Diyar-ı Bekir peygamberlerin duasını alan kadim şehir. Rivayete göre Hz. Muhammed (sav) Miraç’ a çıkarken Diyar-ı Bekir için “ Bu memleketten bereket hiçbir zaman eksilmesin” diye dua eder. Yine Diyar-ı Bekir’de yaşamış olan Hz. Yunus da “İliniz mamur halkınız her zaman sevinçli olup bütün çoluk çocuğunuz asil ve olgun olalar” diye dua etmişti. İşte bu kadim şehir eskiden surlarla çevriliydi. Şehre dört kapıdan girilirdi. Her kapının yanında da bir hamam vardı., şehre girenler bu hamamlara sokulur ve yıkanırlardı. Şehre abdestli ayak basarlardı. İşte öyle bir şehirdi Diyar-ı Bekir.

Peki, şimdi ne halde Diyar-ı Bekir?

Diyar-ı Bekir zamanla değişti mi?

Diyar-ı Bekir’i değiştirebildiler mi?

Ne haldesin Diyar-ı Bekir!!!!

Çağlar değişirken şehirlerde değişir mi?

90’lı yıllara kadar Diyar-ı Bekir’de sokaklar cıvıl cıvıldı. Her sokakta seksek, gazoz kapağı, bilye, beştaş, topaç çevirme, istop, yedi kule, ip atlama, seksek oynanırdı. İlişkiler çok sıcaktı, çocuklar hep birlikte birinci katın kapısını çalar, su ister sonra yine oyuna dönerek eğlenirlerdi. Sonraları sokaklara olan güveni azalttılar. Oyunlarda unutulmaya başladı.

2000’li yılların başında Diyar-ı Bekir’de neredeyse her küçenin başında bir internet kafe açılmaya başladı. Böylelikle ilerde sorunlu ve sorumsuz bir gençliğin temelleri bu kadim şehirde atılmaya başladı. 18 yaşın altındakilerin bu mekânlara girmesi yasaktı fakat gerekli denetimler tam sağlanamadığı için parası olan herkesle dolup taştı. Ayrıca bu mekânların çoğu uyuşturucu satıcılarının uğrak yeri haline geldi. Uyuşturucu o yıllara kadar yüksek sosyo-ekonomik düzeyi yüksek gençler arasında kullanım oranı daha yüksekti ama bu kafeler hem gençlerin ahlakını bozmaya hem de uyuşturucu sosyo-ekonomik durumu düşük olan kesimlerde daha fazla kullanılmaya başlandı.

2010’lu yıllara gelindiğinde de bu kafelerin çoğu kılıf değiştirdi. İsimler aynı kaldı ama faaliyetler değişti. Bu İnternet kafelerin çoğunda kaçak bahis (sanal iddia) oynatılmaya başlandı. Buralarda oynatılan bahis yuva yıkan cinsten. İddialara göre bir kişi, 1 saat içinde bahis yaparken bahis yaptığı takımlar kaybettiği için tüm mal varlığını kaybedebilir. Sanalda oynatılan bu maçlar tamamıyla kurgu ve bir maç sadece üç dakika sürüyor. Yine iddialara göre ayrıca kasanın kaybetmemesi için oynanan maçlara müdahale edilebiliyor ve maç bitmeden sonuç değiştirilebiliyor. İşin garip tarafı şehrin orta yerinde bunlar oluyor. Çocuk ve gençler bu mekânları mesken tutmuş durumda. Yine onlarca yuva bu mekânlarda kaybedilen paralar yüzünden dağılma noktasına gelmiş durumda.

Peki, bu mekânların işletilmesi yasal mı?

Şehrin orta yerinde bu mekânlar nasıl işletiliyor?

Halkın iddiaları doğru mu?

Yetkili merciler bu mekânlardan habersiz mi?

Sadece özel müşterileri mi biliyor?

Halkın isteği geldiği günden itibaren daha güzel bir Diyar-ı Bekir için çalışmalarına hız veren, çocukların ve gençlerin daha iyi bir ortamda okuyabilmesi için elinden gelenin en iyisini yapan, Diyar-ı Bekir’de sosyal farkındalık yaratabilecek projelere verdiği desteklerle tanınan, son olarak da ilimizdeki amatör spor kulüplerine 1 milyon 200 bin TL nakdi yardım sağlayan Sayın Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkan V.  Sayın Hasan Basri Güzeloğlu’nun şehrimizi ve gençlerimizi olumsuz etkileyen bu tür olumsuzluklara müdahale etmesidir.