Bazı anlar vardır ki, bir kişi çıkar ve tüm sisteme meydan okur. Sessizliğin derinliğinde yankılanan bir sesle "Kral çıplak!" der. Bu cümle öylesine yalındır ki, bütün yapaylıkları, aldatmacaları ve illüzyonları bir çırpıda yerle bir eder. İşte o an, gözler açılır, kulaklar duymazdan gelemez hale gelir. Sözün büyüklüğü, herkesin önünde duran ama bir türlü dillendirilemeyen gerçeği gün yüzüne çıkarır. İnsanların uzun süre görmezden geldiği ya da görmek istemediği hakikat, kaçınılmaz bir şekilde ortaya saçılır.
Ama her zaman bu hakikati söyleme cesaretini gösterenler arasında olamayız. Hayat, çoğu zaman insanı korkularla, endişelerle kuşatır. Bazen kaygılarımız, bazen de kişisel çıkarlarımız, bu gerçeği dillendirmemize engel olur. Evet, kabul etmeliyiz ki, dünün Selahattin’i olamadık. O cesur kişiliklerden biri olup toplumu sarsacak, gerçekleri gözler önüne serecek kadar güçlü değildik. Geçmişte, adaleti haykıranların yanında yer almak yerine, susmayı tercih ettik ya da sessizliğin güvenli kollarında bekledik. Bu bir itiraftır.
Ancak bu itiraf aynı zamanda bir başlangıç noktasıdır. Çünkü her gerçeği kabullenmek, yeni bir yolun kapısını aralar. Dün, bu cesur seslerden biri olamadık belki, ama bugün için farklı bir yol açabiliriz. Bugün, gerçeklerin daha fazla gizlenemediği bir dünyada yaşıyoruz. Dijitalleşen ve birbirine daha sıkı bağlanan toplumlar, artık yalanları çok daha hızlı fark ediyor. Kralın çıplak olduğu gerçeği, belki geçmişte birkaç cesur kişinin dudaklarından dökülürdü. Bugün ise bu gerçek, milyonların dilinde yankılanıyor. Hakikatin kaçınılmazlığı, herkesi etkisi altına alıyor.
Ancak burada önemli bir ayrım yapmamız gerekiyor: Dün cesur olamamak, bugün hala sessiz kalmamız gerektiği anlamına gelmez. Bugün, toplumsal bilinç daha güçlü, bilgiye erişim daha kolay, fikirler çok daha hızlı yayılıyor. Dolayısıyla dünün sessizliği, bugünün eylemsizliği için bir bahane olmamalı. Evet, belki bir Selahattin değiliz; ama bugünün "birileri" olarak hala önemli bir rol oynayabiliriz. Bu da aslında son derece kıymetli bir görevdir. Çünkü her dönem, sadece büyük liderlerin ve öncülerin omuzlarına yüklenmez. Tarihi şekillendiren, aynı zamanda o liderlerin peşinden giden, onlara destek olan ve seslerini çoğaltan kitlelerdir.
Bugünün birileri olmak, toplumsal farkındalığın ve bilincin parçası olmak demektir. Toplumu harekete geçiren, toplumu dönüştüren hareketlerin bir parçası olabilmek, belki de tarihte bir iz bırakabilmenin en etkili yoludur. "Kral çıplak" gerçeğini duyduktan sonra sessiz kalmayarak, bu hakikati kendi çevremizde, kendi alanlarımızda yayabiliriz. Çünkü mesele, sadece gerçeği görmek ya da söylemek değil, o gerçeği gördükten sonra ne yapacağımızdır.
Bir gerçeği bilmek yetmez; ona göre hareket etmek, sorumluluk almak gerekir. Gerçek, eylemsiz kaldığında anlamını yitirir. Bu yüzden bugün bizlere düşen en önemli sorumluluk, gördüğümüz gerçeğin gereğini yapmaktır. Yani "kral çıplak" diyenlerden biri olmasak da, bu hakikatin yayılmasına, toplumsal bilincin şekillenmesine katkıda bulunabiliriz.
Sonuç olarak, dünün cesur öncülerinden olamasak bile, bugünün bilinciyle hareket eden bireyler olarak tarih sahnesinde yerimizi alabiliriz. Bu da en az "kral çıplak" demek kadar önemli bir görevdir. Herkesin gerçeği dile getirme cesareti göstermesini beklemek gerçekçi olmayabilir, ama herkesin bu gerçeği kabullenip ona göre hareket etmesi mümkündür. İşte biz, bu noktada devreye giriyoruz. Bugünün birileri olarak, hakikati gördüğümüzde ona sırtımızı dönmüyor, onu sahipleniyoruz. Bu da, tarihe küçük ama anlamlı bir not düşmemizi sağlıyor.
Ve belki de zamanla, bugünün birileri olarak anılmaktan çıkıp, yarının Selahattin’i olma yolunda adım atmış oluyoruz.
başakşehir escort ,ikitelli escort ,güneşli escort ,kayaşehir escort ,bağcılar escort ,esenler escort ,eyüp escort ,güneşli escort ,kumburgaz escort ,topkapı escort
bonus veren siteler,deneme bonusu veren siteler
flyjota.com Deneme bonusu veren siteler Deneme bonusu veren siteler Deneme bonusu
deneme bonusu bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler