Geçen günlerde köşe yazarlığını yaptığım MuhasebeTR. nin Türkiye Geneli Web sayfasında yayınladığım yazımın aynısını yayınlıyorum. Dileyen bu (http://www.muhasebetr.com/yazarlarimiz/ahmetsicakyuz/011/) Web sayfasından da takip edebilir. “ 01.06.1989 yılından beri 3568 Sayılı Türkiye Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Kanunu tam 32 yıldır yürürlükte. Mesleki hayatımızda, mesleğimizin bugünlere gelmesinde katkıları bulunan büyük üstatlarıma ve emeği geçen duayen meslektaşlarıma minnet borçluyum.

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, bir tıkla iyiyi ve kötüyü bir birinden ayırt edebilecek dönemi artık geride bırakacağımızı düşünüyorum. Zaman ve koşulların, özellikle yenidünya düzeni ve pandemi (Kovid-19) döneminden kalan bazı yeni yeniliklerin çağımızda mesleğimize olumsuz yönde etkisi olmuştur.

*Kimi meslek Mensupları (Mali Müşavirler) artık bu mesleği dijital ortamlarda yapamaz hale gelmişlerdir.

*Gerek TÜRMOB’ un gerekse Maliye Bakanlığının “Meslektaşlarımıza Yüklediği Sorumluluklar” bir çığ gibi büyüdü, birileri çıkıp sırtımızdan, nereden nelere geldik, hesabını yapmadan şuan angarya işlerle uğraşmaktan mesleğimizi icra etmekte zorlanır hale geldik.

 *Önümüze dayatılan bunca işlerden dolayı (e-Hizmetler) Meslek mensupları artık bu mesleği yapamaz hale getirildi.

Bunları söylerken karamsarlık yapmayı düşünmüyorum, işin içinde olan ve mesleği pratik yapan meslektaşlarımdan gelen yoğun şikâyetleri dinledikten sonra bu yazıyı kaleme aldım.

Elbette ki kurumsal çalışmayı becerenler bu çıtayı bir nebze olsun daha da ilerletmeye ve mesleğin “DİJİTAL” ortamlarda hızlı, uygulanabilir hale getirmeyi başaranlar da var. Gelecekte bu  mesleğimizi daha iyi koşullarda icra edecek meslektaşlarımız da olacaktır.

Yılların vermiş olduğu mesleki tecrübemiz ile bu günün kıyasını yapmak istersek bana göre eğer tabir “çok ağır” olmayacaksa,

Şöyle ifade edebilirim; Tamamen “E-HİZMETLERE” dönüşen sistemimiz, artık her işimizi elektronik ortamlarda yapmaya başladık. Buna bir örnek olsun diye “çok eski zamanlarda devasa gemilerin alt katında güvertede kürek çeken zavallı köleler vardı. Bunlara “FORSA” denilirdi. Bunlar bir an olsun dinlenemezler idi. Birazcık dinlenseler, birileri başlarında “kırbaçlı bir cani” in yağlı kırbacını sırtlarında yerlerdi.

Maalesef bugün geldiğimiz nokta artık mesleğimizin bir an olsun E-HİZMETLER karşısında duramaz olduk, sistem bir dakika içinde çalışmadığın takdirde hemen seni güverteden atıyor. İşin yok yeniden bağlanmaya çalış, artık elektronik sistem seni tekrar bağlar ise… Gördüğüm kadarı ile “ELEKTRONİK KÖLELİK” düzeni oluşmaya başladı.

Kısacası; ileriki yıllarda bunun daha da yaygınlaştırılmış çeşitleri ile tanışacağız. Sistemin Köleleri olmamak için, Angarya işlerin üzerimizden derhal kalkmasını temenni ederiz.