Bugun...


Muharrem Mermutlu

facebook-paylas
Dünya nereye gidiyor.
Tarih: 27-10-2020 00:01:00 Güncelleme: 27-10-2020 00:01:00


Her gün yeni bir haberle uyanıyoruz. Bazen şaşırıyoruz. 

Bazen Üzülüyoruz bazen seviniyoruz. Savaş ve ölüm bir kader olarak dünya mazlumlarına dayatılmaktadır. Tüm olumsuzlukların arkasında batı görülmektedir. Kardeş savaşlarının örgütlerin kaosların karmaşaların iç savaşların darbelerin ekonomik ve siyasi manipülasyonların arkasında irdelendiğinde küstah batı vardır. Osmanlı’nın yıkılışından sonra batı dünyası çok acımasızca zülüm ve sömürü merkezli yeni bir dünya inşa ederek yeryüzü zenginliklerini ülkelerine taşıdılar. Halklarını bu zenginlikle susturup yaptıkları hukuksuz işgalleri meşrulaştırdılar. Bunları çok planlı ve sinsice yaptılar. Takriben batı iki yüzyıllık bir çalışma içinde bu sonuca gelmiştir. Gerici bir anlayış olan “demokrasi” ile halkları ve devletleri dizayn eden batı hiçbir zaman samimi ve hakkaniyetli olmamıştır. Adaletten uzak hareket etmiştir. Özellikle İslam aleminden intikam alırcasına dayatmalarla baskılarla hareket alanlarını hep kontrolde tutmuştur. İslam alemindeki devlet yöneticilerini bürokratlarını siyasi kadrolarını askeriyeyi bir haliyle kontrol altında tutup halklara hep züllümü ölümü fakirliği reva görmüşler.

“Zülüm“ ile abad olunmaz kabulü ile dünyanın bu zülüm anlayışın zulmü yapan tarafın sonuca gidemeyeceğini görmek lazım. Yeryüzü nimetleri ile tüm yaşayanlara yetecek bolluk ve berekettedir. Lakin batı insanının hırsı ve bencilliği beraberindeki israfı sonucu bu gün milyonlarca insan açlıktan ölüme mahkum edilmiş durumda. Yeryüzü kaynakları tüm insanlığın malı İlen batı katbekat bu kaynakları kullanarak yeryüzünü cehenneme çevirmektedirler. Batı halkını dünyayı sömürdüğü zenginliklerle sahte bir refah ortamı hazırlayarak vicdanlarını perdelemiştir. Bu gün vicdan sahibi batılılarda bu sömürü ve zülüm düzeninden rahatsız durumda. Dünya bir değişim sürecini yaşıyor. Batı bu değişim sürecinde ne kaybettiğini yada edeceğini bildiği için savaş ve ölüm dayatmaları ile ömrünü uzatmaya çalışıyor. Nafile değişim treni yola çıkmıştır. Burada Müslümanlar tarihi misyonlarına uygun hareket ederek bu değişimin ana aktörü olabilirler. İslam âleminin yönetimdeki tarihi batı insanını da memnun edecek güvendedir. Batı anlayışı öldürmeyi öncellerden İslam âlemi yaşatmayı öncelemektedir. Batı Âlemi zulmü dayanırken İslam alemi adaleti istemektedir. Batı âlemi savaşı dayanırken İslam alemi barışı öncelemektedir.

Batı alemi bencilliği öne çıkarırken İslam alemi paylaşmayı esas almaktadır. Batı alemi hukuk tanımaz kirli işlerin ana aktörü İlen İslam alemi şeffaflıktan yanadır. Batı alemi tarihi hep karanlık İlen İslam alemi aydınlığın adı olmuştur. Tüm bunları çoğalta biliriz bu konuda batı bize mahcup ve mahkum İken Müslümanlar tarihi ile mesafeli olduğu için değerlerinden uzaklaştırıldığı için meydan batılı anlayışa kalmıştır. Batılı anlayışın temel felsefesi ise zülüm sömürü ve küstahlıktır. Dünya bu anlayış ile yönetilmesi sürdürülebilir değildir. Bu gün batı âlemi adalet duvarına toslamış durumdadır. Değilim kaçınılmaz olmuştur.

“Mevla görelim ne eyler ne eylerse güzel eyler” diyerek Rabbimizin takdirine teslim oluyoruz.



Bu yazı 4112 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI