Büyük bir değişimin içerisindeyiz. Dünya kabuk değiştiriyor gibi bir süreç yaşıyoruz. Kurulan oyunlar be bozulan oyunlar kafaları karıştıracak derinlikte. Lakin bu değişimde kim ne kaybettiğinin farkında bu kavgayı derinleştiriyor. Dünürü ve zülüm üzerine kurulu düzen alarm vermeye başladı. Zülüm  ve sömürü yanlıları tedirgin bir durumda. Dünyayı başarı ile yönetemediler. Mazlum halkların ahları ile inlemektedirler. Başarısızlığın karmaşasında debelenmektedirler. Artık zülüm ve sömürü çarkları istedikleri gibi dönmemektedir. Örgütlere silah ve lojistik destek vererek ülkeleri dizayn yöntemi deşifre oldu. Yine bir devleti destekleyerek silah arkasında durarak yaptığı tüm hukuksuzluğa ses çıkarmayıp diğer bir devleti tehdit etme yada işgal etme olayı halklar tarafından görülmeye başlamıştır. Yine ülkeleri ekonomik olarak yapılan manipülasyonlarla dizayn etme deşifre olmuştur. Yine ülkeleri kontrol etmek için askeriyesini bürokratını siyasi kadrolarını kontrol altına alıp hükümetleri devletleri kontrol etme bitmiştir.

Devletler içinde kurulan illegal yapılarla hukuksuz ve keyfiyete uzanan davranışlar ile hükümetleri kontrol etme istedikleri gibi hareket etmesinin devri geride kalmıştır. Hulasa kukla devlet köle devlet güdümlü devlet olma vakti geçmiştir. Hukuk esaslı adalet merkezli özgür ve barışçıl bir dönemin ayak sesleri mazlum halkların kulaklarını çınlatmaktadır.

Bugün demokrasi havarisi medeniyet öncüsü batı devletlerle olan ilişkisi ve tutumu çifte standart merkezlidir. Suriye’de olanlar Lübnan’da olanlar Afrika’da olanlar Balkanlar’da olanlar Güney Amerika’da olanlar Ermenistan’ın yaptıkları bir çok olayda batı adaleti sağlayamamıştır. Zülüme çanak tutmuştur. Temel sebep sömürü ve intikam hırsıdır. Milyonlarca mazlumun ölümüne sebep olan Batı’nın dünyayı yönetme miadı dolmuştur. Kendi vicdan sahibi  halkları da bunu görmeye başlamıştır. Dünya bir değişime ve dönüşüme gebedir. Umulur ki bu değişim en az zararla olsun.

Batı neyi kaybettiğini bildiği için saldırgan ve hırçın olacaktır. Kan dökmekten ve öldürmekten çekinmeyecektir. Unutmamak gerekir ki Batı’nın hesapları üzere dünya dizayn edilemez. Allah’ında yeryüzü dizaynında bir hesabı ve sünnetüllahı vardır. Gelişmelere ve bu dönüşüme batı gözü ile bakıp tedirgin olmamak gerekir. Gelişmeleri Müslümanca değerlendirip adaletin sesi olmak gerekir.