aohbet islami chat omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat sohbet siteleri mobil sohbet Penis Büyütme Ameliyatı Meme Büyütme Ankara Burun Estetiği Ankara Lazer Epilasyon Ankara Lazer Epilasyon Ankara Kürtaj Ankara Kızlık Zarı Dikimi Ankara Lazer Epilasyon Konya Cilt Bakımı Konya Kıl Dönmesi Tedavisi Ankara Hemoroid Tedavisi Ankara Meme Ultrasonu Ankara Radyolog Ankara Selülit Tedavisi Konya Göz Kapağı Estetiği Ankara
Bugun...


PROF. DR. OKTAY BOZAN.

facebook-paylas
SULTANLAR ŞEHRİ SİLVAN
Tarih: 24-04-2025 00:02:00 Güncelleme: 24-04-2025 00:02:00



Türkiye'nin en önemli projelerinden biri olan GAP'ın Diyarbakır-Batman arasındaki ovaların su ihtiyacını karşılayacak kısmını oluşturan Silvan Tüneli'nin yapımına başlandı. Silvan Projesi, sadece bir sulama projesi olmayıp, aynı zamanda Batman’ın da içme suyu ihtiyacını karşılayacak önemli bir yatırımdır.  Silvan Projesi’nin ana su kaynağı konumundaki Silvan Barajı, Atatürk Barajı’ndan sonra ülkemizin en büyük sulama barajı olma özelliğini taşıyor. Silvan Barajı’yla birlikte bölgenin tarım ve istihdamına büyük katkı sağlayacak yatırım, bölgenin kaderini değiştirecek boyuttadır. Bölge tarımda devrim yaratması, istihdama ivme kazandırması ve Diyarbakır’ın ekonomik-sosyal yapısını dönüştürmesi beklenmektedir. 17 Nisan 2025 günü yapılan açılış törenine bakanlar, milletvekilleri, valiler ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da canlı bağlantı ile katıldığı tünelin açılışında önemli mesajlar verildi. GAP kapsamındaki bu çalışma ile Diyarbakır’da 4 milyon dönüm arazinin sulanacağı ve bu 4 milyon dönüm arazinin 2 milyon 300 bin dönümünü tek başına Silvan Barajı’nın karşılayacağı, bölgenin zenginleşerek 300 binin üzerinde ek istihdam sağlanacağı vurgulandı. Böylece Diyarbakır’ın önemli gıda arz merkezi haline geleceği, bu yatırım ile tarımdan sanayiye olumlu katkı sunacağı ve geriye göçü sağlayacağı ilave edildi. 
Bu konuda ortaya konan rakamlar ve öngörülen hedefler Silvan’ın önümüzdeki 10 yıllarda önemli bir yerleşim merkezi olacağına delalet etmektedir. Aslında Silvan Orta Çağda mamur ve saygın bir merkezdir. Tarihsel süreçte önce Martiropolis (Azizler/Şehitler Şehri), daha sonra Meyyafarikin olarak ifade edilen Silvan, 639 yılında İyaz b. Ganem komutasındaki İslam orduları tarafından fethedilmiştir. Silvan, Hamdaniler, Mervaniler, Artuklular ve Eyyubiler döneminde siyasi, idari, sosyal ve kültürel açıdan neredeyse Diyarbakır ile eş değer bir konumda bulunmaktadır. Silvan, Süryani Mar Marutha’nın şehitlerin kemikleri ile şehrin surlarını inşa ettiği yerin adıdır. Kürt edebiyatının önemli bir teması olan Zembilfuroş destanının geçtiği yer olan Silvan, aynı zamanda Bizans’a karşı Selçuklu saflarında hilalin gölgesinde yer alan Mervanilerin başkentidir. Silvan farklı milletlerin ve hanedanların asırlarca bir arada yaşadığı önemli şehirlerden birisidir. Bu nedenle Süryaniler, Ermeniler, Araplar, Kürtler ve Türkler şehrin mimari ve kültürel dokusunda iz bırakmışlardır. 
Silvan’ın nasıl bir potansiyele sahip olduğunu son yıllarda yapmış olduğumuz akademik çalışmalarla görme imkânımız oldu. Burada çok önemli tarihi eserler bunmaktadır. Malabadi Köprüsü, tarihi camiler, konaklar, mezarlıklar, Hasuni Mağaraları bunların başında gelmektedir. Tarihi eserlerin yanı sıra önemli tarihi şahsiyetler de burada defnedilmiştir.  Haçlılara karşı destansı mücadeleler veren ve Anadolu Selçuklu Devleti'nin ikinci kurucusu kabul edilen Sultan 1. Kılıçarslan burada yatmaktadır. Moğolları yeryüzünde ilk defa hezimete uğratarak umudun ve direnişin sembolü olan Celaleddin Harzemşah’ın mezarı  Silvan’dadır. Özbekler, Emir Timur’dan sonra Celaleddin Harezmşah’ı önemli tarih şahsiyet ve kahraman olarak kabul etmektedir. Yaklaşık yarım asır hükümdar olan ve Silvan’ın bir kültür ve bayındırlık merkezi haline getiren Mervani Emiri Nasuddevle Ahmed buraya defnedilmiştir. X. yüzyılın başında Bizans İmparatorluğu’nun Diyarbakır ve çevresini işgal girişimini defalarca başarılı bir şekilde engelleyen ve önemli hizmetleri ile bilinen Hamdani Emiri Seyfüddevle’nin de mezarı Silvan’da bulunmaktadır.  Bu nedenle Türkler,  Kürtler, Araplar ve Özbekler  tarafından muteber  kabul edilen dört önemli tarihi şahsiyetin varlığına dikkat çekmek amacıyla 2021’de yapmış olduğumuz Sultan I. Kılıçarslan ve Silvan Sempozyumu kitabını “Sultanlar Şehri Silvan” başlığı ile yayınlamıştık.  
Yaklaşık bir asır Mervanilerin başkenti, Hamdani, Artuklu ve Eyyubilerin ise önemli bir siyasi ve idari merkezi olan Silvan’ın önemli bir merkeze dönüşmesi için ekonomik alandaki çalışmalarla yetinilmemesi gerekiyor. Lüzumlu ve hayati olan bu çalışmalarla birlikte şehrin eş zamanlı olarak sosyal ve kültürel açıdan da ihya edilmesi gerekmektedir. Dicle Üniversitesi’nden akademisyenlerin yer aldığı komisyonların çalışmaları neticesinde 2021 Sultan I. Kılıçarslan’ın;  2022'de ise Celaleddin Harezmşah’ın mezar yeri ile önemli çalışmalar yapılmıştı. Bu durum ülkemizde ve Özbekistan'da büyük heyecan uyandırmıştı. Bu nedenle mezar yeri tespit edilen ve ismi geçen sultanlar adına türbe ve makamların yapılması Silvan'a olacak olan tarih turizmini ciddi anlamda destekleyecektir. Bu konudaki duyarlı siyasilerin ve bürokratların atacağı adımlarla bunun zaman kaybedilmeden gerçekleşmesini temenni ediyoruz. Silvan, I. Dünya Savaşı ve Milli Mücadele döneminde önemli gelişmelere tanık olmuştur. I. Dünya Savaşı esnasında Mustafa Kemal Paşa’nın komutasındaki 16. Kolordu’nun merkezi olan Silvan’da işgal altında bulunan Muş ve Bitlis’in kurtuluş planları yapılmıştır. 
Milli Mücadele döneminde Silvan’da eşraf ve din adamları çok etkin bir rol oynamıştır. Ermenistan planlarına ve ayrılıkçı politikalara karşı önemli bir duruş sergilenmiştir. İzmir’in işgali sürecinde 12 Silvanlı ve Kulplu kadın, yaşanan mezalime seyirci kalmamış, Amerikan Başkanı Wilson ve eşine bir protesto telgrafı çekmiştir. İşgallerin kadınlar tarafından da lanetlendiği ve ABD Başkanı Wilson’a protesto telgraflarının çekildiği muhtemelen birkaç yerden birisi Silvan’dır. Bu nedenle Silvan,  Milli Mücadele açısından çok dinamik merkez özelliği taşımaktadır. Anadolu’yu hedef alan tüm işgallere karşı ilk tepki verilen yerlerden birisi olmuştur. Bu kapsamda Silvan'da bir müzenin açılması önemli bir adım olacaktır. Yapılacak olan müzede Silvan'da hüküm süren hanedanlıklar, onlara ait tarihi eserler ve Silvan'da elde edilen/edilecek olan kıymetli eserler sergilenebilir. 
Bunun yanı sıra Silvan Kalesi'nin onarılması ve belli yerlerde kazılar yapılması şehrin gelişimine katkı sunacaktır. Yapılacak kazılarda geçmiş dönemlere ait çok sayıda tarihi materyale ulaşılacağı şüphesizdir. Osmanlı arşiv belgelerinden hareketle çok sayıda antik eserin mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Bu kazılar, hem Silvan’ın tarihine derinlik katacak hem de şehre yönelecek turizm akışını olumlu yönde etkileyecektir. Bu ve buna benzer bir takım adımlar neticesinde Silvan, Diyarbakır-Mardin ile Bitlis-Ahlat-Malazgirt turlarında tercih edilen bir destinasyon haline gelecektir. Böylece bir geçiş güzergâhı değil artık bir konaklama merkezi olacaktır. Şehirler, sadece dekor ve görünümle cazibe merkezi olmaz. Şehirleri çekim merkezi yapan taşıdığı ruhtur. Bu ruh; din, tarih, kültür ve sanattan meydana gelmektedir. Silvan’ın hâlihazırda potansiyelinin ve tarihsel konumunun çok gerisinde olduğunu kabul etmek gerekir. Zira Silvan’ı gezdiğimizde örselenmiş ve hoyratça muamele edilmiş bir değer olduğunu maalesef görüyoruz. Kurumlar arası eşgüdüm ve amaç birliği sağlanırsa Silvan’ın ve diğer şehirlerimizin daha kolay inşa edileceğini ve bu durumun da toplumsal barışa ciddi katkılar sunacağı aşikârdır.



Bu yazı 686 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI