Yaşanan asrın felaketinin üzerinden altı ay geçti.

Bu acıyı bir daha Allah göstermesin, yaşatmasın.

Bölge halkının acısı hala taze, ilk günkü gibi.

 Kahramanmaraş’ta depremin izlerini gösteren kareler yürekleri burkuyor.

Yerle bir olan binaların yerinde şimdi boş araziler var.

Binlerce insanın yaşadığı kent merkezleri yerini sessiz meydanlara bıraktı.

Bölge halkı için deprem yeni başladı.

Yalnız bırakılan sorunların çözülmediği bir gerçek ortada.

 Devletin yetkilileri tüm imkanları seferber etse de çözülmeyen sorunlar var.

Depremzedelerimiz, aylardır çadırlarda, konteynerlerde, prefabrik evlerde hayatlarını sürdürmeye çalışmaktadır.

Depremden bu yana çoğu insanın yerleştirildiği çadır kentler ve konteynerler gibi kalabalık yaşam alanlarında tifo, kolera ve verem gibi salgın hastalık risklerinin ise halen devam ettiğini.

 Yüzbinlerce vatandaşımız da yaşadığı bölgeleri terk etmek zorunda kalmış, komşu şehirlerde yaşama tutunmaya çalışmaktadırlar. 

Hayat devam ediyor...

Depremden etkilenen bölgelerde konjonktivit, alerjik astım ve cilt reaksiyonlarında artış gözlemlendiğini.

Depremle beraber çadır-konteynr kentlerinde bulaşıcı hastalıklar kendisini gösterirken festivaller de bulaşıcı özelliğe sahip hale geldi.

Bölge halkı,  kendilerine uzanan bir yardım eli bekliyor. 

Bölge halkı kendilerini yalnız hissediyor.

Kayyum belediyeleri, sanki bölgede deprem yaşanmamış gibi halkı sokak konserlerine davet ederek milyonlarca para harcamakta.

Ülkede yaşanan ekonomik sıkıntı ve halkın alım gücünün düştüğü bir dönemde, halkın vergisiyle ayakta duran belediyelerin halkın örf ve âdetine uymayan ve hiçbir faydası olmayan konserlere milyonlarca lira harcamasına tepki yağıyor.

Ekmek alamayacak durumda olan birçok insan vardır.

10.000.Milyon emekliye zam verilmeyen, ekonomi kiriz var diyen bir iktidar,  atadığı kayyumlar yaptığı israfı hesabı sormayan bir siyasi iktidar,  halk yerler seçimde sandıkta hesabı soracak.

Bu kadar parayı konserlere vereceklerine halka dolaylı verilmesi daha güzel olmaz mı?

Demek ki olmuyor.