilerek liyakatten çok akraba ve kafakol ilişkileri ön aldı. Yine teşkilatlar seçimlerde oluşturulan listelerde liyakatten çok itaat ve nemalanma esası ile hareket edildi. Yine Başkan'ın yakınlarının başkanlık makamını kullanarak ahlaksız işlere. Bulaşmasına Başkan'ın sessiz kalması halkın gözünden kaçmadı. Kısaca halk tüm bunları görecek niteliktedir. O nedenle Ak partinin oyu yüzde on beş lere gerilmedi. Diyarbakır seçmeninin oyu bu değildir. En az teşkilatın yaptığı yanlışlardan kaynaklı yirmi puanlık oyu heder olmuştur. Bu teşkilatların bu kadar kalması bile ak partinin bir zaafı olarak maliyeti ilimize çok pahalıya mal olmuştur. İlimiz HDP nin anlayışına teslim edilmiştir. Yozlaşmış bir gençlik özünden uzak Bir nesil yetişmektedir. Ak parti teşkilatlarının ve seçilmiş vekillerinin Anlayışı HDP’yi ilimizde birinci parti yapmıştır. O'ndan da önemlisi toplum özünden uzaklaşmıştır. Ülke gerçeğinde önemli olan şehrimiz bu liyakatsiz teşkilat ve seçilmiş vekiller yüzünden tanınmaz hale gelmiştir. HDP’nin ilimizdeki başarısı Ak partiyi yöneten teşkilat ve vekillerin liyakatsizliğinden kaynaklıdır. Vebali büyük bir sorumluluk ile  bir dönem daha geçmiş oldu. Şimdi yeni gelecek Başkan ve Ekibinin işi zor olsa gerek. Ya aynı anlayışla hareket edip kendine siyasi bir basamak olarak bu  başkanlığı kullanır. Veya cebini doldurur diğerleri gibi gider. Yada bu enkazı kaldırır Ak parti misyonuna göre hareket eder. Liyakati öne çıkaran adaletli merhametli bir anlayış ile halkımızla kucaklaşır sorunları dillendirip çözümde elinden geleni yapan bir anlayış ile halkla hükümet arasında bir köprü olur.

Gelen Başkan'ın işi zor ama kolay. Zor geçmiş teşkilatlar gibi hareket ederse sonu onlar gibi olur. Kolay Ak parti çok güzel işler yapmış bu anlayışta hareket ederse anlı ak olarak güzel şeylerle anılır. Bekleyip göreceğiz ne olacak. Doğru ve iyi şeylerin yanında olacağız.