İnsanoğlunun en önde olan isteği hükmetmektir. İnsanoğlunun Tarihsel serüveni farklı farklı savaşımların süreçi ile yazılıdır. İktidar olmak için savaşlar işgaller katliamlar ölümler kaoslarla dolu bir süreç yaşandı. Kimi savaşlar din için ideoloji için verimli topraklar için su için jeopolitik konum için kutsal mekanlar için tarihi derinlik için yeraltı zenginlikleri için olmuştur.

Şu an dünya yeni bir döneme giriyor. İktidar olma hırsı devam ediyor. Lakin tüm bu savaş anlayışlarını farklı bir konsepte görmeye başlıyoruz. “Zihinleri işgal” ederek önce kişileri sonra devletleri savaşsız kontrol altına alıyorlar. Yapılan haberler gösterilen diziler filimler çizgi filimleri kullanılan reklam dili ve görselleri sanatsal etkinlikler moda ve tasarım anlayışlarına kadar zihinleri etkileyip istedikleri algıyı oluşturarak önce kişiler sonra toplumları kontrol altına alıp Ülker’i işgal etme dönemi başladı. Bu yeni işgal dönemine hazırlıklı olup önce bizlerin sonra çoçuklarımızın ve etrafımızdaki kişilerin zihinlerinin işgal edilmesine müsaade etmemek gerekir.

Buna karşı kayma gücünü yitirmeden iradeli ve kararlı bir şekilde bunun önünde durmak gerekir. Zihinleri işgal ederek toplumları kontrol etmek isteyen bu anlayış aynı toplum içinde yaşayan bir kesim insanıda kendi lehine devşirerek toplumları kontrol etmeye çalışırlar. Bu hedefe ulaşmak için gerekirse parti gerekirse cemaat gerekirse örgüt kurmaktan çekinmezler. Bu işgalci anlayışın temel düşüncesi hedefe ulaşmak için her yolun mübah olduğu anlayışıdır. Temeli insanoğlunun hırsına dayanan bu anlayış kural tanımazdır. Her şeyin kendi istekleri temelinde şekillenmesini ister. O nedenle işe çoçukların zihinlerini işgal etmekle başlarlar. Sonra toplumları kuşatırlar. Zihinleri elde eden güç istediği gibi toplumlara yön verirler. İnsanlık içinde bulunduğu hırs sarmalı Allah’a ait yetkileri kendinde görme küstahlığında bulunarak azgınlaşmıştır. Bu azgınlık hali  insanlığın felaketi olma durumundadır. Tüm bu güç gösterme çabası Allah’ın güçü karşısında ne kadar anlamsız ve yetersiz olduğunu son doğa olaylarında gördük. Allah rüzgarla selle depremle toplumların korunaklı yapılarını nasıl tarumar ettiklerini gördük. O nedenle kim ne adına olursa olsun yaptığı hesaba karşı Allah’ın hesabınında olduğunu unutmamak gerekir. Allah tek güçlüdür. Çünkü O yaratıcıdır.