Bugun...


Muharrem Mermutlu

facebook-paylas
28 ŞUBAT VE SONRASI
Tarih: 02-03-2021 00:02:00 Güncelleme: 02-03-2021 00:02:00


post modern darbe olarak tarih sayfalarında yer alan bu kalkışma planlı ve organizesi bir harekettir. İki cepheden ele almak daha gerçekçi olur. Birincisi bu ülke jeopolitik olarak batı ve İsrail için potansiyel olarak  tehlikeli bir ülke olmasıdır.  Buna tarihsel süreçte eklenirse bu dahada anlam kazanır. Bu ülke gibi başka halkı Müslüman ülkelerde var. Lakin bu ülke kadar uğraşılan başka bir ülke yoktur. İslam anlayışının batıyı mağlup ettiği ve yendiği coğrafyanın ana merkezi Anadolu'dur. Bunu aradan takriben bin yıl geçmesine rağmen batı halen hazmedememiştir. Bu kayıp sadece coğrafya değildir. Güçlenen İslam anlayışı Batı'nın yeryüzünü sömürgeleştirmesine engel olmuştur. Batı bununda hazmedememiştir. Bu sömürgeci anlayış ile dünya zenginliklerini ülkelerine taşıyan batı İslami anlayışı kendine engel görmüştür.

Yeryüzündeki hak ile batılın savaşı hilal ile haçın savaşı o günden bu güne devam etmektedir. Son kale olan  Osmanlı impratorluğunu büyük caba ve oyunlarla yüzyıllarca uğraşarak yıkan batı bu ülkeyi tekrardan o güce ulaşmaması için ülke içinde oluşturduğu kadrolarla ülkenin tüm enerjisini halkına ve değerlerine savaş açarak tüketmesi ni  sağlamaktadırlar. Cumhuriyet kurulduğundan bu güne halkını ötekileştiren düşman gören ve değerleri ile savaşan kadroların iktidarında yaşamaktaydık. Buna karşı gelen yada oyunu gören kişi yada yapıların güçlenme ve yaşam hakkı yoktur. Faili malum ölümlerle sürgünlerle sindirmelerle bu kişiler yada kurumlar terbiye edilmektedir.

28 Şubat darbesi de batıya kendini satmış yada Batı'nın çoçukları olarak içimizde sızıp yaşayan bir gurubun batı adına İslami kişilik ve anlayışlar koz olarak gösterilerek yapılan gerici bir darbedir. Rahmetli Erbakan hocanın yerli ve milli anlayışının toplumda karşılık bulmasından korkan satılmış ruhların işgalci Batı'nın emir ve direktifleri ile bu darbe yapılmıştır. Bu darbe dönemin genel kurmay başkanının iddialı konuşmasında yapılan zulüm ve baskının sonucu olarak bin yıl süreceği iddiası ile meydan okuyacak küstahlığa  ulaşmıştır. İkincisi bu halkın müslüman olması ve tekrardan özüne dönmesinden kaynaklı korkudur. Kendi kadrolarının yerli ve milli duruş karşısında anlamını yitirecek bir pacavraya dönme korkusu darbelerle ve terörist faaliyetlerle halkın özüne dönmesine set oluşturma isteminde başka bir şey değildir. Bu halk bağrından bin yılın geçmesini beklemeden beş yıl sekiz ay sonra yerli ve milli olma gayretindeki Ak partiyi iktidar yapmıştır. O dönemdeki iş adamlarının medya patronlarının üst düzey bürokratların rektör ve öğretim üyesi kadroların Batı'nın uşaklığının yaparak halka ve değerlerine yapmış oldukları hakaret ve zulüm unutulmuş değildir. Allah düşmanlığını esas alan bu anlayış halkın Batı'nın uşağı olması için Batı'nın modern  haçlı anlayışına hizmet eden zavallı ihanetçi  anlayıştır.

Bu anlayış dün olduğu gibi bu günde halkın vicdan terazisi de tarihin gerici anlayışındaki çöplüğe atılmıştır. Müslümanların birlik ve ferasetinin tecelli bulmasına karşı bu gerici ve işgalci Batı'nın çeteleri bir daha hayat bulamayacaklardır. Nitekim sonrasındaki darbe girişiminde halk kendi hayatını ortaya koyarak darbeyi püskürtmüştür,  Adaletten barıştan kardeşlik ten uzak batı anlayışının bu coğrafyada hayat bulmadı asla mümkün olmayacaktır.



Bu yazı 4363 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI