aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat sohbet siteleri mobil sohbet Penis Büyütme Ameliyatı Meme Büyütme Ankara Burun Estetiği Ankara Lazer Epilasyon Ankara Lazer Epilasyon Ankara Kürtaj Ankara Kızlık Zarı Dikimi Ankara Lazer Epilasyon Konya Cilt Bakımı Konya Kıl Dönmesi Tedavisi Ankara Hemoroid Tedavisi Ankara Meme Ultrasonu Ankara Radyolog Ankara Selülit Tedavisi Konya Göz Kapağı Estetiği Ankara
Bugun...


PROF. DR. OKTAY BOZAN.

facebook-paylas
AMİD VE DİYARBEKİR ÜZERİNE DÜŞÜNCELER 1
Tarih: 17-03-2025 00:03:00 Güncelleme: 17-03-2025 00:03:00



Sümer-Akkadlardan kalma belgelere göre Dicle-Fırat nehirleri arasındaki bölgeye “Subartu”, buraya yerleşmiş kabilelere de “Subaru” denilmekteydi. Yunanların “Mezopotamya”, İslam tarihi kaynaklarının ise “el-Cezîre” dedikleri bölgenin önemli bir kısmı günümüzde Diyarbakır ve çevresine tekabül etmektedir. Bugün, Diyarbakır olarak ifade edilen şehir, tarih boyunca farklı şekillerde isimlendirilmiştir. Bu isimlendirmelerin önemli bir kısmı aynı ismin farklı milletler tarafından değişik şekillerdeki telaffuzundan ibarettir. Buna göre tarihi süreç içerisinde şehir, Amid, Amida, O’mid, Emit, Augusta, Karaca Kale, Kara Amid, Kara Hamid ve Diyarbekir gibi farklı isimlerle anılmıştır. İlk defa Asur hükümdarı I. Adad-Nirari (M.Ö. 1310-1281)’den kalma bir kılıç kabzasında “Amidi” veya “Amedi” olarak yazılmıştır. Asurluların önemli bir askeri ve idare merkezi, Arami kökenli Bit Zamani hanedanlığının ise başkenti olan Amid, Yunan ve Latin kaynaklarında Amida, Arap kaynaklarında ise Amid olarak geçer. Amid adının mahiyeti ve ilk defa kimler tarafından verildiği hususu henüz açıklığa kavuşmuş değildir. Amid adının tarihin bilinen en eski zamanlarından XIX. yüzyılın ortalarına kadar resmî kayıtlarda kullanılmıştır. Bölgenin siyasi hâkimlerinin zaman zaman değişmesine rağmen Amid adı varlığını uzun süre korunmuştur. 639 yılında Müslümanların hâkimiyetine geçmesinden sonra da şehir için Amid adı kullanılmaya devam etmişti, ancak bölgenin adı Diyarbekir olarak isimlendirilmiştir. 
Şehrin Müslümanlar tarafından fethinin başlangıcında vilayet ve bölge adı olarak kullanılan Diyarbekir adı, Osmanlı Devleti’nin idaresinde de uzun yıllar vilayet ve bölge adı olarak kullanılmıştır, ancak Osmanlı arşiv belgelerinde XVII. yüzyıldan başlayarak vilayet adı olmanın yanında şehir ve sancak adı olarak da kullanılmıştır. Şehrin “Amid” adı yavaş yavaş unutularak yerini “Diyarbekir”e bırakmıştır. Cumhuriyet Dönemi’nde Türkiye’de Türkçe olmayan birçok yer adının, çıkarılan kanunlarla değiştirilmiş olduğu bilinen bir husustur. Ancak bu durumun Amid adı için geçerli olduğunu ileri sürmek mümkün değildir. Zira Amid adının değişmesi, çıkarılan herhangi bir ferman veya kanunla değil, tarihin akışı içinde gerçekleşmiştir. 
Mustafa Kemal Atatürk’ün 15 Kasım 1937 Pazartesi günü Diyarbekir’i ziyareti esnasında kullanmış olduğu “Diyarbakır” ifadesi ve konuya ilişkin talimatları üzerine Amid ve Diyarbekir isimleri üzerine çalışmalar yapılmıştır. Akademik ve doğal bir seyirden ziyade Mustafa Kemal Paşa’nın talimatı ile yaptırılan çalışmalar, şehrin adlarının Türkçe olduğunu kanıtlamaya yönelik olmuştur. Bu amaçla Türk Dil ve Türk Tarih Kurumu üyelerinden oluşturulan heyet, konu hakkında tarihi, filolojik ve etimolojik tetkikleri içeren bilgilerini ve görüşlerini sunmuşlardır. Konuya ilişkin müzakerelerde; Diyarbekir’deki “Bekir” sözünün güya oraya yerleşen Bekir b. Vail kabilesinin adından alındığı yolundaki izahların İslami devirde uydurulduğu, bu izahın ancak X. asırdan sonraki eserlerde görülmesiyle anlaşıldığı, Bekir sözünün aslında “Bakır”dan geldiği ve Arap yazısının ve şivesinin tesiriyle zamanla Araplarca “Bekr” gibi okunduğu ileri sürülmüştür. Böylece, Diyarbekir ifadesinin Benî Rebia’nın bir kolu olduğu söylenen Bekir b. Vail kabilesinden hareketle ortaya çıktığı fikri tamamıyla mitolojik ve bilimsellikten uzak olarak tanımlanmıştır. Müzakerelerde İslam tarihi kaynakları ve batı kaynaklarında geçen Amid ve Diyarbekir ifadelerine yer verilmesine rağmen, bu iki ifadenin de Türklerle ilişkilendirilmesi için yoğun bir çaba gösterilmiştir. Kurul üyeleri, Amid ve Diyarbekir ifadelerini genellikle bakır ile ilişkilendirmek için yoğun ve hararetli bir çaba içerisinde olmuştur. 
Şehrin isimlerinin Türkçe olduğu tezine karşı birçok toplum da Amid ve Diyarbekir adına sahip çıkarak kendilerine mal etme gayreti içinde olmuştur. Ancak bu konudaki yakıştırma ve değerlendirmelerin büyük bir kısmının gerçeği yansıtmadığını, meseleye ideolojik yaklaşıldığını kabul etmek gerekiyor. Bazı İslam tarihçileri ve Avrupalı seyyahların isabetli ve makul değerlendirmeler yaptığını söyleyebiliriz. Konuya ilişkin tüm iddia ve tezleri dikkate aldığımızda şehrin ilk adının Amid olduğu ve Asurlular döneminde kullanıldığı tartışmasızdır. Ancak bunun ne anlama geldiği konusundaki görüşler hakikati yansıtmaktan uzaktır. VIII. yüzyıldan itibaren önce bir bölge ismi XVII. yüzyıldan itibaren hem şehrin ve vilayetin adı olan Diyarbekir ifadesinin Araplarla ilişkili olduğu konusunda ittifak vardır. XI. yüzyıldan itibaren bölgeye hakim olan Türkler, resmi kayıtlarda Amid, konuşma dilinde ise genellikle Kara Amid şeklinde kullanmıştır. Diyarbakır’a gelen seyyahların büyük bir çoğunluğu şehrin siyah bazalt taşından dolayı Türkler tarafından Kara Amid şeklinde ifade edildiğine dikkat çekmiştir. İslam ve Osmanlı tarihi kayıtlarında “Âmid” olan kullanılan isim, günümüzde halen şehir halkı tarafından biraz da bozulmuş şekliyle “Amed” olarak kullanılmaya devam etmektedir. Zaman zaman güncel polemiklerin de konusu olan Amid/Amed ifadesi gelinen noktada telaffuz biçimiyle adeta ideolojik bir tarafgirliği ele veren bir kullanım haline gelmiştir. Öncelikle şunu ifade etmek gerekiyor; Arap alfabesi ile yazıldığında ve harekesiz okunduğunda şehrin eski adını “Amid veya Amed” diye okumak mümkündür. Ancak imla kullarına göre okunduğunda İslam ve Osmanlı kaynaklarının tamamında Amid ifadesi ve kullanımı yaygındır. Meseleye ideolojik olarak bakan bazı kişi ve çevrelerin Amid/Amed kelimesinin Kürtçe olduğunu iddia etmesi akademik dayanaktan yoksundur. Amid ve Diyarbekir ismine dair görüş beyan eden hiçbir tarihçi veya seyyah, bu kelimenin Kürtçe olduğuna dair görüş ileri sürmemiştir. Bunun yanı sıra Kürtlerin Amid şehrini “Amed” şeklinde telaffuz ettiğine dair herhangi bir kayıt da söz konusu değildir. Bunun aksine bazı Batılı seyyahlar şehrin adının Kürtler tarafından “Amid veya Hamid” şeklinde telaffuz ettiğine dikkat çekmektedir. 



Bu yazı 801 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI