We Are Social 2020 raporuna göre Dünyada 4.54 milyar internet kullanıcısı var, buda dünya nüfusunun %59’nu kapsıyor. Böylesi devasa alanların idame edilebilmesi için diğer ülkeler gibi de Türkiye'de günlük erişimin en az 1 milyondan fazla olan whatsapp gibi mobil mesajlaşma uygulamaları dahil, Facebook, Twitter, Instagram, YouTube ve hatta son günlerde kişisel veri hırsızlığı ile gündeme gelen bir çok ülkede yasaklanan Tiktok gibi yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılara yeni yükümlülük ve yaptırımlar getiren düzenleme geçtiğimiz Çarşamba günü TBMM'den geçerek yasalaştı.

Bir önceki yazımızda sosyal medya yasasının sosyal medya ve içerik üreten şirketlere getirdiği yasaların maddelerine değinmiştik.

Peki, kullanıcılar bu yasadan nasıl etkilenecek?

Öncelikle şunu belirtmeliyim bazı dijital platformlarda ifade özgürlüğü kısıtlaması algıları yaratılmaya çalışılsa da; yasayı bütün olarak ele aldığımızda, aslında kullanıcılara daha güvenli sosyal alanlar kazandırmak ile beraber bazı yöntemler ile ip nolarını (sanal adreslerini) gizleyerek karanlıklar ardına saklanan art niyetli kişilerin özellikle siber ordu yönetenlerin yasa dışı faaliyetlerinin tespit ederek ülkeyi dezenformasyona kapalı hale getirip sanal gerçeklik ortamı oluşturmak en önemlisi ise sosyal medya dolandırıcılığının önüne geçmek.

1 Ekimden öncesi gibi artık sosyal medya baronlarının kendi ülkelerinde en ufak eleştiriyi dahi sansürleyerek aksine bizim ülkemizde her türlü propaganda ve yalan haberlerin oluşturduğu yakın tarihimizin; gezi, 6 7 8 Ekim olayları ve hatta fetöcü hainlerin başka ülkelere kaçarak dijital platformlarda bazen kendileri bazen de sahte hesaplarla bir takım şahsiyetleri hedef alarak yaptıkları paylaşımlar artık olmayacak buda bazı açıklamaların aksine Kullanıcıların sosyal medyada özgürce paylaşım yapmalarını engellemeyecek, bu önemli değişikliklerden biri bahsettiğimiz yalan içerik veya iftiraları mahkemelerce kanıtlanan art niyetli kişilerin kullanıcılara ait kişisel verilerini sosyal medya şirketlerinin kamu otoriteriyle paylaşmak zorunda kalacağını ön görüyor.

Kullanıcılar paylaşım yaparken bir daha düşünecek

Dijital platformlarda açılan reel veya anonim kullanıcılar savunduğu düşünce her ne ise gelişi güzel yazamayacak veya doğruluğu kanıtlanmayan toplumu harekete geçirecek herhangi olayın bile doğruluğu kesin olarak kanıtlanmadan paylaşılamayacak. Ayrıca etnik guruplardan biri hakkında yapılan paylaşımın doğruluğu kanıtlansa bile hem genelleme yapılamayacak hem de mevcut olayı bahane ederek başka etnik guruplar hedef gösterilemeyecek. Yasa, bu durumda söz konusu paylaşımlar hakkında suç duyurusunda bulunulabileceğini ve sosyal mecralarında da bu paylaşımları yapanların kişisel bilgilerini verme yükümlülüğü olduğunu söylüyor. Dolayısıyla kullanıcılar herhangi bir paylaşım söz konusunda olduğunda, ‘’ben bu paylaşımda bulunacağım ama kimliğimin direkt paylaşılma ihtimali var’’ diye düşünecek.

‘’Ağzıma geleni söylerim’’

Önemli!

Sosyal medya yasasında sadece toplum ile alakalı yaptırımlar yok

Bir başka kullanıcının herhangi bir legal paylaşımına veya etik kurallara uyarak yapmış olduğu eleştiriye hakaret ederseniz dava açılması durumunda anonim kullanıcı olmanız bile sizi ceza almaktan kurtaramayacak hatta bazı mevcudiyeti kanıtlanmış soruşturmalarda dijital adım izleriniz takip edilecek yani yeni yasayla birlikte sosyal medyada eleştirel paylaşımda bulunan kişilerin "eninde sonunda" bu durumla karşı karşıya kalacağı da uzmanlar tarafından söyleniyor.

Dijital marketlerde dikkat etmek durumunda

Önceki yazılarımızda bahsettiğimiz son zamanlarda yükselişe geçen dijital market sahipleri de dikkat etmek zorunda. ‘’kapatıyoruz’’ ‘’etiketin yarısı’’ patron çıldırdı vs. vs. reklamlarla hile yaparak müşteriyi çeken gerçek marketler gibi hile yapan dijital marketlerde bu yasadan nasibini alacak.

Dijital marketler kendi veya bir başka dijital platformu kullanarak açmış olduğu işletmelerde sattığı veya reklamını yaptığı ürünün tüketiciler tarafından şikâyet edilmesi durumunda dijital işletme mevcut bulunduğu dijital platformdan kaldırılacak eğer kaldırılmazsa sosyal medya yasası gereğince para cezası sonra kademeli olarak dijital mecranın ulaşılabilirliği sınırlandırılacak çünkü sosyal medya ağları eğer kanun uyarınca, mevcut şikâyetin gereğini yapmazsa para cezası verilmesi öngörülüyor.

Yalnız bu kısımda şöyle bir sıkıntıda doğabilir; sosyal medya ağları, bu para cezalarının önüne geçmek için kendilerine gelen tüm bilgi taleplerini karşılama yolunu ya da paylaşımları direkt kaldırma yolunu tercih edebilirler. Bu durumda Türkiye’deki e ticaret alanlarını daraltabilir. Güzel olan tarafı ise kaliteli ürünlerin dijital marketlerde daha fazla yer alması olacak.

Kullanıcılar yerine sosyal medya platformları tazminat ödeyecek

Sosyal medya platformlarının önceden de talep edildiği gibi erişim engeli ve içerik çıkarma taleplerine karşı kayıtsız kalırsa mevcut platformdaki paylaşımından şikâyetçi olan kişilerin direkt sosyal medya sağlayıcılarına dava açmasının önü açılıyor ve böyle bir davanın açılabilmesi için, erişime engellenmesi talep edilen paylaşıma ilişkin herhangi bir hakaret davası açılmış olması da gerekmiyor.

Mesela sizi hedef alan bir içeriği bildirdiniz sosyal medya platformu duyarsız kaldı siz durumu mahkemeye taşıdınız sosyal medya platformu yine kayıtsız kaldı bu defa direk olarak mevcut paylaşımın olduğu sağlayıcıya dava açabileceksiniz üstelik daha önce bu konuyla alakalı bir karar olmadığı halde. Bunun sonucunda da mevcut paylaşımı yapan x kişisini koruyan sosyal medya platformu şikâyet eden kullanıcıya tazminat ödeyecek ve tekrar kişi bilgilerini paylaşmazsa önce para cezası sonra kademeli olarak kısıtlama gelecek.

Dijital platformlara ağır hükümlülüklerde geldi.

Örneğin bir kullanıcı binlerce paylaşımın kaldırılması talebinde bulunabilecek dijital sağlayıcıda 48 saat içinde o binlerce paylaşımı incelemek zorunda kalacak.

Son olarak verilerimiz güvende.

Son yüzyılın ticaret kaynağı haline gelen kişisel veriler, yapay zekâ havuzunu algoritmalarla destekleyen seviyeye geldiğinden petrol kadar değerli bir durum aldı. Adli bilişimden kişisel gelişime veya film şirketlerinin kişilerin eğilimleri üzerine konular belirleyebilmek ve hatta ticari alanların nereye kurulması reklam şirketlerinin direk olarak tüketiciye ulaşabildiği uygulamalar veya web tabanlı ve hatta bir dijital platforma kayıt olurken zorla diretip topladıkları kişisel veriler yazının başında da bahsettiğim ülkemizde günlük tıklamaları milyonları ulaşan dijital platformların sağlayıcıları ülkemize gelmesiyle yurt dışına çıkmasının önü alınacak. Bir nevi dijital blok uygulanacak.

Sosyal medya yasası yeni istihdam kapılarını aralayacak.

Dijital medya platformları ülkemizde açacağı temsilcilikler ile istihdama katkı sunacak akabinde, Özellikle şirketler veya tanınmış kişiler sosyal medya yasası hükümlükleri ile karşı karşıya gelmemek şirketlerin nüfus ettiği alanları karşılayabilmek ve ürünlerini tüketiciye bu yasalara ve dijital adımlarını sildirtmeden ulaştırmak için sosyal medya uzmanları ile çalışacak veya iletişim fakültelerinden mezun tüzel kişiler ile saygın guruplar kurarak halkla ilişkilerini arttırıp dijital dönüşümlerini kademeli olarak tamamlayacak.

Yıllardır ülkemizin kanayan haline dönüşen her yönü ile dijital çağdaşlık ve güvenli kullanıcı oluşturulmaya yönelik atılan adımlarla oluşturulan sosyal medya yasasının kişisel kullanımdan kaynaklı oluşabilecek sorunları kendi maruz kaldığımız olaylar ile uzmanların notlarından örneklerle anlatmaya çalıştık. İçe kapanık değil sınırları dahi olmayan bir dünyada legal içerik üreterek dijital kişiliğe bürünürken bir başka yaşamları düşünerek illegal içerikleri üretmekten kaçınıp yada dijital propagandalara alet olmadan en yakın sürede milyarlarca liralık tazminatlar ve hatta hapis cezaları ile karşı karşıya kalmamak için sosyal medya uzmanları ile çalışmanızı öneririz.

Yasin Güler

Siber Güvenlik Uzmanı

Soru ve Görüşleriniz İçin

Sosyal Medya Hesaplarımız

YouTube  Facebook Twitter instagram