Bugun...


Tarık Ziya Gücüm

facebook-paylas
ABD, Afrıcom ve Deniz korsanları
Tarih: 19-04-2021 00:02:00 Güncelleme: 19-04-2021 00:02:00


ABD Bütün dünyayı kendi ulusal çıkarları için operasyonel bir alan olarak görmektedir.

Dünyanın her tarafında ABD’nin desteklediği paramiliter güçlerin baskınlarında masum sivillerin katledildiği ve ölüm mangaları tarafından gözaltına alınan kişilerin ABD ye ait sorgu ve işkence merkezlerinde ne şekilde alıkonuldukları bilinen bir gerçektir.

Doğrudan ya da dolaylı yoldan yaptığı müdahaleler, darbeler ve savaşlarla dünyanın dört bir yanında sayıları milyonları aşan masum insanın ölümüne sebep olan ABD’nin kanlı sicili oldukça kabarık.

Malum, 11 Eylül 2001 saldırılarından hemen sonra Güney Çin Denizi’nde, Filipinler çevresinde, Asya/Pasifik’te korsanlık patladı. Onlarca gemi saldırıya uğramış, kaçırılmış veya kaybolmuştu. Modern zamanların “Deniz Korsanlığı”nı ilk orada görmüş olsak ta, Dünya bunu bir deniz güvenliği sorunu olarak algıladı.

Ama yıllar sonra, kaçırılan tankerlerin, gemilerin CIA tarafından işkence ve hapishane gemileri olarak kullanıldığı ortaya çıktı. “İslâmcı terörist” olarak damgalanan insanlar Müslüman ülkelerden, savaş bölgelerinden kaçırılıp bu gemilere hapsediliyor, orada sorgulanıyor, işkence ediliyordu.

Birçoğundan bir daha haber alınamadı, muhtemelen öldürülüp denize atıldılar. ABD yönetimi, uluslararası hukuktan kaçınmak için, ülkelerin egemenlik alanı dışında, açık denizlerde böyle bir uygulamaya gitmişti.

Ve Afrika; Kıtanın Süveyş Kanalı-Kızıldeniz-Babül Mendep boğazı gibi önemli bir suyolunu kontrol etmesinin yanı sıra, sahip olduğu enerji kaynakları, büyük güçlerin kıtaya yönelik ilgilerinin en önemli sebebi.

ABD’nin Afrika’ya yönelik 2007 yılında oluşturduğu U.S. AFRICOM’a ait bir müşterek görev gücü, Bab’ül Mendep Boğazı’nın batısını kontrol eden Cibuti’de konuşlandırıldı.

AFRICOM, ABD’nin ulusal çıkarlarının korunmasını, Enerji yollarının güvenliğini sağlanmasını, sözde bölgesel istikrar ve güvenliğin desteklenmesini, işbirliğinde bulunulan uluslararası partnerlerle bölgede ortaya çıkabilecek krizlere cevap verilmesini ve uluslararası tehditlere karşı caydırıcılığın sağlanmasını amaçladığını söylese de Yemen de olduğu gibi savaş ve katliamları körükleyip, bölgenin enerji kaynaklarını güvenli bir şekilde Batı ve Amerika ya transfer etmek için vardır.

Afrikalılar, AFRICOM’un son yıllarda kıta genelinde artan operasyonları ile ABD’nin, Afrika ülkelerinin kıyılarına ve hava sahalarına yönelik askeri müdahalelerine tanık olmaktadırlar.

Dünya denizlerinde Afrika eksenli yaşanan Korsanlık olaylarını bu minval üzeri değerlendirebiliriz.

İlk olarak Temmuz 2009’da Baltık Denizi’nde çok daha “ince ayar” bir korsanlık yaşandı. Malta gemi siciline kayıtlı, mürettebatı Rus olan, 98 metre uzunluğunda bir yük gemisi, 20 Temmuz’da demirlediği Finlandiya’nın Pietarsaari limanından aldığı 1,3 milyon dolarlık “kereste” yükünü Cezayir’e götürmek için yola çıktıktan sonra kayboldu.

M/S Arctic Sea adlı gemi yola çıktıktan üç gün sonra İsveç kıyılarında durduruldu. Narkotik polisi olduklarını söyleyen 15 kişilik maskeli bir grup tarafından gemi kaçırılıyor, 24 Temmuz’da İsveç’in Öland ve Gotland adalarının arasında izlenen gemiden bir daha haber alınamadı.

23 gün sonra Senegal’in 260 deniz mili açığında bulundu. Terkedilmişti.

Ama “Korsanlar”dan bir kısmı gemide kalmıştı. Bir süre sonra gemideki izleme cihazı da söküldü ve Arctic Sea tamamen kayboldu. En son sinyal alınan yer Fransa açıklarıydı.

24 Temmuz’da kaybolan Arctic Sea, 17 Ağustos’ta bulundu. Nerede? Senagal’in 280 deniz mili açıklarında, Cape Verde takımadaları çevresinde. Yani Batı Afrika kıyılarında…

İsveç kıyılarında kaçırılan gemi, İngiltere, Fransa, İspanya, Portekiz’i de geçip Batı Afrika’ya götürülmüş ve hiçbir Avrupa ülkesi bunu görememişti! Kıyılarından geçen bir gemiden haberdar değildiler! İnanılmaz bir durum.

Bunun bir korsanlık olmadığı, Batılı istihbarat örgütlerinin ortak bir operasyonu olduğu sonradan anlaşıldı.

Uluslararası hukuktan kaçınmak için, ülkelerinin egemenlik alanı dışında, açık denizlerde böyle bir uygulamaya başvuran ABD, nerede askeri varlığını artırmışsa, bu durum o bölgede güvenlik gündeminin ön sıralarını işgal edecek gelişmelerin yaşanabileceğinin işareti olmuştur.

Suriye’de Irak’ta Orta Doğu da olduğu gibi.

Vesselam

 



Bu yazı 4769 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI