Dünyanın yeni bir sürece girdiği bu dönemde ülkemizin de bu meyanda bu değişime uyak uydurması yada geri kalmaması için gösterilen çaba ve gayretler taktire şayandır. Ülke genelindeki sorunlardan ziyade ilimizdeki sorunları ifade etmeye gayret edeceğim. İlimiz  ülkemiz için önemli bir  yerdedir. Bölgemiz içinde tüm gözlerin ve kulakların dikkat kesildiği bir konumdadır. İlimizdeki değişim bölgeyi direk etkilemektedir. Bölgemiz ve ilimiz çok sıkıntılı bir süreç yaşadı.  Bedeli ağır sorumluluğu ciddi olan bir süreçten geçtik. Tüm yaşanmışlıkların sonunda halkımızın temel isteği  huzur istihdam adalet ve kardeşliktir.

Geçmişte yaşanmışlıkları bir tarafa bırakarak önüne bakmayı daha bir öncelleyen anlayışta hareket etmek istemektedir.

Bunun için ilimizdeki devleti ve hükümeti temsil eden kadroların halkımızla bu kucaklaşmayı yapması gerekmektedir. Bu temsiliyetteki yönetici kadrolar  çok ciddi yanlışlıklar ile halkımızla muhattap olmaktadır. Maalesef siz saygıdeğer Cumhurbaşkanımızın gösterdiği çaba ve hoşgörü yaklaşımını ilimizdeki hükümeti temsil eden yöneticiler yapmamaktadır. Hatta gizli bir el halkımızı başka yerlere doğru itmekte çok planlı ve sinsi bir  çalışma yapılmaktadır. Yine bu yönetimdeki ve temsiliyetteki kadrolar son dönem kabulu ile bir talan ve yağma anlayışı ile sadece ceplerini doldurma çabası içine girmişlerdir. Yine ellerindeki yetki ve güç sayesinde emir kipli bir üslupla halka karşı sert bir tavır içindeler. Ahlaki olarak toplum ciddi bir çöküntü içerisinde olmasına rağmen  bu yönde bir ıslah anlayışından uzak hareket edilmektedir. Hemen hemen tüm kurumlarda rüşvet adam kayırma ve israf toplumun gözüne batacak kadar alenileşmiş durumda. Halk hükümeti temsil eden yöneticilerin işadamları ile ilişkilerindeki konuşulan rakamlar karşısında şaşkın bir durumdadır. Kuyumcu esnaflarla girilen veya vesair iş adamları yada şirketleri ile girdikleri parasal ilişkiler halk tarafından her yerde konuşulan bir gündem haline geldi. Tüm bunların deşifre olmasına rağmen cezai bir yaptırımın uygulanmaması ve bunların korunması halkı daha bir tedirgin etmektedir. Yine hükümeti temsil eden seçilmiş temsiliyetteki kişilerin de bu çarktan nemalandığı halk tarafından konuşulmaktadır. İlimizdeki seçmen ve halk deşifre olan bu çarpık ve ahlaksız ilişkileri hayretle izlemektedir. Halkımız yüzü kendine dönük brokrat ve temsilci istiyor. Halkıyla iç içe halkı için çalışan teşkilat istiyor. Rüşvet yemeyen  yolsuzluk yapmayan adam kayırmayan israf etmeyen yöneticiler istiyor. Yapanların ise cezalandırılmasını istiyor. Bu yanlışları yapanların işten atılması ile ilgili bir yasa düzenlemesi yapılırsa ve elde ettikleri mal varlığına el konulursa umulur ki böyle hükümetin adını kullanarak yanlış işler yapılması önlenebilir. Dünyanın bu yeni dönemde girdiği süreçten geri kalmamak için bir an önce iç temizliğin yapılması en az terörle mücadele kadar önemlidir. Hükümetin bu kararlılıkla bu talancı guruba karşı hareket etmesi bölgede gücüne güç katacaktır. Kayyum anlayışının ortaya koyduğu pratik gelen gideni aratır bir duruma gelmiştir. İthal brokratlar halktan uzak şehrin dokusundan uzak şehrin kültüründen uzak yöneticilerle halkla kucaklaşmak nasıl olacak sorusu kafaları karıştırmaktadır. En küçük alımı yandaş firmalardan il dışından temin edilmesi Diyarbakır esnafının dikkatini çekmektedir. Halkımız hükümetin devrim niteliğinde yaptığı işleri yetkililerden ve seçilmişlerden işitmek isterken bu kadroların nemalanma hırsı ve gayretleri tüm bu çalışmaları perdelemektedir. Halkımız netice itibari ile adalet huzur istihdam ve  kardeşlik istemektedir. Bu talebe kulak vererek yeni bir dönemin başlangıcı olması dileği ile ilimize hoş geldiniz..