Son yıllarda siyaset sahnesi, her türlü kirli oyunun sahnelendiği bir arenaya dönüşmüş durumda. Gündeme gelen siyasi propagandalar, akıl almaz yöntemlerle halkın manevi değerlerini hedef almakta. Ne yazık ki, bazı siyasi ittifaklar bu kirli oyunları daha da ileriye taşıyarak, dini ve ahlaki hassasiyetleri alenen çiğnemekten çekinmiyorlar.

Seccadeye basarak imansızlara, ittifak adayları arasındaki yumuşak söylemleriyle LGBT lobilerine, kendi adaylarıyla alkollü hayat tarzını benimseyen kesimlere şirin görünmek için türlü oyunlar sergileyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Dahası, sahte hesaplar açarak manipülasyon yapan trollerden, terör örgütleri, derin devlet unsurları, zorba aşiretler ve mafyaya kadar her türlü karanlık yapı, sırf bir kişiyi yıkmak için el ele vermiş durumda.

Bu ittifakın en tehlikeli yüzlerinden biri de FETÖ'nün kirli mirasını, mesajlarını ve sembollerini kullanarak, alttan alta subliminal mesajlar vermeleridir. Bu durum, milletin manevi duygularını sömürmeye yönelik sinsice bir stratejiye işaret ediyor.

Ancak burada Ak Parti’nin bu yozlaşmaya karşı verdiği amansız mücadeleyi de özellikle vurgulamak gerekir. Ak Parti, liderinin dirayetli duruşuyla hakikat ve adalet yolunda tavizsiz bir mücadele sürdürmektedir. Bu mücadele, yalnızca bir siyasi parti değil, milletin vicdanını temsil eden bir davanın mücadelesidir.

Ne var ki, "biz hakikatin partisiyiz" diyerek halkın güvenini kazanan bazı kesimlerin, bu kirli oyunlar karşısında sessiz kalması ise derin bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Suskunlukları, hakikatin yanında durmaları gereken yerde köşeye çekilmeleri, onların iddialarını zayıflatmış ve milletin gözünde itibarlarını sarsmıştır.

Tüm bu olumsuzluklara rağmen, böyle bir atmosferde dimdik duran, her türlü baskıya, yalana ve iftiraya rağmen doğruluktan sapmayanları tebrik ediyorum. Onlar, haysiyetli duruşlarıyla bu karanlık tabloya bir umut ışığı oldular.

Ne yazık ki, bu yozlaşmaya ve kirli oluşumlara açıkça destek olan hainlere hakkımı helal etmiyorum. Tarih, er ya da geç bu karanlık oyunları sergileyenleri ve onlara destek verenleri yargılayacaktır.

Unutulmamalıdır ki, siyasette asıl mesele sadece kazanmak değil, nasıl kazandığınıza dair bir iz bırakmaktır. Hak ve hakikat yolunda mücadele edenlerin yolu açık olsun.