3065 Sayılı Kanun ile ülkemizde 1984 yılından beri uygulanan KDV oranlarında birçok değişiklikler bulunmakta. Kovid-19 pandemi döneminden dolayı bazı hizmetlerde 30.09.2021’e kadar % 18 den 8 e, % 8 den 1’e kadar indiğini gördük.

Aslında bu yazımızda çok ilginç bir durumdan söz etmeye çalışacağız. Ülkemizde K.D.V. oranlarının ne kadar yüksek orandan alındığını size aşağıda verilmiş bir özel geden çıkan sonucu paylaşacağım; 14.04.2021 tarihli E-21152195-130(28.2021.3367)-147675 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığı İzmir Vergi Dairesinin vermiş olduğu Özel gede “ Damla Sakızının vergi oranı % 18” olarak belirlenmiş.

Ama nasıl mı? Dersiniz.

Aynen böyle olmuş.

Aslında 3065 Sayılı KDV Kanununda 28.maddesindede zikredilen listelerde de ibare aynen şöyle geçiyor “Bu kapsamda KDV oranları, 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı (BKK) eki (I) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %1, (II) sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %8, bu listelerde yer almayan vergiye tabi işlemler içinse %18 olarak tespit edilmiştir. Yazılması aklınıza gelen her ne ise bu listede yazılmaması durumunda, Kanun sizi % 18 KDV hesaplamaya yönlendiriyor.

“Dişlerimizin arasında kaybolan bir maddeden % 18 KDV” alınıyor ise; gerisini siz düşünün. Damla sakızına uygulanan %18 KDV bana göre ismi listede yazılmadığı için bu orana tabi tutuldu.

Kanunda sınıflandırılan listenin her hangi bir bölümünde ismi yazılmış olsa idi % 18 orana tabi olmayacaktı. Kısacası teslim edilen mal var, ama listede ismin yok, alsana % 18 KDV ye tabi oldun, buda bana göre “DOĞMUŞ KDV’YE ORAN BULAMAMA” düşüncesinden hareketle, mükellefin önüne çıkan çok ilginç teslimlerden biri olsa gerek. İlgili Kanun maddesi KDV oranının daha önceden yayınlanması gerektiğini, oranların usule ve adalete uygun olması, yapılan iş veya hizmetlerin önceden uzmanlar tarafından, belirli kriterlere bağlanıp oranların tespit edilmesi daha uygun olacağını.

Yoksa her önüne gelene listede ismin yok; sizi %18 KDV’ye tabi tutuyoruz, demesi bence hukuka uygun olmadığı, zaten kanun hakkında yargı sürecinin devem ettiğini düşünüyorum.

Temennimiz şu; 3065 Sayılı Kanun 25.10.1984 yılından beri çıkan ve 02 Kasım 1984 yılında yürürlüğe giren Kanunun bir an önce günümüz koşullarına uygun olarak, yeniden düzenlenmesi gerektiğini. Özellikle bu pandemi sürecinde Meslek Mensupları (Mali Müşavirler) den alınan % 18 KDV’nin bir an önce revize edilmesi.

Aksi durumda bugünkü KDV oranlarının birçok mükellefleri zor durumda bıraktıklarına şahidiz.

SMMM AHMET SICAKYÜZ

MALİ MÜŞAVİR & BAĞIMSIZ DENETÇİ

asicakyuz@ttmail.com