Bugun...


Muharrem Mermutlu

facebook-paylas
Tüketim ve fakirlik…
Tarih: 19-12-2020 11:03:00 Güncelleme: 19-12-2020 11:03:00


Toplum uzun süredir fakirlik ve geçim sıkıntısından muzdarip olduğunu beyan etmektedir.

Ülkemizde son elli yılın bir anektodu yapılacak olursa nereden nereye geldiğimizi anlarız. Yaşam tarzımızdan tüketim alışkanlıklarımıza teknolojiden konfora olan düşkünlüğümüzü yeniden konuşmamız gerekmektedir. İsrafın bizi nasıl kuşattığını hangi kademede olunursa olunsun  gelirlerimizin temel ihtiyaçlardan çok gereksiz tükettiğimiz alışkanlıklarımıza yetmediğinin sesini işitir durumdayız. Yememizden içmemize giyimimizden telefon kullanım markamıza (modeline) arabalarımızın markasına ve oturduğumuz evlere kadar kendimize bakmamız gerekmektedir. Bu ülkede bir kesimin fakirliği doğru olmakla birlikte çoğunluğun israftan kaynaklı daha fazlasının istemi kuşatmasındayız. Şehirlerimiz değişti alışkanlıklarımız değişti yeme alışkanlıklarımız değişti giyim kuşam alışkanlıklarımız değişti evlerimiz değişti  içindeki eşyalarımız değişti oda sayılarımız tv adetlerimize kadar bir çok şeyimiz değişti. Aldığımız ücret ve kazançlarımız yetmez oldu. Kısaca kapitalizm her yönü ile toplumu kuşatmış durumda. Tümüyle tüketim merkezli bir ekonomi kazanında yanıyoruz yandıkça sesimiz yükseliyor. Temel ihtiyaçların dışında bir çok ürün pandemiden dolayı sokağa çıkma yasaklarında yok satıyor. İnsanlar tüketim çılgınlığı yaşıyor.  Bazı ailelerin evde besledikleri hayvanlara (kedi köpek) harcamaları vasat bir ailenin giderleri kadardır. Unutmamak gerekirki dünya  kaynakları  tüm insanlığın ortak malıdır. Ne kadar paramız olursa olsun bu kaynakları tüketmede hoyratça davranamayız.  Bu tüketim alışkanlığımız yarınki nesilleri de zor duruma bırakacaktır. Kapitalist anlayış “ürettiği kadar tüketimi ön görürken” islam anlayışı “ihtiyaç kadar tüketimi esas alır.” Kapitalist anlayış insanlığı felakete sürüklemektedir. Şu an bazı kaynaklar alarm vermeye başladı. Su yeryüzünde ciddi bir sorun haline gelmiştir. Kaynakların hoyratça kullanımı sonucu susuzluk sorunu ile karşı karşıyayız. Bir çok insan içeçek suya hasret kuraklık ciddi safalarda. Böyle devam ederse tüm dünya bundan etkilenecek durumda. Yakında dünyada su savaşları çıkabilir.

Neden bu sonuca geldik israf ve kanaatsizlik yüzünden.

İslam peygamberi yüzyıllar öncesi “Nehrin kenarında olsan dahi abdest alırken suyu israf etmeyin “ uyarısında bulunmuş. Çünkü su tüm insanlığın malıdır. Batı anlayışı ile aramızdaki fark bu. Batı anlayışı insanlığı felakete götürmektedir. Yine ihtiyacımız dışında aldığımız ekmeğin çöplere atılması ve bu oranın açlık ile boğuşan Afrika’daki insanların üç kez ihtiyacını karşılayacak oranda olduğudur. Bugün batı bizim gibi ülkelerin kaynaklarını sömürerek konfor içinde bir yaşam sürmektedir. Bizede bunu dayatarak ürettiklerini satmaktadır. Hülasa ihtiyacımız dışındaki tüketim alışkanlıklarımız dünya kaynaklarının hızla bitmesine sebep olmaktadır. Kapitalist batı geldiği noktada iflas etmiş durumdadır. Dünya bir felakete evilmektedir. Bunun sorumlusuda vahşi batıdır. Yeniden özümüze dönüp Batı’nın yerel kuklaları olmaktan kurtulup kendi değerlerimize dönmemizin zamanı gelmiştir. İnsanlık buna hasret durumdadır.



Bu yazı 4573 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI