Bugun...


Tarık Ziya Gücüm

facebook-paylas
BEYRUT’TA NE (Mİ) OLDU?
Tarih: 11-10-2020 19:11:00 Güncelleme: 11-10-2020 19:11:00


Malum; Türkiye olarak bölgeden ve jeopolitik konumumuzdan kaynaklanan özellikler den dolayı bölgemizi ve ülkemizi etkileyen birçok gelişme yaşamaktayız.

Ortadoğu daki ABD ve Avrupa patentli tüm yıkım ve savaşların, Akdeniz deki enerji yatakları ile ilgili olduğunu anlamamız için Ortadoğu ve kuzey Afrika’da çok büyük bedeller ödememiz gerekti.

Bugün itibariyle, ABD nin, başını çektiği Emperyal dünya, Bölge halkının mevcut yönetimlerden duyduğu memnuniyetsizliği, kendi çıkarları ile birleştirerek Bölge ve enerji havzaları üzerinde istismar oranını daha da artırmıştır.

Dünya Enerji havzalarının, önemli bir kısmına sahip Ortadoğu, Sykes-Picot Anlaşması ile bölgenin yeraltı ve yerüstü enerji alanları, Damızlık ve Sağımlık Çiftliğine dönüştürülmüş; Ortadoğu ve hinterlandı, ABD, İngiltere ve Fransa’nın başını çektiği Avrupa çeteleri tarafından Sistematik olarak 100 yıldır istismar edilmektedir.

Skayp-pite ile Osmanlının bir eyaleti olan Suriye’den kopartılıp Fransa nın sömürge hesabına yazılan, Aynı zamanda Doğu Akdeniz’de Ortadoğu için önemli bir kapı, Lübnan.

10.452 km² yüz ölçümü ile İzmir’imiz den daha küçük bir ülke ve 19.8 km² ile Beyrut limanı. İstanbul ve İzmir den sonra Ortadoğu ve Afrika için Hayati derecede önemli ve bir o kadar da zengin bir liman.

1860 yılında Cebel-i Lübnan olaylarından sonra çatışmalardan ve gerçekleştirilen bombardımanlardan etkilenen şehir için yeni bir rıhtım inşası zorunlu bir hal almıştı.

Nihayet, Nafia Nezareti tarafından düzenlenen bir ihale neticesinde, Fransa’nın etkisi ile, Beyrutlu bir Maruni olan Yusuf Matran Efendi, yeni rıhtım ve antrepolar tesis edilmesi ve bir anonim şirket kurulması şartıyla ihaleyi kazanmış ve 3 Temmuz 1887 tarihinde imzalanan şartname ile yeni bir limanın inşasına başlandı.

Bu sayede Beyrut’ta liman ticareti ve denetim mekanizması Fransa nın kontrolünde, anonim bir teşebbüsün eline geçmiştir. Bunun akabinde Beyrut Limanı’nda yeni depo ve antrepolar inşa edilmiş ve ticaret hacmi daha da artmıştır.

Özellikle Avrupa ile olan deniz ticaretinde Beyrut, Doğu Akdeniz’in en önemli limanı haline gelmiştir.

O gün bu gündür, özellikle Fransa ve İngiltere’nin, bölgenin sosyo-etnik yapısını kullanarak amaçlarına ulaşmaya çalıştığı süreç, günümüze kadar yıkım ve savaştan başka bir şey getirmemiştir.

Bugün Beyrut’ta ne(mi) oldu?

2.750 ton Amonyum Nitrat, Mozambik’te Kapasite olarak çokta büyük olmayan, teneke ve ilkel yöntemlerle üretim yapan ve şu anda atıl durumda olan bir madende kullanılmak üzere sipariş ediliyor.

Sipariş, 2013 yılında Gürcistan’ın Batum limanında MV Rhosus adlı gemi ile yola çıkıyor.

Geminin sahibi, Güney Kıbrıs’ta yaşayan Rus asıllı Igor Grechuşkin.

Gemi, rotasında olmamasına rağmen ne hikmetse, yönünü değiştirip Beyrut limanına uğruyor. Yine ne hikmetse, gemi limana uğrar uğramaz Igor Grechuşkin iflas ediyor. Dolayısı ile geminin, ait olduğu şirket ile tüm bağları kesiliyor.

Hemen ardından, firmaya ait ciddi işletme ihlalleri ile ilgili Beyrut makamlarına yapılan şikayet üzerine, gemi limanda alıkonuluyor.

Sonuçta, İçerisinde tonlarca kimyasal madde olan gemi Cami avlusuna bırakılan sahipsiz bir bebek misali Beyrut limanına bırakılıyor.

Gel gelelim işin magazin kısmına;

Zira, geçmişine baktığımızda, hemen hemen dünyadaki tüm siyasi ve ekonomik olaylarda gelişen süreci, fantastik kurgu ve mesajlarla sunma konusunda, hünerli ve sabıkalı olan Küresel gücün ve organize aklın yayın organı The Economist in Haziran 2020 sayısına bakalım.

Dergi; Kapağında, sonraki felaketler için kehanette bulunuyor, bir resim paylaşıyor, yine ne tesadüftür ki resimde uzaktan çekilmiş mantar görünümünde bir patlama fotoğrafı, duvarda ise, saat 12 yi gösteren bir saat.

Aynı zamanda felaketler olduğunda hayatta nasıl kalınabileceğini de anlatıyor dergi.

Ve Patlamadan birkaç saat önce uydu fotoğraflarına takılan bir görüntüde, Beyrut yakınlarında ABD nin  İHA ları, Beyrut sahillerinde gezintiye çıkmış olacaklar.

Sonra 12 nolu hangar da büyük bir patlama olacak

Ve Tüm Dünya, Tonlarca amonyum nitratın, tesadüfen limandaki depolarda tutulduğuna ve bürokratik yazışmaların gecikmesi nedeni ile taşınamadığına bakarak başka şeyleri de yutmaya devam etmiş olacak.

Evet!

Japonya’ya atılan atom bombalarını anımsatan bir patlama. Önce mantar şeklinde, sonrasında dalga dalga, hızla yayılan bir yıkım ve ölüm.

Korkunç ve ürkütücü, Sonuç ta yine bizleri ölümle korkutmuş olacaklar. Ne kadar zalim ve gaddar olduklarını gösterip, bizleri korkularla rehin almaya, zulüm etmeye ve birbirlerine vaad ettikleri hedeflere varacaklarına inanacaklar.

Varsın öyle inansınlar.

Ve Tüm bunlar yaşanırken, küçük bir detay, Geminin sahibi Igor Grechuşkin, Eşi İrina Grechuşkin ile beraber Güney kıbrısta 2013 yılından beri tatil modunda ikamet ediyor, ne kadar enteresan değilmi.

Ortadoğu konusunda deneyim sahibi eski CIA çalışanı Robert Baer, CNN İnternational’a patlama ile ilgili açıklama yaparken, açıklamasının sonunda ’’Gerçeğin ne olduğunun hiçbir zaman ortaya çıkmayabileceğinin’’ özellikle altını çiziyor olması daha bir enteresan galiba.

Ama asıl enteresan olan, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Lübnan ile deniz yetki alanları antlaşması için temasların olduğu bu süreçte olayın olması.

Doğu Akdeniz’de, Türkiye’nin Attığı adımlardan dolayı tüm küresel hesaplar alt üst oldu.

Bu konuda sesi en gür çıkan ülkelerin başında Fransa geliyor. Patlamanın hemen ardından, genetiğindeki sömürge refleksi ile olay mahallini gezen Macron,  altında yüzlerce cesedin olduğu enkazın üzerine çıkarak ‘’Büyük bir sıçramanın yapılabileceği kanaatinde olduğunu’’ söylüyor, bunu Beyrut’un yeniden imarı olarak anlamak, çok safiyane bir düşünce olacak.

Aksine, ‘’Büyük bir sıçrama’’ ile kast edilenin, Lübnan’dan başlayarak Doğu Akdeniz e kıyısı olan tüm ülkelerde ikinci skayp-pite nin Günümüze uyarlanmış şekli ile gündeme geleceği düşüncesidir.

Zira; geçmişte 11 Eylül ile Afganistan eksenli Orta Asya’da çekilen filmi izleyenlerin bunu anlaması zor olmasa gerek.

Vesselam.

 

 

 

 



Bu yazı 1931 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI