İslam coğrafyası için önemli bir süreçten geçiyoruz. İşgalci Batı’nın üst aklı siyonist anlayış büyük Ortadoğu projesi ile islam coğrafyasını işgal ve parçalama anlayışını yıllardır faaliyete koymuş durumda. Birçok islam ülkesininde içinde olduğu bu işgal projesi uzun süredir görevde. Siyonist İsrail için bu coğrafyada iki tehlikeli ülke var İran ve Türkiye.
Müslüman halklar çaresiz durumda. Bu oyunu bu işgali son tahlilde bozan Tayyip Erdoğan olmuştur. Emperyal güçler Süriye üzerinden Türkiye üzerinde büyük oyun planlayıp hedefte Türkiye’yi bölme planları yapılıyordu. Türkiye’yi islam alemi üzerinde etkisizleştirmek istiyordular.
Bunun için uzun süredir bu ülkeyi PKK ile uğraştırdılar. Yetmedi feto ile yetmedi ekonomi ile yetmedi içindeki hayinler ile sıkıştırmaya çalıştırdılar. Bu ülke ilk kez irade gösterip bu kirli oyuna karşı kararlılıkla dik durdu.
Suriye çok planlı bir şekilde insansızlaştırılarak siyonist anlayışın el koyması için hazırlanıyordu. İsrail’in güvenlik ve kutsal toprak sevdası Nil ile Fırat arasındaki havzayı kapsayacak şekilde işgal etmesi hedeflenen bir proje olan büyük Ortadoğu projesi Türkiye tarafından engellendi.
Sözde özgürlük adına Suriye’ye müdahale eden işgalci batı anlayışı ülkeyi yıkıp talan ettiler. Suriye’yi siyonist anlayışa teslim edecek hale getirdiler. Türkiye bu oyunu gördü ve kararlı bir şekilde bu işgale karşı durdu. Bir yandan DEAŞ bir yandan PYD desteklenerek Suriye’yi çeteler arenasına çevirdiler. Mazlum Suriye halkını yerlerinden yurtlarından ederek perişan ettiler. Suriye’de rejim muhalifi güçleri bahane ederek Suriye halkını İDLİP’e oradan da Türkiye’ye gitmeleri yönünde çok planlı bir çalışma yaptılar. İDLİP’te yoğunlaştığı iddia edilen rejim muhalifi yapıları bahane ederek sivil insanlara kadınlara çoçuklara orantısız güç kullanarak sivil katliamlara şahit olduk. Türkiye’yi taciz eden sınırında siyonist anlayışa hizmet eden özüne ters halkına ters değerlerine ters bir anlayışı savunan yapılarla mazlum halkları ölüme götürecek kadar bir anlayış gelişti. Hedef belli plan ortadaydı. Türkiye’nin parçalanması olan bir proje. Türkiye bu projeye karşı Fırat kalkanı ile başlayan zeytin dalı ile devam eden ve bahar operasyonu ile kararlılık gösteren bu karşı harekatla işgalci anlayışın oyunu bozulmuş durumda. Eski Türkiye anlayışının olmadığı yeni Türkiye’nin kendine düşman anlayışlara karşı dik ve kararlı duruşu hesapta olmayan bir sonuç olarak işgal projesi sekteye uğramış durumda. İDLİP sıradan basit bir savaş arenası değildir. Siyonist anlayış ve onun çeteleri ile siyonist anlayışa karşı duranların mücadelesidir. Batı hep iki yüzlü ve ihanetçi bir anlayıştadır. Türkiye’nin Suriye’deki varlığı kaos ve savaşın Türkiye’ye taşınmasının önündeki engeldir. Büyük Ortadoğu projesi olarak islam coğrafyasını parçalama anlayışının bozguna uğratılmasıdır. Tarihin şahitliği dikkate alınırsa şu an Suriye’de bulunan dış işgal güçlerinden çok Türkiye’nin Suriye’de hakkı vardır. Çanakkale’de binlerce Halepli binlerce Suriyeli kardeşlerimizle emperyalist anlayışa karşı savaşan bu halk yine Suriye’de gelişen olaylara karşı duyarsız kalması mümkün değildir. Halep incinirse İstanbul ağlar. Suriye bölünürse yüreğimiz parçalanır. Bu kirli ve planlı oyuna karşı hep beraber dik ve kararlı durma çabası içinde olmalıyız. Kapımızda olan felaketin evimize sıçramaması için her zamankinden çok duyarlı ve birlik içinde olmamız gerekiyor.
Mevla görelim ne eyler
Ne eylerse güzel eyler.