Bize ait meselelere batılıların müdahil olup kararlar vermesi isimler koyması bizleri yönetmek istemesi kabul edilir değildir. Uzun süredir islam ümmeti adına bu kararları alan küstah batı bir dönem sonra bu parlattığı düşünce ve kavramları itibarsızlaştırarak ümmetin zihin dünyasında çelişkiler yumağı oluşturulmak isteniyor. Ümmetin kendine münhasır karar ve tercihleri ümmeti ileri götürürken Batı’nın bize dayattığı isim ve kavramlar bizleri farklılaştırıcı ve şiddet merkezli ötekileştirici bir anlayışa sevk etmektedir. Mesela Afganistan’daki Ruslara karşı savaşanlara “mücahit” ismini kim taktı, islam coğrafyasında Fırat’la Nil arasında bulunan bölgeye kim “Ortadoğu” dedi. “Ilımlı islam” “siyasal islam” “radikal islam” gibi bir çok yaftayı müslümanlara kim taktı. Birlikte yaşama kültüründen ayrılıkçı ve ötekileştirici bir anlayışa sahip olmamıza kim sebep oldu. Ne okuyacağımızı nasıl düşüneceğimizi kim belirliyor. Bir düşünce mektebinden istifade eden anlayışın diğer düşünce mektebine düşmanlık beslemesini körükleyen batı,ümmet içinde nifak  ve firakın adı olmuştur. Şimdilerde siyasal islamın bittiğini ifade edenler bir dönem önce radikal islamın tükendiğini bir dönem önce ılımlı islamın çöktüğünü ifade edenler yada parlatanlar yine bu batılı müsteşrik ve düşünürlerdir. Bizlerden bazı alim ve aydınlarda bunların peşine takılıp ümmetin düşünce karmaşası yaşamasına zemin hazırlamaktadır. İslam tümünü kapsayan ve kendine münhasır bir ilahi dinin adıdır. Önüne arkasına bir beşerin eklenti yapmasına ihtiyaç yoktur. İslam Allah’ın dininin adıdır. Allah insanı yaradan ve tanıyandır. İnsana  uyması gereken kural ve kaideleri kutsal kitap kuranı kerim ile belirtmiştir. Bu kurallar kaideler tüm zamanlar için geçerli ve yetkindir. Bu dinin ismi İslam’dır. Burada sorun biz müslümanların bu gerçeklik ikliminden uzaklaşmasıdır. Müslümanlar bu gerçeklikten uzaklaştıkça işgalci batı kendi lehine dinde ekleme ve çıkarmalar yapılmasına öncülük yapması müslümanların aklının karışmasına neden olmaktadır. İşgalci batı uzun süredir “büyük Ortadoğu” projesi kapsamında ümmeti asli mecrasından uzaklaştırmıştır. islam topraklarını işgal projesi olan büyük Ortadoğu projesi önce ümmetin gençliğini sonra kadınlarını ifsat eden kültürel yozlaşma hamlesi ile toplumu ahlaksızılığa sonra tüketim anlayışına sonra lüks ve israfa alıştıran bu işgalci zihniyet halkı vatan düşmanlığına kadar  etkilediler. Hatta silahlı mücadele edenleri meşru görecek kadar işgalci batı halkı etkiledi. İşte işgalci batı  bu. Toplum olarak bu oyunları görüp işgalci Batı’nın oyunlarını boşa çıkarmak lazım. Birlik beraberlik içinde gerçek olanı öne çıkaracak hakikat ile toplumu aydınlatmak gerekir. Kurtuluş islamdadır. İslam tüm sorunları çözecek niteliktedir. İslamın batılı müsteşrik ve düşünürlerin yorumuna ihtiyacı yoktur. Batı işgalci ve sömürgeci bir anlayışta hareket etmektedir. İslam İslam’dır islamın önüne arkasına bir şey eklemeye ihtiyaç yoktur. Hele bunu küstah batılı müsteşriklerin ve düşünürlerin ifade etme hakkı hiç yoktur. Dahada önemlisi işgalci Batı’nın bu ifadelerine bizim aydın ve alimlerimizin bu ithal kavramlar ile dinimizi yorumlamaması gerekir. Biz kendi düşünce mektebimiz hayata dair topluma dair sorunlara çözüm üretmeye dair derinliği olan bir niteliktedir. Yeryüzü yeniden bu mektebin sorunlara  çözüm üretmesine ihtiyaç duymaktadır. Batı bencil ve sömürgeci bir anlayışla hareket ederken islam düşünce sistemi adalet ve hakkaniyet ile hareket etmeyi hedeflemektedir.